Jouncy türkçesi Jouncy nedir
- Hafifçe sallanan.
- Sarsılan.
- Sarsan.
- Zıplayan.
Jouncy ingilizcede ne demek, Jouncy nerede nasıl kullanılır?
Jounce : Sarsma. Sarsıntı. Sallamak. Sarsmak. Zıplamak.
Jounced : Sarsılmış. Sarsmak.
Jounces : Sallamak. Zıplamak. Sarsmak. Sarsma. Sarsıntı.
Jouncier : Hafifçe sallanan. Sarsan. Zıplayan. Sarsılan.
Jounciest : Hafifçe sallanan. Sarsan. Zıplayan. Sarsılan.
Jouissance shares : İntifa senedi. Yararlanma belgitleri. Paralan ödenmiş olan pay belgitleri karşılığında yasal yararlanmayı sağlayan belgitler.
Journal : Gündem. Bülten. Seyir defteri. Muhtıra. Saptanılması gereken işlemleri günlemleri sırası ve ayrımları ile düzenli olarak belirten yazılık. Mecmua. Günce. Günlük defter. Yevmiye defteri. Gazete.
Jouirsance share : Anamal payı parası ortaklıkça iyesine ödendiğinde bu pay yerine geçmek ve pay parasına ilişkin ürem değerinden düşüldükten sonra yalnız kar payı almak üzere verilen belgit. Yararlanmalı pay belgiti.
Joual : Genellikle quebec'te konuşulan fransız kanada dili (canada). Standart olmayan kanada fransızca lehçesi. Birçok ingilizce kelime içeren fransız kanada dilinin kent lehçesi.
Joule effect : Joule etkisi.
İngilizce Jouncy Türkçe anlamı, Jouncy eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Jouncy ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Sashay : Kaymak. Yumuşak pürüzsüz ve kolayca hareket etmek. Süzülmek. Zarif bir şekilde yürümek. Zarifçe yürümek. Dairesel bir dans figürü. Kayar gibi gitmek.
Pilgrimage : Haccetmek. Hacı olma. Uzun ve zorlu yol. Kutsal yolculuk. Hacca gitmek. Hac yolculuğu. Hacılık. Hacca gitme. Hac.
Trip : Hafif adımlarla dans etmek. Ayağı takılmak. Tökezlemek. Yolculuk. Sekmek. Yanılmak. Sürçmek. Sıçramak. Gezi. Çelmek.
Shaky : Sarsak. Sarsıntılı. Güçsüz. Sallanan. Sallantıda. Çatlamış. Şüpheli. Güvenilmez. Titrek. Zayıf.
Stage : Düzenlemek. Radyo ya da televizyon almacındaki çeşitli elektronik birlikleri belirten terim. Yönlendirmek. Bir tiyatro metninde baş oyun kişisinin ya da önemli kişilerinin yönelişlerini başlatıp bitiren kesim. bir tiyatro yapısında oyuncuların oynamaları için özel olarak yapılmış ve genellikle yükseltilmiş oylum ya da alan. Tiyatroculuk. Sahneye koymak. Sinema, televizyon, tiyatro, jeoloji alanlarında kullanılır. Sahne yaşamı. Menzil. Sahneye konmaya elverişli olmak.
Outing : Gezi. Gezme. Evden dışarı yapılan küçük gezi veya seyahat. Çıkma. Tur. Gezinti. Tozma.
Journeying : Geziye çıkmak. Seyahat etme. Seyahat etmek.
County seat : Hükümet merkezi. İlçe merkezi.
Jaunt : Gezmeye gitmek. Gezinti. Gezmek. Dolaşmak.
Convulsed : Sarsmak. Kıvrandırmak. Allak bullak etmek (argo terim). Sarsılmış.
Jouncy synonyms : county courthouse, pleasure trip, pilgrim's journey, isle of wight, long haul, jounciest, travel, digression, tour, transit, shlep, junket, mush, region, drive, trek, staggering, convulsive, jarring, passage, traveling, way, ride, circuit, wight, schlep, expedition, odyssey, travelling, shakiest, jouncier, excursion, shakier.
Jouncy zıt anlamlı kelimeler, Jouncy kelime anlamı
Stay in place : Yerinde kalmak.
Rise : Yükselmek. Açılmak. Doğmak. Şiddetlenmek. Görünmek. İyileşmek. Zam. Yükseltmek. Terfi etmek. Artmak.
Ascend : Ziyadeleşmek. Yükselmek. Yukarı çıkmak. Çıkmak. Çıkmak (tahta). Pesten tize geçmek (müzik terimi). Tırmanmak. Ağmak. Tahta çıkmak. Artmak.
Bu kısımda Jouncy kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Jouncy ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Jouncy anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Jouncy ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.