Clouding türkçesi Clouding nedir

Clouding ingilizcede ne demek, Clouding nerede nasıl kullanılır?

Beclouding : Karartmak. İçinden çıkılmaz hale getirmek. Kaplamak. Bulutlandırmak. Zorlaştırmak.

Overclouding : Hava kapanmak. Bulutlanmak. Bulutla kaplanmak. Kapanmak. Bulutlar kaplamak.

Cloudiness : Bulutlu olma. Bulutla kaplı olma vasfı. Karanlık. Bilinmezlik. Kapalılık. Belirsizlik. Herhangi bir zamanda, gökyüzünün ne ölçüde bulutlarla örtülü olduğunu belirleyen ve 0-8 arasında değişen değer. Anlaşılmazlık. Bulanıklık. Bulutluluk.

Cloudier : Dumanlı. Gölgeli. Hareli. Kapalı. Muğlak. Töhmet altında. Damarlı (ağaç). Açık olmayan. Belirsiz. Bulutlu.

Cloudiest : Damarlı (ağaç). Kapalı. Muğlak. Belirsiz. Dumanlı. Bulutlu. Bulanık. Açık olmayan. Kapanık. Töhmet altında.

Cloud base : Bulut tabanı. Bulut alt sınırı.

Cloud capped : Bulutlara erişen. Üstü bulutlarla çevrilmiş. Bulutla kaplanmış. Bulutlarla kaplı (dağ tepesi).

Cloud clutter : Buluttan parazit yansıma.

Cloud chaber : Yüksek erkeli bir taneciğin geçtiğini, sisten bir çizgi vererek gösteren aygıt. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Sis odası.

 

Cloud altitude : Bulut yüksekliği.

İngilizce Clouding Türkçe anlamı, Clouding eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Clouding ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Attainted : Tutulmak. Vatandaşlık hakkını kaybetmiş. İdam mahkumunun vatandaşlık haklarını kaldırmak. Yakalanmak. Rezil etmek.

Covering up : Ört bas etmek (hatasını). Kılık değiştirmek. Örtbas etmek. Örtbas etmeye çalışmak. Saklamak. Gizli tutmak. Gizlemek. İdare etmek. Kılıfına uydurmak.

Blur : Bulanmak. Bulanık. Lekelenmek. Net görülmeyen şey. Net görülmesini zorlaştırmak. Bulaştırmak. Flu yapmak. Karaltı.

Blacken : Kararmak. Kötülemek. Kirletmek. Siyahlaşmak. Siyahlatmak. Karalamak. Leke sürmek. Kara çalmak.

Becloud : İçinden çıkılmaz hale getirmek. Bulutlandırmak. Kaplamak. Zorlaştırmak.

Obnubilate : Belirsizleştirmek. İçinden çıkılmaz hale getirmek. Anlaşılmaz hale getirmek karartmak. Dumanlı hale getirmek. Sislenmek. Buğulandırmak.

Bedaub : Bulamak. Karalamak. Bulaştırmak. Kirletmek. Sürmek. Sıvamak.

Vapor : Kuruntu. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Buhar çıkarmak. Övünmek. Sıcaklığını değiştirmeksizin, yalnızca basıncını artırarak sıvılaştırabilen bir uçunun durumu. uçuk, dönüşül sıcaklık altında bulunan bir tür uçundur. Maddenin gaz hali. soğuk yüzeylerde oluşan yoğuşma. Buğu. Böbürlenmek. Dönüşül sıcaklığın altındaki gaz evresine verilen genel ad. Uçuk.

Blacked out : Sansürlenmiş. Geçici olarak hafızasını kaybetmek. Sahnedeki ışıkları kapatmak. Elektrikler kesilmek. Elektrik kesintisinden dolayı karanlığa gömülmüş. Işıklar kesilmek. Bilgiyi gizlemek. Karartılmış. Elektrik kesilmek. Işıklar gitmek.

 

Bedaubing : Karalamak. Sıvamak. Bulamak. Sürmek. Bulaştırmak. Kirletmek.

Clouding synonyms : clouding up, bespreads, get cloudy, bollixes, beclouds, buries, bastardize, attainting, muddied, bitched, bedim, bedaubs, overshadow, vaporisation, vaporization, embowers, blanketed, befogs, blindest, attaints, beclouding, embower, blooped, black out, asperse, buying up, bitch, cloud, overcast, beclouded, overcloud, overclouding, canopying.

Clouding ingilizce tanımı, definition of Clouding

Clouding kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A mottled appearance given to ribbons and silks in the process of dyeing.