Evaluators türkçesi Evaluators nedir

  • Değerlendirici.
  • Değer biçen kimse.
  • Tahminci.

Evaluators ingilizcede ne demek, Evaluators nerede nasıl kullanılır?

Evaluator : Değer biçen kimse. Tahminci. Değerlendirici.

Evaluate : Kıymetlendirmek. Değer biçmek. Paha biçmek. Kıymet biçmek. Değerlendirmeye tabi tutmak. Değerlendirmek (test etme vb). Değerlendirmelerde bulunmak. Değerlendirmeye almak. Değerlendirme yapmak. Ölçmek.

Evaluated : Değerlendirilen. Paha biçmek. Değerlendirilmiş (kontrol edilmiş vb). Değerlendirmek. Değer biçmek. Ölçmek.

Evaluates : Kıymet biçmek. Paha biçmek. Değerlendirmeye tabi tutmak. Değerlendirme yapmak. Değerlendirmek. Ölçmek. Değerlendirmeye almak. Kıymetlendirmek. Değer biçmek. Değerlendirmek (test etme vb).

Evaluating : Değer biçmek. Ölçmek. Değerlendirmek. Paha biçmek. Değerlendirme.

Evaluation scale : Değerlendirme ölçeği. Bir nesneyi ya da bir kimseyi doğru, nesnel bilgilere göre belli birtakım özellikler açısından değerlendirmek için önceden düzenlenen ve orduda, sanayide, okul kılavuzluk çalışmalarında çok kullanılan bir ölçme aracı.

Evaluation theory : Değerlendirme kuramı. Bulgunun, yaratıcı düşünü ürünü olarak değerlendirilmesi kuramı.

Evaluation apprasial : Değer yargısı.

Evaluative : Değer biçen. Değerlendiren.

 

Evaluation : Oranlama. Bir şeyin nitelik ya da niceliği üstüne yapılan çalışma sonucu varılan yargı. aynı biçimdeki olayların, birtakım ölçünlere göre, önemini belirtme. türlü öğretim amaçlarının gerçekleşme oranını değişik yollarla ölçme ve ortaya çıkan sonuçlar üzerinde değer biçme. Değer tahmini. Kıymet takdiri. Nüfus kestirmesi. Bilişim, coğrafya, eğitim, ekonomi alanlarında kullanılır. Değer biçme. Ölçüm. Değerlendirme. Malın ya da özdeklerin değerleri oranlanmak üzere düzenlenen yazılım. değer biçme.

İngilizce Evaluators Türkçe anlamı, Evaluators eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Evaluators ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Predicator : Vaiz. Hatip.

Appreciator : Değer biçen. Değer bilen. Değerlendirme memuru. Tahmin edici.

Authority : Uzman. Bir bireyin, bir görüşler dizgesinin ya da bir örgütün, kimi nitelikleri taşımaktan ya da kimi orunlarda bulunarak belli hizmetleri yerine getirmekten doğan ve genel olarak tanınan etkisi. Nüfuz. Yetke. Hüküm. İtibar. Bilgisayar, hukuk, sosyoloji alanlarında kullanılır. Şahadet. Yetki. Hak.

Raters : Değerbiçici. Notlandırıcı.

Appreciators : Değer bilen. Değerlendirme memuru. Tahmin edici. Değer biçen.

Estimator : Maliyet hesapçısı. Tahmin aracı. Keşifçi. Tahmin edici. Bir ana kitle sabitini tahmin etmedeki yöntem ve kural. Muhammin. Kestirici.

Arbiter : Arabulucu. Hakem. Yargıcı. Tarafsız kişi. Uyuşmazlığı çözmekle görevli. Belirleyici. Söz sahibi. Son söz sahibi. Efendi.

Critic : Tenkitçi. Eleştirici. Eleştiri yazan kimse. bir oyunu ya da bir sanat yapıtım kendi değerlendirmesi ile ele alan yazar. eleştirmenin yazdığı alanda bir dünya görüşü, geniş bilgisi, sanata karşı da olağanın üstünde bir duyarlığı ve algılama yetkisi olması gerekir. Eleştirmen. Olumsuz noktalar üzerinde duran kimse. Eleştirmeci. Kritik. Kusur bulup duran kimse. Muhalif.

 

Criticizers : Yargılayan kimse (ayrıca criticiser). Eleştiren kimse. Kusur bulan kimse.

Evaluators synonyms : estimators, criticizer, guessers, arbitrator, criticiser, appraisers, forecaster, judge, valuer, valuers, valuators, umpire, rater, appraiser, forecasters, evaluator, guesser, valuator.