Freebies türkçesi Freebies nedir

Freebies ingilizcede ne demek, Freebies nerede nasıl kullanılır?

Freebee : Beleş. Avanta. Bedava. Ücretsiz olan bir şey (ayrıca freebie). Ücretsiz.

Freebees : Ücretsiz. Ücretsiz olan bir şey (ayrıca freebie). Bedava. Avanta. Beleş.

Freeboard : Serbest borda yüzü veya yüksekliği. Yükleme sınırı. Borda yüksekliği. Fribord. Tam yükseklik. Borda. Geminin su üzerinde olan kısmı (denizcilik). Hava payı.

Freeboot : Yağmalamak. Soymak. Çalmak. Soygun yapmak. Haydut gibi davranmak. Yağma. Talan etmek.

Freebooted : Soygun yapmak. Çalmak. Haydut gibi davranmak. Yağmalamak. Soymak. Talan etmek.

Freeborn : Özgür doğmuş. Minnesota eyaletinde şehir. Hür doğmuş. Hür doğmuş olan kimse ile ilgili. Köle olarak doğmamış olan.

Free admission : Duhuliyesiz. Ücretsiz giriş.

Free access : Ücretsiz erişim.

Freebooters : Yağmacı. Haydut. Çapulcu. Korsan.

Freebsd : İnternet'ten indirilebilen ve unıx'e benzer olan kişisel bilgisayar işletim sistemi (bilgisayar).

İngilizce Freebies Türkçe anlamı, Freebies eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Freebies ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Costless : Bedelsiz. Maliyeti olmayan.

 

Kickbacks : Gayri resmi bir komisyon. Ters tepki. Geri tepme. Seyirdim. Rüşvet. Komisyon. Pay. Hisse. Bahşiş.

Freest : Vergiden muaf. Doğal. Boş. Kısıtlanmamış. Bağımsız. Açık. Rahatlatmak. Serbest. Aletsiz.

Kickback : Seyirdim. Bahşiş. Pay. Ters tepki. Hisse. Rüşvet. Gayri resmi bir komisyon. Geri tepme. Komisyon.

For nothing : Boşuna. Boşa. Havadan. Beleşten. Boş yere. Parasız. Nafile yere. Haybeden.

Gratis : Caba. Sebepsiz. Ücretsiz olarak. Ücret karşılığı olmaksızın yapılan iş. Karşılıksız. Yok yere. Gereksiz yere. Bedavadan.

Gratuitous : Hakedilmemiş. Karşılıksız. Haksız. Mantıksız. Uluorta. Parasız. Karşılık beklemeden. Karşılıksız veya bedava.

Franco : Fransız. Parasız. Franko.

Free of rent : Kirasız.

Sweetener : Şeker yerine kullanılan tat verici madde. Sözleşmeyi daha cazip hale getirmek için eklenen herhangi bir madde. Rüşvet. Tatlılaştırıcı. Sakarin. Tatlandırıcı. Tatlı yapan madde (yiyeceği veya içeceği).

Freebies synonyms : freebie, perk, for free, free of charge, perking, freer, cheap as dirt, freely, buckshee, free, on the house, perked, gift, spoils, cost free, complimentary, cleanups, pickings, freebee, spoil, free of, feeless, franc, freebees, dirt cheap, illicit gain.