Duyulan geçmiş zaman nedir, Duyulan geçmiş zaman ne demek

Teknik terim anlamı:

[Bakınız: duyulan geçmiş zaman kipi].

Duyulan geçmiş zaman anlamı, tanımı

Zama : Üzengi kayışı. Çarkta bükülürken iki kazık arasında birbirine eklenerek katlanan kıl ipi katlarından her birinin boy ölçüsü. Enişte. Güvey

Duyu : İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneği, duyum.

Geçmiş : Geçme işini yapmış. Çürümeye yüz tutmuş. Zaman bakımından geride kalmış, esbak. Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları. Arkada kalan hayat. Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi.

Geçmiş zaman : Fiilin belirttiği zaman kavramının, içinde bulunulan zamandan önceye ait olması, mazi. Ali geldi, Ahmet bu havada İstanbul 'a gidip gelmiş gibi.

Zaman : Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit. Çağ, mevsim. Dönem, devir. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram. Belirlenmiş olan an. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı.

 

Duyulan geçmiş zaman eki : Duyulan geçmiş zamanda yapılan bir işi, bir hareketi haber veren şekil ve zaman eki: -mIş/-mUş: bil-miş, çalış-mış, oku-muş, gül-müş ve benzerleri Resmine bakmış bakmış sonra da tanıyamadığını söylemişsin. Bu tertemiz bahar havasında uyuyakalmışız ağaçların altında. Gitmiş kaybolmuş uzakta / Rüya sona ermeden şafakta… (Yahya Kemal, Kendi Gök Kubbemiz, s. 38) ve benzerleri Karşıtı görülen geçmiş zaman eki’dir.

Duyulan geçmiş zaman kipi : Fiilin karşıladığı oluş ve kılışı, kişinin başkasından duyduğunu, sonradan gördüğünü veya farkında olmadan işlediğini anlatan, içinde şekil ve zaman kavramı taşıyan kip. Türkçede -mIş/-mUş ekleriyle kurulur: || tek. şah. uyumuşum (<uyu-muş-um) tek. şah. uyumuşsun (<uyu-muş-sun) tek. şah. uyumuş (<uyu-muş) çokl. şah. uyumuşuz (<uyu-muş-uz) çokl. şah. uyumuşsunuz (<uyu-muş-sunuz) çokl. şah. uyumuşlar (<uyu-muş-lar) Örnekler: Bütün bir milletin muhayyelesidir ki ona, asırlarca süren bir murakabe sonunda nihayet bu sureti vermiş (Y.K. Karaosmanoğlu, Erenlerin Bağından: Muradiye, s. 91). Yüzünü ekşitmiş ve Aman Yarabbi Galiba sen onu yemeden methetmişsin, demiş (A.Ş. Hisar, Geçmiş Zaman Fıkraları, s. 12). Kitap okurken uyuyakalmışsın. Bahar gelmiş, ağaçlar yeşil fistanlarını giymiş de onlar kendilerini hâlâ uyuşukluktan kurtaramamışlar ve benzerleri Karşıtı görülen geçmiş zaman kipi’dir.

Duyulan geçmiş zaman kipinin hikayesi : Duyulan geçmiş zamana ilişkin bir oluş ve kılışı yine geçmiş zamana aktararak anlatan kip. Esas fiile -mIş/-mUş kip eki ile i- ek-fiili ve -DI/-DU hikaye + şahıs eklerinin getirilmesi ile kurulur: almıştın, vermiştin, getirmişti, okumuştuk, okumuştunuz, yorulmuşlardı gibi. Ancak, bu çekim kalıbında, -mIş/-mUş ekindeki duyuma, rivayete dayanan geçmiş zamanlık işlevi iyiden iyiye zayıflamış ve görülen, bilinen bir geçmiş zaman işlevine dönüşmüştür: Daha o zamanlardan genç kadının bu yazı bir istisna gibi kabul ettiğine inanmıştı(A. H. Tanpınar, H, 190); Kendini senden, seni benden kopmaya hazırlamadığım için, giderken yakınmıştım, hatırlıyor musun? (E. Işınsu, KDA, 202); geçen yıl bu aylarda sen geziye çıkmış mıydın? o vakte kadar büyük annemizi görmemiştiniz, çünkü büyük Hanımefendi damadıyla altı sene dargın durdu (P. Safa, FH, 74); Birçok aileler şehri daha evvelden terketmişlerdi (A.H. Tanpınar, H. 19) vb.

 

Duyulan geçmiş zaman kipinin rivayeti : Duyulan geçmiş zaman eki -mIş/-mUş ile, rivayet eki i-miş>-miş’in arka arkaya getirilmesiyle oluşturulan birleşik kip. Geçmiş zamanda gerçekleşmiş bir oluş ve kılışın duyuma dayanan anlatımıdır: gör-müş-müş-üm, gör-müş-müş-sün, gör-müş-müş ve benzerleri Dün akşam kardeşim beni evlerine beklemişmiş. Dışarda ay çıkmışmış, ay ışığı denize vurmuşmuş, arka taraça püfür püfür esiyormuş (H. Taner, Şişhaneye Yağmur Yağıyordu, s. 194). Meğer siyah renkli ağalar: “Günün birinde satılıp da bu esircinin eline düşersek bizden büyük hınç çıkarır” diye ürkmüşlermiş (S. Birsel, Boğaziçi Şıngır Mıngır, s. 182) vb.

Geçmiş zaman kipi : [Bakınız: görülen geçmiş zaman kipi ve duyulan geçmiş zaman kipi].

Kipi : Uygun, tıpatıp gelen. Şık, zarif, biçimli. Boyunduruk ortasına kayışı kaydırmamak için geçirilen ağaç. Kayışın kaymaması için boyunduruğun ortasına geçirilen ağaç parçası.

Diğer dillerde Duyudışı algılama anlamı nedir?

İngilizce'de Duyudışı algılama ne demek ? : extra sensory perception