Multiple allel türkçesi Multiple allel nedir

  • Her biri bir kromozomun belli bir lokusunda bulunabilen, bir genin üç ya da daha fazla sayıdaki alternatif alel serisi.
  • Çoklu alel.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Multiple allel ingilizcede ne demek, Multiple allel nerede nasıl kullanılır?

Multiple : Çok. Birden fazla unsurdan oluşan, birçok kısımlar gösteren. birden fazla organı etkileyen, değişik organlarda aynı anda oluşan. Kat. Birden çok. Çoklu. katlı. Birkaç. Çoklu. Birçok. Çok yönlü. Çeşitli.

Allel : Alel. Allel.

Multiple allele : Farklı kromozomlarda yer alan ve aynı polipeptidin kodlanmasından sorumlu genler. Çoklu allel.

Multiple access : Çoklu erişimli. Çok erişimli. Çoklu erişim.

Multiple access interference : Çoklu erişim karışması.

Multiple address : Çok adres.

İngilizce Multiple allel Türkçe anlamı, Multiple allel eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Multiple allel ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abramis zone : Abramis zonu. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi. Akarsuların durgun akan bölgeleri.

Aardvarks : Yer domuzugiller. Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Yerdomuzu. Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Damarlı dişliler.

 

A cell : A hücresi. Mayalarda eşeyli üreme sırasında alfa hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

A chromosome : A kromozomu. Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, b kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar.

A protein : Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. A proteini. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri.

Abambulacral area : Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi. Abambulakral bölge.

Acacia : Arap zamkı. Salkım ağacı. Akasya sakızı. Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Mimoza. Akasya.

Abacus bodies : Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri. Abacus cisimcikleri.

Aardwolf : Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli. Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Yeleli sırtlan.

 

Abiotic environment : Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Abiyotik ortam. Cansız çevre. Abiyotik çevre. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi.

Multiple allel synonyms : abiotic factor, aardvark, a cells, abductor muscle, abo blood groups system, a site.