Forge türkçesi Forge nedir

Forge ile ilgili cümleler

English: Above all, don't forget to write me.
Turkish: Her şeyden önce, bana yazmayı unutma.

English: Akiko is busy enough to forget her appointments.
Turkish: Akiko randevularını unutacak kadar meşgul.

English: After years of suffering, she finally decided to forget the past and begin a new life.
Turkish: Yıllarca acı çektikten sonra, nihayet geçmişi unutmaya ve yeni bir hayata başlamaya karar verdi.

English: Above all do not forget your duty to love yourself.
Turkish: Her şeyden önce, kendini sevme görevini unutma.

English: "Damn it! I forget my umbrella on the train." "Scatterbrain!"
Turkish: "Kahretsin! Şemsiyemi trende unuttum." "Aptal!"

Forge ingilizcede ne demek, Forge nerede nasıl kullanılır?

Forge a check : Bir çek üzerinde ismini yanlış şekilde imza etmek.

Forge a cheque : Bir çek üzerinde ismini yanlış şekilde imza etmek.

Forge a signature : Sahte olarak bir döküman üzerine birisinin imzasını atmak. Sahte imza atmak. İmza taklit etmek.

Forge ahead : Gittikçe başarılı olmak. Hızla ilerlemek. Yarışta en ileriye geçmek. Sağlam adımlarla ilerlemek. Öne geçmek. Yarışta başa geçmek. İlerlemek.

 

Forge bellows : Demirci körüğü.

Portable forge : Portatif demirci ocağı.

Forged alloy : Dövük alaşım. Dövme alaşım.

Forgeable : Dövülür. Dövülebilir. İşlenebilir.

Forged check : Sahte çek. Hileli çek. Sahte şekilde imzalanmış çek.

Forged a signature : Sahte olarak başkasının imzasını taklit etmiş.

İngilizce Forge Türkçe anlamı, Forge eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Forge ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Compose : Beste yapmak. Yazmak (müzik veya şiir). Eser yaratmak. Birleştirmek. Yaratmak. Sakinleştirmek. Bestelemek. Yatıştırmak. Toparlamak.

Accommodated : Uyum sağlamak. Alışmak. Kalacak yer sağlamak. Sağlamak. Yerleştirmek. Alıştırmak. Bağdaştırmak. Uzlaştırmak.

Fudge : Sahtekarlık yapmak. Biraz uydurmak. Sözünü tutmamak. Kesin bir tavır almamak. Abartmak. Yarım yamalak yapmak. Kaçınmak. Baştan savma yapmak.

Imitate : Örnek almak (birini). Taklit etmek. Benzemek. Öykünmek. Andırmak. Taklit yapmak. Benzetmek. Örnek almak.

Create mentally : Zihinde yaratmak.

Constitutes : Teşkil etmek. Seçmek. Yürürlüğe koymak. Kurmak. Tayin etmek. Tevkil etmek. Atamak.

Counterfeits : Taklit etmek. Para basmak.

Shape : Kalıbını almak. Şekillendirmek. Gelişmek. Kondisyon. Biçimlendirmek. Kalıp. Şekil vermek. Biçim almak. Form.

Discoursed : Söylem. Söylev. Ayrıntılı bir şekilde konuşmak. Söylev vermek. Üzerinde durmak. Ciddi ve ayrıntılı bir şekilde yazmak. Söylemek. Konuşmak. Bahsetmek.

Forge synonyms : dropforge, array, create by mental act, forges, debasing, gained, beetled, act, fabricates, engraves, devise, arrange, constituting, collocating, fakes, contrive, lick into shape, gain, carry into effect, come close, advance, aped, accomplish, baste, cultivate, beetle, brand, carve out, bash up, falsify, apes, farmed, bastinadoes.

 

Forge zıt anlamlı kelimeler, Forge kelime anlamı

Recede : Düşmek. Vazgeçmek. Geri gitmek. Ortadan kaybolmak. Geciktirmek. Geri plana geçmek. (fiyat vb) düşmek. Düşmek (fiyat). Geri çekilmek. Geri bırakmak.

Stay in place : Yerinde kalmak.

Forge ingilizce tanımı, definition of Forge

Forge kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To beat into any particular shape, as a metal. To commit forgery. Especially, a furnace, or a shop with its furnace, etc., where iron is heated and wrought. To form by heating and hammering. A place or establishment where iron or other metals are wrought by heating and hammering. A smithy. To impel forward slowly. As, to forge a ship forward.