Dayanma nedir, Dayanma ne demek

  • Dayanmak işi

"Dayanma" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Böyle birçok ekoller vahilikleri, sahtelikleri, çürük esaslara dayanmaları dolayısıyla kıymetten düşmüşlerdir." - A. H. Çelebi

Bilimsel terim anlamı:

Vücut ağırlığının gergin ya da bükülü kollar üzerine dayalı ve askıda bulunduğu durum.

İngilizce'de Dayanma ne demek? Dayanma ingilizcesi nedir?:

resting

Dayanma kısaca anlamı, tanımı:

Dayanma gücü : Bir kimseye veya bir şeye katlanabilme sınırı, takat sınırı.

Dayanma ömrü : Bir malzemenin kopmasına, kırılmasına ve görevini yapamaz duruma gelmesine kadar göstermiş olduğu direnç, dayanım ömrü.

Dayanmak : Varmak, ulaşmak. Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak. Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek. Bir yere yaslanmak, kendini dayamak. Uzun süre kullanılmaya uygun olmak. Bir iş sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak. Yetişmek, yeter olmak. Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek. Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek, istinat etmek. Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek. Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak.

Açın kursağına çörek dayanmaz : "yoksulluk içinde bulunan kimsenin bir eksiği giderilse başka bir eksiği kendini gösterir" anlamında kullanılan bir söz.

 

Ağaca dayanma kurur adama dayanma ölür : "insan yapacağı işte başkalarına değil, kendine güvenmelidir" anlamında kullanılan bir söz.

Akarsuya inanma eloğluna dayanma : "akışı ne kadar yavaş olursa olsun akarsuya girmek tehlikelidir, eloğluna güvenmek de doğru değildir, insanı zarara sokabilir" anlamında kullanılan bir söz.

Bıçak kemiğe dayanmak : Çekilen sıkıntı artık katlanılamayacak bir duruma gelmek.

Can dayanmamak : Bir şey karşısında insanın dayanıklılığı elden gitmek.

Hazıra dağlar dayanmaz : "sürekli harcama, en büyük birikimleri bile eritir" anlamında kullanılan bir söz.

İçi dayanmamak : Acıklı bir durumu kaldıramamak.

Kalbi dayanmamak : Aşırı heyecan, üzüntü, yorgunluk veya herhangi bir hastalık yüzünden kalbi durmak, ölmek. yüreği dayanmamak.

Kapıya dayanmak : Gelip çatmak. bir şey elde etmek için bir yeri, bir kimseyi zorlamak, göz korkutmak.

Yumurta kapıya dayanmak : Yapılacak iş için zaman çok daralmak.

Yüreği dayanmamak : Acısına katlanamamak, çok acı duymak.

Dayanma ayağı : (Mimarlık) Yüksek yapılarda anaduvarlara binen yapı ağırlığını karşılamak üzere anaduvarın basınca en çok raslayan yerine yapılan duvardan ayak, dayanma duvarı.

Dayanma duvarı : Toprağın çeşitli nedenlerle kayarak ya da çökerek yakın çevresindeki yapılar, insanlar ve taşıtlar için çekinceli sonuçlar doğurmasını önlemek için, önüne konulan taştan yapılmış engel.

Dayanma kemeri : (Mimarlık) Camilerde ve gotik kiliselerde, kubbe ya da çatı ağırlığının yanlara olan basıncını yapı anaduvarına iletmek için kubbe ya da çatı çevresi ile dayanma ayakları arasına konulmuş destek kemer.

 

Dayanma kulesi : (Mimarlık) Camilerde büyük kubbenin çevresinde yer alan ve kubbenin yanlara olan basıncını tutan, genellikle üstü kubbe biçiminde örtülü kule. a. bk. dayanma kemeri.

Dayanma noktası : Bir kaldıracın dayandığı durgan nokta.

Dayanmah : Dayanmak, sabretmek.

Dayanmalı aşma : Koşu ile hız alıp sıçrayarak öne doğru elüstü düşüldüğünde, vücudun yeri iterek yine ayak üstü gelmesiyle enine ekseni etrafında tam bir dönüş yapması.

Dayanmalık : (Mimarlık) Pencerelerin alt kenarında, oda içine çıkıntı yapan yatay yüzey.

Dayanma ile ilgili Cümleler

  • Ayın diskinin yarısı ışıklandırıldığında biz buna ilk çeyrek ay deriz. Bu isim kameri ay boyunca ayın yolun dörtte birinde olduğu gerçeğine dayanmaktadır.
  • Çağdaş uygarlık, bilim ve eğitim temeli üzerine dayanmaktadır.
  • Maaş satışlara dayanmaktadır.
  • İngilizcenin işgal edilişine dayanmalıyız.
  • Onun teorisi ayrıntılı soruşturmaya dayanmaktadır.
  • Aç olmasan bile bir şey yemelisin. Aksi taktirde öğle yemeği vaktine kadar dayanmazsın.
  • Bu köprü fazla dayanmaz.

Diğer dillerde Dayanma anlamı nedir?

İngilizce'de Dayanma ne demek? : n. resistance, tolerance, stand, sufferance, endurance, stay, lean, resting, osculation

Fransızca'da Dayanma : défense [le], persévérance [la], persistance [la]

Almanca'da Dayanma : n. Ausdauer, Beständigkeit, Gegenwehr, Resistenz, Widerstand

Rusça'da Dayanma : n. противостояние (N)