Grides türkçesi Grides nedir

  • Kabaca delip geçmek.
  • Kulağı tırmalayan ses çıkartarak kesmek.
  • Kazımak.
  • Girmek.
  • Kesmek.
  • İçine girmek.

Grides ingilizcede ne demek, Grides nerede nasıl kullanılır?

Hagrides : Endişe veya korku ile sıkıntı verme. Büyülemek. Acı ve eziyet çektirme. Büyü yapmak.

Gride : Kazımak. Kulağı tırmalayan ses çıkartarak kesmek. Kesmek. Girmek. Kabaca delip geçmek. İçine girmek.

Grided : İçine girmek. Kesmek. Kazımak. Girmek. Kulağı tırmalayan ses çıkartarak kesmek. Kabaca delip geçmek.

Gridelin : Buz mavisi gibi. Gri mavi.

Bemegride : Bemegrid. Beta-etil ve beta-metilglutarimid bileşiminde, suda 1/200 oranında çözünebilen, merkezi sinir sistemini uyaran ve barbitüratların özel antagonisti olan beyaz kristalize bir madde.

Grid search : Izgara araması.

Grid settings : Kılavuz ayarları. Izgara ayarları. Kılavuz ayarı.

Grid sampling : Ağ örneklemesi. Izgara örneklemesi.

Anode grid capacitance : Anot ızgara kapasitesi.

Grid lines : Izgara çizgileri. Kılavuz çizgileri.

İngilizce Grides Türkçe anlamı, Grides eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Grides ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Wheel : Teker. Tekerlekli bir şeyi itmek. Araba ile götürmek. Özeğinden geçen bir dingilin çevresinde dönerek araçların devinimini sağlayan çember biçimli örgen. Tekerlek. Çark etmek. Daireler çizerek dönmek. Gitmek (tekerlekli bir araç). El arabasıyla götürmek.

 

Override : Daha önemli olmak. Atı fazla binerek yormak. Hükümsüz kılmak. At ile üzerinden geçmek. Geçersiz kılmak. Çiğnemek. Fazla binmek. Umursamamak. Önem vermemek.

Penetrated : İşlemek. İçyüzünü anlamak. Arasından geçmek. Sokulmak. Nüfuz etmek.

Prance : Havalı yürümek. Zıplamak. (at) zıplayıp oynamak. Sıçratıp oynatmak (atı). Zıplayarak oynama. Kasıla kasıla yürümek. Zıplayarak oynamak. Hoplamak.

Travel : Seyahat etmek. Yolculuk yapmak. Gazlamak. Kaçmak. Tüymek. Yolculuk. Topuklamak. Yol almak. Dolaşmak. İşlemek.

Gallop : Ilgarla bir ülkeye saldırmak, akın ve çapul yapmak. Dörtnal. Ilgarlamak. Eştirmek. Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı. Ilgar. Dört nala gitmek. At koşusu. Dörtnala koşmak. Dört nala koşmak.

Hitchhike : Otostop çekmek. Otostop yapmak. Otostop.

Rail : Veryansın etmek. Trabzan. Sövüp saymak. Hırlamak. Demiryolu. Tırabzan. Korkuluk. Ray. Azarlamak.

Draw into : Yanaşmak.

Come in : Kabarmak (met halindeki deniz). Haline gelmek. Tutulmak. Yükselmek. Moda olmak. Gözde olmak. Başa geçmek. Olmak (yarışma sonunda belirli bir sırada). İçeri girmek.

Grides synonyms : ride horseback, locomote, ride herd, tool around, drive, break into, descale, amputate, grave, assuage, sleigh, penetrates, barged, entered, incise, piggyback, bicycle, abridge, chariot, extend, engrave, sled, be enroled, abridging, abridges, block, motorcycle, hitch, bus, be enrolled, erases, delete, adhere.

Grides zıt anlamlı kelimeler, Grides kelime anlamı

Stay in place : Yerinde kalmak.

Walk : Dolaştırmak. Gezdirmek. Yürüyerek gitmek. Yürüyüş. Yürüyüş biçimi. Yürüyüş yeri. Gezinti. Yürümek. Gezinmek. Adımla ölçmek.