Downstream load türkçesi Downstream load nedir

  • Aşağı akım yükü.
  • Aşağı yüklemek.
  • Ana sistemden uçbirime veri akışı yükü.
  • [#yük Yüklemek].

Downstream load ingilizcede ne demek, Downstream load nerede nasıl kullanılır?

Downstream : Akış aşağı. Akıntı aşağı. Akıntı yönündeki. Sistem çıkışı. Akışın alt tarafına. Aşağı yönde. Genin ileri bölgesi. Irmağın aşağısına doğru. Bilgisayar, biyoloji, madencilik, jeoloji alanlarında kullanılır. Akıntı yönünde.

Load : Bir özdeğin ya da bir ortamın eksicik önelcik dengesinin bozulması ile oluşan elektriklik hali. 2— bir elektrik çevriminin ya da bir işlergenin güç çıktısı. Şarj etmek. Yükleme yapmak. Bilgisayar, bilişim, fizik alanlarında kullanılır. Katmak. Elektrik yükleme. Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma işlemi. Silahı doldurmak. Yük. Yüklenmek.

Downstream face : Akıntı yönü yüzü. Mansap yüzü.

Actual load : Gerçek yük.

Additional load : Ek yük.

Admissible load : Kabul edilir yük. Emniyetli yük.

İngilizce Downstream load Türkçe anlamı, Downstream load eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Downstream load ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Download : Yükleme. İndirme. İndirmek. Karşıdan yüklemek. Karşıdan yükleme durumu. Karşıdan indirmek. Dosyaları bir modem aracılığıyla uzak bir bilgisayardan kopyalamak. Yüklemek (internet üzerinden bilgisayara program). Karşıdan yükle.

 

Downloads : Dosyaları bir modem aracılığıyla uzak bir bilgisayardan kopyalamak. Karşıdan indirmek. Yüklenenler. İndirmek. Karşıdan yüklenenler. Karşıdan yüklemek.

Burthens : Yük. Külfet. Bir yük koyarak ağırlaştırmak.

Ascribe : Ayırmak. Üstüne atmak. Yakıştırmak. Yormak. İsnat etmek. -e yormak. Hamletmek. Atfetmek. Vermek.

Burden : Sıkıntı çektirmek. Zorunluluk. Sıkıntı vermek. Sırtına yüklemek. Sorumluluk. Yüklenmek. Yük taşıma. Ağır yük. Yük.

Burthen : Yüklenmek. Mesuliyet. Sıkmak. Ağırlaştırmak. Nakarat. Yük. Külfet. Ana fikir. Bir yük koyarak ağırlaştırmak.

Downloaded : Karşıdan indirmek. İndirmek. Karşıdan yüklemek. Yüklenen. Dosyaları bir modem aracılığıyla uzak bir bilgisayardan kopyalamak. Yüklenenler.

Burdened : Tahmil edilmiş. Yüklenmiş. Sırtına yüklemek. Yüklü.

Charge : Harç. Tembihlemek. Yük. Yükümlülük. Sorumlu tutmak. Üzerine atmak. Besleme. Resmi dairelerde görülen hizmet karşılığı olarak iş sahibinden alınan para. İtham etmek. Taarruz.

Burdening : Sırtına yüklemek. Fırın doldurma.

Downstream load synonyms : burdens, embark, ascribed, embarked, ascribes.