Expropriation in the public interest türkçesi Expropriation in the public interest nedir

  • Kamulaştırma.
  • Kamu yararına uygun olarak kullanılmayan ya da kullanılmaması gerekli görülen bulgunun, kamu kurumlarınca kullanılması için yapılan işlem.

Expropriation in the public interest ingilizcede ne demek, Expropriation in the public interest nerede nasıl kullanılır?

Expropriation : Kamu yararının gerektirdiği durumlarda gerçek veya tüzel kişilerin mülkiyetindeki her türlü varlığın piyasa değeri ödenerek kamu mülkiyetine geçirilmesi. krş. özelleştirme, millileştirme. Yasalarda belirtilen koşullarla bir yapıtı kamu tarafından kullanılabilecek duruma getirme. Tasarruf hakkından yoksun etme. Kamu yararına yapılacak bir iş karşılığı olmak üzere kişiye ilişkin durağan bir malın parası ödenerek devletçe satın alınması. Tasarruf hakkından mahrum etme. El koyma. Kamulaştırma. İstimlak. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Kamuya maletme.

In : İçeriye. İç. İktidardaki. Olarak. Dahili. Çok moda olan. De. Halinde. Tutulan. İçeri.

The : Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer). Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belgili tanımlık.

Public : Bar. Halk için. Amme. Herkese ait. İzleyiciler. Herkese açık. Aleni. Milli. Kamu. Topluluk oluşturucu ortak çıkarlar çevresinde oluşan ve üyeleri bu ortak çıkarlar konusunda karar birliğine ulaşmak için etkileşimde bulunan toplumsal kesim.

 

Interest : Ürem. İlgilendirmek. Merakını uyandırmak. İlgi. Menfaat. Bir kimsenin bir etkinliğe, kişiye ya da nesneye karşı, kısıtlayıcı koşullar altında bile, oldukça uzun süre devam eden bağlanma isteği ya da eğilimi. seçme söz konusu olduğu zaman bir kimsenin benimsediği, üstün tuttuğu durum, düşünce ya da tutum. Üretim faktörlerinden sermayenin getirisi. fon istem ve sunumunun karşılaşması sonucu oluşmuş fon fiyatı. Alaka. Dikkatini çekmek. Faiz.

İngilizce Expropriation in the public interest Türkçe anlamı, Expropriation in the public interest eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Expropriation in the public interest ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Condemnation : Mahkumiyet. Ayıplama. Suçlama. Kabahatli bulma. Mahk-miyet. Mahkum etme. Kanunen el koyma. İstimlak. El koyma.

Expropriation : Yasalarda belirtilen koşullarla bir yapıtı kamu tarafından kullanılabilecek duruma getirme. İstimlak. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Tasarruf hakkından mahrum etme. Bir taşınmazın, kamu yararına bir etkinlikte bulunmak amacıyla, bireylerden, kamu tüzel kişiliklerince, belli bir adaletli ölçüte göre karşılığı ödenerek alınıp kamu iyeliğine geçirilmesi. El koyma. Kamu yararına yapılacak bir iş karşılığı olmak üzere kişiye ilişkin durağan bir malın parası ödenerek devletçe satın alınması. Tasarruf hakkından yoksun etme. Gasp.

 

Condemnations : Ayıplama. Suçlu çıkarma. Kabahatli bulma. Suçlama. Kınama. İstimlak. Mahkumiyet. Kanunen el koyma. Mahkum etme.

Nationalization : Özel iyelikteki ekonomik girişimlerin ya da toprak gibi bir doğal kaynağın, iyeliğinin ve yönetiminin, siyasal, ekonomik ve toplumsal nedenlerle devlet iyeliğine alınarak, toplumun yararına sunulması işlemi. ikinci dünya savaşı'ndan sonra ingiltere'de, daha sonra da kimi sosyalist ülkelerde görüldüğü gibi, bir ülkede toprağın bireysel iyelik konusu olmaktan çıkarılması. Ulusallaştırma. İktisat, sosyoloji alanlarında kullanılır. Bir ülkede yabancılara ait bir şirket veya taşınmazın hükümet tarafından bedeli ödenip satın alınarak devlet mülkiyetine geçirilmesi. krş. kamulaştırma. İstimlak. Yabancı yönetimi altındaki kurumların ulusal yönetim altına sokulması, yabancı anamalının işletme ve girişimlerinin (özel ya da kamusal) ulusal işletme ve girişimlere dönüştürülmesi. Millileştirme. Devletleştirme.

Divesture : Haklarından veya mülkiyetinden etme (hukuk terimi). Terketme. Giysinin veya başkaca örtünün çıkarılması. Vazgeçme. Haklarını alma.

Compulsory purchase : Devletin vatandaşına ait mülke el koyması. Bir taşınmazın, kamu yararına bir etkinlikte bulunmak amacıyla, bireylerden, kamu tüzel kişiliklerince, belli bir adaletli ölçüte göre karşılığı ödenerek alınıp kamu iyeliğine geçirilmesi. İstimlak.

Expropriating : Malına el koymak. İstimlak etmek. Kamulaştırmak.

Enacting : Rol olarak canlandırma. Oynama. Karar verme. Harekete geçirme. Kanun koyma. Performans gösterme. Rol ile canlandırma. Kanun koyan. Hükmetme. Kanunla düzenleme.

Confiscation : Zoralım. Zapt. İstimlak. Kişi mallarına hükümetçe el konulması. Zorlaalım. Mala el koyma. Müsadere. Toplama (yasaklanmış şeyi). Mülkiyet konusu olan bir mal ya da hakkın devlet tarafından zorla alınması. El koyma.

Nationalizations : İstimlak. Devletleştirme. Millileştirme. Ulusallaştırma.

Expropriation in the public interest synonyms : nationalisations, eminent domain, expropriations, nationalisation, confiscations.