Lucky türkçesi Lucky nedir

Lucky ile ilgili cümleler

English: Ali didn't know how lucky he was.
Turkish: Ali ne kadar şanslı olduğunu bilmiyordu.

English: Ali and I were lucky to escape.
Turkish: Ali ve ben kaçmak için şanslıydık.

English: Ali doesn't know how lucky he is.
Turkish: Ali ne kadar şanslı olduğunu bilmiyor.

English: Ali doesn't realize how lucky he is.
Turkish: Ali ne kadar şanslı olduğunun farkında değil.

English: "Tom is getting married." "Who's the lucky girl?"
Turkish: "Tom evleniyor." "Şanslı kız kim?"

Lucky ingilizcede ne demek, Lucky nerede nasıl kullanılır?

Lucky beggar : Şanslı köftehor. Köftehor.

Lucky day : Uğurlu gün.

Lucky dog : Şanslı herif. Şanslı. Şanslı it.

Be born under a lucky planet : Ağzında gümüş kaşıkla doğmak. Şanslı doğmak. Şanslı bir gezegende doğmak.

Be lucky enough to : -mek için şanslıydı. -mek için yeterince şanslıydı.

Easy go lucky : Gamsız. Tasasız. Kedersiz. Olayları akışına bırakarak gelecekle ilgili fazla endişelenmeden yaşayan. Umursamaz.

Was very lucky : Oldukça şanslıydı. Şansı yaver gitti. Çok şanslıydı.

He was lucky : O kısmetli. Onun iyi şansı var. O şanslı.

Had a lucky day : Şansla dolu bir gün geçirdi. Şanslı bir gün geçirdi. Olumlu bir gün geçirdi.

 

Happy go lucky : Raslantısal. Şansına güvenen. Kaygısız. Gamsız. Sevindirici. Tasasız. Vurdumduymaz.

İngilizce Lucky Türkçe anlamı, Lucky eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Lucky ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Well off : İyi durumda. Zengin. Hali vakti yerinde. Varlıklı.

Sonsy : Etine dolgun. Şirin. Cıvıl cıvıl. Balık etinde. Balık etli. Tombul.

Happier : Daha mutlu. Sevinçli. İyi. Sevindirici. Mutlu. Çakırkeyif. Memnun. Mesut.

Happy : Şad. Çakırkeyif. Ongun. Mutlu. Sevinçli. Mesut. Yerinde. Memnun. Sevindirici.

Lucky dog : Şanslı it. Şanslı herif.

Prosperous : Müreffeh. Kazançlı. Başarılı. Mamur. Elverişli. Dört başı mamur. Uygun. Zengin. Abad. Yolunda.

Auspicial : Hayırlı.

Dexter : İowa eyaletinde şehir. Sağa ilişkin. Sağdaki. Sağ, sağ taraf, sağda olan. Sağa sarmal. Sağ. Sağda olan. New mexico eyaletinde yerleşim yeri. Dekster.

Fortunate : Hayırlı. Bahtiyar. Mesut. Kısmeti açık. Bahtı açık.

Hot : Sert. Isıtmak. Ateşli. Heyecanlı. Acı. Yeni. Radyoaktif. Biberli. İletken.

Lucky synonyms : chancier, in luck, auspicious, chancy, born under a lucky star, serendipitous, apotropaic, chanciest, luckiest, jammy, blessed, providential, luckier, well, happiest, fortuitous, propitious.

Lucky zıt anlamlı kelimeler, Lucky kelime anlamı

Unfortunate : Olumsuzluk getiren. Bahtsız. Aksi. Bahtsız kimse. Kadersiz. Şanssız kimse. Kara bahtlı. Uygunsuz. Makus. Şanssız.

Unlucky : Şanssız. Başarısız. Talihsiz. Bahtsız. Aksi. Bahtı kara. Fırsat yoksulu. Meymenetsiz. Uğursuz. Tekinsiz.

Lucky ingilizce tanımı, definition of Lucky

Lucky kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Meeting with good success or good fortune. Fortunate. Favored by luck. As, a lucky adventurer. Said of persons.