Refusing türkçesi Refusing nedir

Refusing ile ilgili cümleler

English: Ali is refusing to tell us what happened.
Turkish: Ali olanları bize söylemeyi reddediyor.

English: Ali is refusing to help us.
Turkish: Ali bize yardım etmeyi reddediyor.

English: Are you refusing my request?
Turkish: Benim isteğimi reddediyor musun?

English: Ali is refusing to pay his bills.
Turkish: Ali faturaları ödemeyi reddediyor.

English: Ali has been refusing to take his medicine.
Turkish: Ali ilacını almayı reddediyor.

Refusing ingilizcede ne demek, Refusing nerede nasıl kullanılır?

Refusal : Rüçhan hakkı. Reddetme hakkı. İlk seçme hakkı. Geri çevirme. Kabul etmeme. Iskarta. Red. Ayrıcalık. İnkar. Almamazlık.

Refusal declaration : Geri çevirme bildirgesi. Uluslararası kütüğe yazılan bir markanın, bir ülkede korunamayacağının o ülke yetkililerince bildirilmesi.

Refusal of inventions : Bulguların geri çevrilmesi. Yenilik niteliği bulunmaması ya da başka bir nedenle bulguların kütüğe yazılmaması.

Refusal of payment : Ödemeden kaçınma. Ödemden kaçınma. Ödememe, ödemede anlayışsızlık gösterme, ödemeden kaçınma. Ödememe. Ödemeyi yapmama. Tediyeden imtina. Ödemenin reddi.

 

Refusal to pay : Ödemeyi kabul etmeme. Bir paranın ödenmesi gerekli iken karşıtının buna yanaşmaması.

Refuse on principle : Prensiplerine aykırı olduğu için reddetmek.

Refuse of use : İşletmenin geri çevrilmesi. Özel izin alınan bir belgenin işletilmesinin, herhangi bir nedenle yerine getirilmemesi.

Refuse lorry : Çöp kamyonu.

Refused : Geri çevirmek. Reddedildi. Karşı koymak. Kaçınmak. Ayak diremek. Direnmek. Geri çevrildi. İzin vermemek. Kabul etmemek. Reddetmek.

Refuse container : Çöp kutusu. Çöp tenekesi. Çöp bidonu.

İngilizce Refusing Türkçe anlamı, Refusing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Refusing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Avoids : Savuşturmak. Korunmak. Uzak durmak. İptal etmek. Sakınmak. Önlemek.

Cast offs : Çıkarmak. (ilmek) iğneden çıkarmak. Terk etmek. İlmek atmak. Örgüde ilk ilmeği atmak. Örgüye başlamak. Çıkarıp atmak. Atmak. İlişkisini kesmek.

Contravenes : Aykırı davranmak. Çiğnemek. Karşı gelmek. Bozmak. Karşı çıkmak. İhlal etmek. Uymamak. Başkaldırmak. İtiraz etmek.

Reaction : Reaksiyon. Tepki, tepkime. Tepme. Tepki. Bir ya da daha çok yükün, atom ya da molekülün başka yükün atom ve moleküllere dönüşmesi olayı. Tepki, tepkime, herhangi bir olaya karşı tepki, cevap. Gericilik. Tepkime. Aksülamel. Tepkileşim.

Abstains : Geri durmak. Perhiz yapmak. Çekimser kalmak. İçki içmemek. Çekimser olmak. İçkiden uzak durmak. Çekinmek. Oy vermemek. Sakınmak.

Jibbed : Dayatmak. Vincin yükü kaldıran ve indiren kolu. Bumba. Seren. İstememek. Diretmek. Gerilemek. İnatla geri geri gitmek.

 

Call of : Geçersiz kılmak. İptal etmek.

Jib at doing : Yapmak istememek.

Disallowing : İptal etmek. Saymamak. İnkar etmek. Menetmek.

Refusing synonyms : fight back, beg, rewording, abstained, compunction, jibs, disavowal, abstain, revisal, disapprove, antagonising, fought back, demurred, antagonises, contested, be dead against, denial, recasting, hold out, reject, disapproval, draw a line, insist, balks, baulked, begged, controverted, negatived, jibbing, disapprovals, have none of, negatives, balk.

Refusing zıt anlamlı kelimeler, Refusing kelime anlamı

Activation : Bir öğecik çekirdeğinin, uygun bir ışınımla dövülerek ışımetkin duruma getirilmesi. Görevlendirme. Harekete geçirme. Uygulama. Devreye girme. Hareketlenme. Etkinleşme. Etkinleştirme. Aktifleştirme.

Refusing antonyms : unstimulating.