Cosiest türkçesi Cosiest nedir

Cosiest ingilizcede ne demek, Cosiest nerede nasıl kullanılır?

Cosies : Konforlu. Samimi. Sıcacık. Hoş. Örtü. Çaydanlık kılıfı. Kılıf. Sıcak. Çaydanlık örtüsü. Kuytu.

Cosier : Keyifli. Konforlu. Sıcacık. Ev gibi. Rahat.

Cosign : Müşterek olarak imzalamak. Başka bir kişinin imzasını tasdik etmek (senet veya borç gibi). Müşterek imzalayan biri olarak imzalamak. Müşterek imzalamak. Birlikte imzalamak. Bir belgeyi imzalayan başka kişiler ile birlikte imzalamak.

Cosignatories : Ortak imzacı. Beraber imzalayan kimse. Birlikte imzalayan. Ortak imza atan kişi. Birlikte imza eden.

Cosignatory : Beraber imzalayan kimse. Birlikte imzalayan. Ortak imza atan kişi. Ortak imzacı. Birlikte imza eden.

Cosigned : Bir belgeyi imzalayan başka kişiler ile birlikte imzalamak. Başka bir kişinin imzasını tasdik etmek (senet veya borç gibi). Müşterek imzalamak. Müşterek olarak imzalamak. Müşterek imzalayan biri olarak imzalamak. Birlikte imzalamak.

Cosily : Samimi bir şekilde. Keyifli bir şekilde. Hoş bir biçimde. Rahatça. İçtenlikle. Sıcacık bir halde. Sıcacık. Konforlu bir şekilde. Konforlu olarak.

Cosine function : Eşdikmelik işlevi. Kosinüs fonksiyonu.

Cosine emission law : Kosinüs kanunu. Eşdikmelik yasası. Işıyan ya da aldığı ışığı dağınık yansımayla dağıtan bir yüzeyin, verilen bir doğrultuda yaydığı erkenin, yüzeyin dikmesiyle yayınım doğrultusu arasındaki açının eşdikmeliği ile oranlı olduğunu bildiren yasa. bir yüzeyin bir dış kaynakla aydınlanması da ışığın geliş açısının eşdikmeliği ile oranlı olur. anlamdaş lambert yasası.

 

Cosigning : Başka bir kişinin imzasını tasdik etmek (senet veya borç gibi). Müşterek imzalamak. Bir belgeyi imzalayan başka kişiler ile birlikte imzalamak. Müşterek olarak imzalamak. Müşterek imzalayan biri olarak imzalamak. Birlikte imzalamak.

İngilizce Cosiest Türkçe anlamı, Cosiest eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cosiest ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Convivial : Şen. Muhabbetli. Eğlence. Şenlik. Ziyafet meraklısı. Ziyafetle ilgili. Neşeli.

Tourney : Turnuva yapmak. Turnuvaya katılmak. Turnuva.

Fit as a fiddle : Demir gibi. Sapasağlam. Neşeli. Kelle kulak yerinde. Turp gibi.

Dwell : Bir yerde oturmak. Durmak. Bir yerde yaşamak. Oturmak. İkamet etmek. Durma. Yaşamak. Kalmak. Hayat sürmek. Bekleme.

Toasty : Rehavet verecek sıcaklıkta.

Exist : Mevcut olmak. Hayatta olmak. Geçinmek. Kalmak. Yaşamak. Olmak. Bulunmak. Kaim olmak. Meri olmak. Var olmak.

Match : Uygun olmak. Kaşılaşma (takım karşılaşması). Eşleştirmek. Denk. Benzer. Birleştirmek. Evlendirmek. Eş. Uydurmak. Uymak (birbirine).

Luxurious : Şaşaalı. Rahatlık. Lüks. Gösterişli. Çok rahat. Şatafatlı. İhtiyaç fazlası seçenekleri ve pahalı olan.

Lie : Kandırmak. Mideye oturmak. Yalan söylemek. Uzanmak. Durmak. Yasal olmak. Palavra. Atmak. Yatmak. Kalmak.

 

Canniest : Sakin. Zarif. Hoş. Hünerli. Tedbirli. Açıkgöz. Tutumlu. İdareli. Uyanık. Cazip.

Cosiest synonyms : athletic contest, spelling contest, athletic competition, social event, comfier, cosies, cannier, at peace, composure, plush, complacent, championship, tournament, playoff, cheerful, snug, field trial, competition, cozier, cheery, bucked, cozies, nice and warm, beatifical, comfiest, cadillacing, coziest, spelling bee, easeful, homiest, spelldown, series, blissful.

Cosiest zıt anlamlı kelimeler, Cosiest kelime anlamı

Cooperation : Dayanışma. Ortaklık etme. Destek. Beraberlik. Ortaklık. Ortaklaşa çalışma. Bireylerin ortak bir amaca ulaşmak için.az çok örgütlü biçimde ortaklaşa eylemde bulunmaları. İşbirliği. Teşrikimesai.

Disagree : Dokunmak. Çelişmek. Aynı fikirde olmamak. Sürtüşmek. Atışmak. Uyuşmamak. Bozuşmak. Karşıt görüşte olmak. Aynı düşüncede olmamak. Anlaşamamak.