Pullet türkçesi Pullet nedir

  • Piliç.
  • Yarka.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Ferik.
  • Yumurtlamak için yeterli yaşta olan genç dişi tavuk.

Pullet ingilizcede ne demek, Pullet nerede nasıl kullanılır?

Pullets : Ferik. Yarka. Piliç.

Pulled : İçmek. Asılmak. Çekilmiş. Çekmek. Kalkmak (araba). Girmek. Gelmek. Çevirmek (iş). Kürek çekmek. Nefes çekmek.

Puller : Çektirme.

Pullers : Çekici. Çeken. Çektirme aleti. Çektirme.

Pulley : Bir halatla makaradan oluşan, ağır cisimleri kaldırmaya, sağa sola döndürmeye yarayan donanım. gırgır teknelerinde pover bloku seren direğine bağlayan ve pover blokun aşağı yukarı hareketini sağlayan donanım. Disk. Kasnak. Çıkrık. Makara. Palanga. Işıldakların ya da panoların asıldığı çubukların yukarı kaldırılıp aşağı indirilmesinde, kullanılan demir makara. Halat makarası. Bobin. Dönen iki dingil arasında güç aktaran kayışların takıldığı çember.

Balanced pulley : Dengeli makara.

Pulley drive : Kasnaklı tahrik.

Pulley chain : Palanga zinciri.

Angle pulley : Saptırma makarası.

Pulley face : Kasnak yüzü.

İngilizce Pullet Türkçe anlamı, Pullet eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Pullet ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Cracker : Kırıcı. Kırma makinesi. Fişek. Kraker. Bisküvi. Artist gibi kız. Patlangıç. Fıstık. Galeta.

 

Broiler : Et verim yönüyle ıslah edilmiş, melez, en kısa sürede en az yemi tüketerek en yüksek canlı ağırlığa ulaşması hedeflenmiş piliç, broyler. Tava. Izgara. Çok sıcak gün. Kasaplık piliç. Çok sıcak bir gün. Fırında et kızartmaya özgü ızgaralı kap. Broyler.

A c deformity : A-c kusuru. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

Abamectin : Abamektin. Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç.

Broilers : Çok sıcak gün. Etçi ırklar. Izgaralık piliç. Kavgacı tip. Izgara. Fırında et kızartmaya özgü ızgaralı kap. Tava. Hızlı büyüme ve kas yapısı için geliştirilmiş kanatlı ırkları.

Abdominal distention : Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik. Karın gerginliği. Abdominal gerginlik.

Chickening : Toy. Tavuk. Civciv. Korkak kişi. Bulada. Yavru kuş. Korkak davranmak. Korkudan çekinmek.

A c syndrom : A-c sendromu. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

Abdominal fat necrosis : Karın içi yağ nekrozu. Karın yağı nekrozu.

Pullet synonyms : poulet, volaille, pullets, abattoir, chickling, abdominal palpation, fryers, chick, a band, fryer, poult, dish, spring chicken, a crochordon, chicken, a dna, hen, frier, poults, abdominal pain, abaxial, biddy, a clay, abdominal ovariectomy, a amplitude mod, chicks, abdomen.

Pullet ingilizce tanımı, definition of Pullet

Pullet kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A young hen, or female of the domestic fowl.