Refuses türkçesi Refuses nedir

  • Refüze etmek.
  • Reddetmek.
  • Geri çevirmek.
  • Karşı koymak.
  • Elinin tersiyle itmek.
  • Cerh etmek.
  • Kaçınmak.
  • Direnmek.
  • Kabul etmemek.
  • İzin vermemek.
  • İmtina etmek.
  • Ayak diremek.

Refuses ile ilgili cümleler

English: Ali refuses to buy anything new.
Turkish: Ali yeni bir şey satın almayı kabul etmiyor.

English: Ali refuses to buy anything made in China.
Turkish: Ali Çinde yapılmış bir şeyi almayı reddediyor.

English: Ali refuses to retire in spite of his age.
Turkish: Ali yaşına rağmen emekli olmayı reddediyor.

English: Ali refuses to eat his vegetables.
Turkish: Ali onun sebzelerini yemeyi reddediyor.

English: Ali refuses to do anything for Mary.
Turkish: Ali Mary için bir şey yapmayı reddediyor.

Refuses ingilizcede ne demek, Refuses nerede nasıl kullanılır?

Refuse collector : Temizlik işçisi. Çöp kamyonu. Çöpçü. Hurdacı. Eskici. Çöp toplayıcı.

Refuse container : Çöp tenekesi. Çöp kutusu. Çöp bidonu.

Refuse disposal : Çöp toplama. Kent atıklarının, kent dışına götürülüp büyük çukurlara gömülerek ya da türlü uygulayımsal süreçlerden geçirilerek insan sağlığına dokuncalı olmaktan çıkarılması. Çöp kaldırma. Bir kentin ya da kasabanın, o yerleşim yerinin işlevlerinin görülmesi sırasında ortaya çıkan yararsız ve dokuncalı artıklarının kent yönetimince toplanıp yok edilmesi, ya da yararlanılmak üzere işlenmesi. Atık yok etme. Atık imhası. Kent atıklarının yok edilmesi.

 

Refuse lorry : Çöp kamyonu.

Refuse of use : Özel izin alınan bir belgenin işletilmesinin, herhangi bir nedenle yerine getirilmemesi. İşletmenin geri çevrilmesi.

Refusers : İtiraz eden. Reddeden.

User refused : Kullanıcı reddetti.

Refuse : Çöp. Direnmek. Bilgisayar, kimya alanlarında kullanılır. Refüze etmek. Elinin tersiyle itmek. Reddetmek. Kaçınmak. Geri çevirmek. Bir fiziksel ya da kimyasal süreçte işlenen özdeklerin, artakalıp işe yaramayan bölümü. yeniden eritilip dökülebilir, bozuk dökme metaller. Süprüntü.

Refuser : Reddeden. İtiraz eden.

Refusal declaration : Uluslararası kütüğe yazılan bir markanın, bir ülkede korunamayacağının o ülke yetkililerince bildirilmesi. Geri çevirme bildirgesi.

İngilizce Refuses Türkçe anlamı, Refuses eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Refuses ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Be dead against : Karşı çıkmak. Şiddetli muhalif olmak. Muhalefet etmek. Muhalif olmak.

Draw a line : Yapmamak. Set çekmek. Bir dur demek. Çizgi çizmek. Sınır çizmek. Çizgi çekmek.

Balks : Bir engel karşısında duraklamak. İnatla yürümemek. Yürümemekte direnmek. Engellemek. Duraksamak. Önünü kesmek. Engel olmak. İnat etmek.

Spurns : Hakaretle reddetmek. Tekme atmak. Burun kıvırarak geri çevirmek. Hiçe saymak. Küçümseyerek reddetmek. Tepmek. Hor görerek reddetmek.

High : Kabarmak. Zirve. Rekor. Öfkelenmek. Büyük vites. Yüksek basınçlı bölge. Uçma. Yüksek yer.

 

Balked at : Ürkmek. Tereddüt etmek. Yapmamakta diretmek. İnat edilmiş. İnat etmek. Yapmamakta diretilmiş. Tereddüt edilmiş.

Refuse : Artık. Atık. Döküntü.

Scorn : Tepeden bakmak. Küçümsemek. İstihfaf. Küçük görmek. Aşağılamak. Tahkir. Tenezzül etmemek. Hor görme. Kuçük görmek. Hor görmek.

Contravening : Karşı gelmek. Aykırı davranmak. Başkaldırmak. Çiğnemek. Karşı çıkmak. Uymamak. Çatışmak. Bozmak. İhlal etmek.

Regret : Hayıflanmak. Esefle karşılamak. Pişmanlık. Pişman olmak. -e üzülmek. Özlemini çekmek. Gözünde tütmek. Aramak. Hasret olmak. Pişmanlık duymak.

Refuses synonyms : argue against, beg, insists, negative, contests, contesting, controverts, refute, negatived, bounce, disapprove, disapproved, contravenes, brush off, fought back, begged, antagonising, avert from, decline, negativing, abstains, dishonour, contested, disallow, abdicate, avoid, demurred, freeze off, abnegated, contest, confront, balking, reject.

Refuses zıt anlamlı kelimeler, Refuses kelime anlamı

Obey : Denileni yapmak. Tanımak. Biat etmek. Sadakat göstermek. Uymak. Riayet etmek. İtaat etmek. -e uymak. Söz dinlemek. Dinlemek.

Accept : Eyvallah demek. Kabullenmek. Katlanmak. Onaylamak. Razı olmak. Üstlenmek. Hazmetmek. Anlamak. Normal karşılamak. Evet demek.

Contract in : Katılmak. Kontrat ile katılmak.

Refuses antonyms : honor.