Flight türkçesi Flight nedir

  • Akış.
  • Geri çekilme.
  • Yağmur (kurşun, ok vb).
  • Uçma.
  • Kaçış.
  • Kaçma.
  • Uçakla seyahat.
  • Atlama yapan vücudun, ilk sıçramadan konmaya değin havada aldığı yol.
  • Kazağı.
  • Kuş sürüsü.
  • Sürü.
  • Uçuş.
  • Firar.
  • Basamak.
  • Yağmur (kurşun, ok vb.).
  • Uçmak.
  • Böcek sürüsü.
  • Atletizm, madencilik alanlarında kullanılır.

Flight ile ilgili cümleler

English: Ali took the first flight out this morning.
Turkish: Ali ilk uçuşunu bu sabah yaptı.

English: Ali plans to catch a flight back to Boston this evening.
Turkish: Ali bu akşam Boston'a geri dönmek için uçağa yetişmeyi planlıyor.

English: Ali broke his neck falling down a flight of stairs.
Turkish: Ali merdivenlerden düşerek boynunu kırdı.

English: Ali is coming in on the next flight from Boston.
Turkish: Ali sonraki uçuşta Boston'dan geliyor.

English: Ali took a direct flight to Boston.
Turkish: Ali Boston'a direkt uçuş aldı.

Flight ingilizcede ne demek, Flight nerede nasıl kullanılır?

Flight altitude : Uçuş yüksekliği. Uçuş irtifası.

Flight attendant : Uçuş memuru. Uçuş görevlisi. Hostes. Kabin hostesi. Kabin memuru. Uçuş hostesi.

Flight book : Uçuş defteri.

Flight capital : Kaçak sermaye. Kaçan sermaye.

Flight chain : Kazağı zinciri.

Flight commander : İki veya daha fazla uçaktan oluşan bir birimin komutanı olan kimse. Hava kuvvetlerinde kol komutanı. Uçuşta ekip lideri (abd ordusu).

 

Flight feather : Uçmayı kolaylaştıran tüy.

Flight crew : Uçuş ekibi. Uçuş mürettebatı. Uçuş mürettabatı. Tüm uçak mürettebatı (pilot, yardımcı pilot, host ve hostesler).

Flight level : Uçuş yüksekliği. Uçuş irtifası. Uçuş seviyesi.

Flight engineer : Uçuş makinisti. Uçak mühendisi. Uçuş mühendisi.

İngilizce Flight Türkçe anlamı, Flight eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Flight ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Flocks : Tiftiklenmiş yünle kaplamak. Akın etmek. Sürü halinde hareket etmek. Koyun sürüsü. Üşüşmek. Toplanmak. Yün kırpıntıları. Sürümek. Kalabalıklaşmak.

Blow : Küfretmek. Yanmak. Hava vermek. Çiçek açmak. Fışkırmak. Esmek (rüzgar). Kaçmak. Atmak (sigorta). Solumak. Patlamak.

Glide : Kaymak. Akmak. Kaydırmak. Motorsuz uçmak. Süzülmek. Gülle atmada, atış için ön hızı kazanmak amacıyla, atma döngüsü içinde yerden yükselmeden atış yerine doğru yapılan sekme. Planörle uçmak. Kaymak (bir yerden vb). Sessizce ve kayıyormuş gibi gitmek. Süzülerek gitmek.

Echelons : Diziliş. Paralel dizilme. Kademe.

Bunks : Tüymek. Yatak (gemi.). Sıvışma. Ivır zıvır. Tabanları yağlamak. Palavra. Sıvışmak. Zırva. Yatakta yatmak.

Disgorgement : Kusma. Bir şeyi bırakma işi. İstifra etme. Çıkarma. Zorla dışarı çıkarma. Güç kullanarak. Bir şeyi bırakma.

Disappear : Kaybolmak. Unutulup gitmek. Yok olmak. Ortadan kaybolmak. Yitmek. Ortadan kalkmak. Görünmez olmak. Gözden kaybolmak. Aniden kaybolmak. Ortalıktan kaybolmak.

 

Be on the wing : Uçmakta olmak.

Gaolbreaking : Firar etme. Hapishaneden kaçma. Hapisten firar etme. Hapisten kaçma.

Flight synonyms : low level flight, flighting, waft, stunting, flock, creepage, abscondment, blind landing, lam, breakouts, batch, driftiest, covey, volatilization, effluence, blind flying, volatilisation, sailplaning, stunt flying, elopement, escaping, drove, evasions, cartloads, evanish, getaways, flyover, volitation, coveys, desertion from the armed forces, overflight, flyings, evaporate.

Flight zıt anlamlı kelimeler, Flight kelime anlamı

Domestic flight : İç hatlar. Yurtiçi uçuş. İç hat uçuş.

Flight antonyms : uncreativeness, international flight.

Flight ingilizce tanımı, definition of Flight

Flight kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The act of flying. Volitation. Mode or style of flying. A passing through the air by the help of wings.