Come into collision türkçesi Come into collision nedir

Come into collision ingilizcede ne demek, Come into collision nerede nasıl kullanılır?

Into : Biçimine. Haline. İçine. Şekline. -e. Ye. -in içine. İçeriye. -a. E.

Collision : Düşünce ayrılığı. İki parçacığın (fotonlar dahil) hareket ya da enerji miktarının mevcut koşullarını değişikliğe uğratacak biçimde kendi aralarında etkileşmesi. Fizik, kimya, nükleer enerji alanlarında kullanılır. Çarpışma. Devinim durumunda bulunan taneciklerin, aralarındaki kuvvetler yüzünden karşılıklı olarak devinimlerini değiştirmeleri. Çatışma. Özgür iki cismin yeterince yaklaşarak birbirlerini etkiledikleri süreç. bu sırada, genellikle bir erke ve devinirlik alışverişi olur. Ötelenme deyinimindeki molekül , atom ve öbür temel parçacıkların birbirlerine ya da bulundukları kabın çeperlerine, aralarında fiziksel kimyasal etkileşmeler olacak biçimde yakınlaşmaları.

Come into collision with : Çatışmak. (araba) çarpışmak. Çarpışmak. İle çarpışmak. Çatışmaya girmek.

Come into : Mirasa konuvermek. (miras) konmak. Mirasa konmak. Başlamak. Girmek. Miras olarak almak. Katılmak. Miras almak. Konmak (mirasa). Elde etmek.

Come into a fortune : Servete konmak. (miras ile) paraya konmak. (miras ile) servete konmak.

Come into fashion : Revaçta olmak. Gözde olmak. Moda olmak.

 

Come into force : Yürürlüğe girmek. Yürürlük kazanmak. Yürürlülüğe girmek.

Come into effect : Yürürlüğe girmek. Faaliyete geçmek. Etkili olmak. Geçerli olmak. Uygulamaya geçmek. Uygulanmaya başlamak.

Come into leaf : Yeşermek. Dallanıp budaklanmak. Tomurcuklanmak. Yapraklanmak.

Come into contact : Temas etmek.

İngilizce Come into collision Türkçe anlamı, Come into collision eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Come into collision ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cannons : Karambol bilardo. Bombardıman silahı. Bombardıman etmek. Top. Çarpmak. Mil. Karambol (bilardo). Borbardıman etmek. İncik kemiği. Karambol yapmak.

Cannoned : Borbardıman etmek. Mil. Karambol yapmak. Top. Karambol bilardo. Bombardıman silahı. İncik kemiği. Çarpmak. Bombardıman etmek.

Battle : İki veya daha fazla çalgı ustasının, hangisinin çalgıya daha hakim olduğunu göstermek amacıyla belli bir ritim üzerinde sırayla solo atmalarına dayalı yarışma. Teber. Savaşım. Çatışma. Mücadele etmek. Dövüşmek. Çarpışma. Muharebe. Vuruşma.

Bumped : Toslamak. Çarpmak. Bindirmek.

Battling : Çok uğraşmak. Teber. Savaşmak. Dövüşmek. Muharebe. Dalaş. Savaş. Mücadele etmek.

Bump : Çarpmak. Güm diye. Gafleten. Vurma. Bindirmek. Şişlik. Kütlemek. Çarpma sesi. Sarsılmak. Çıkıntı.

Clashed : Gitmemek. Uyuşmamak. Uymamak. Çarpışma. Gürültü yapmak. Birbirine gitmemek. Gümbürdemek. Anlaşamamak. Çarpmak.

Battled : Çok uğraşmak. Savaş. Savaşmak. Dövüşmek. Teber. Mücadele etmek. Muharebe. Dalaş.

Bump into : Tesadüf etmek. Arabayla (ağaca vb) çarpmak. Çarpmak. Rastlantı sonucu karşılaşmak. Bindirmek. Toslamak. Hızla çarpmak. Karşılaşmak. Rastlamak.

Clashing : Gitmemek. Çarpışan. Gümbürdemek. Çatışmak. Çatırdamak. Çarpmak. Uyuşmamak. Anlaşamamak. Çarpışma.

Come into collision synonyms : cannoning, clash, bumping, cannon, bumps, clashes.