Right of recource türkçesi Right of recource nedir

  • Özellikle müteselsil borç ilişkilerinde, başkalarını da ilgilendiren bir borcu ödeyen kişinin, diğer kişilerin hesabına düşen kısmın, kendisine geri ödenmesini isteme hakkı.
  • İktisat alanında kullanılır.
  • [#rücu Rücu hakkı].

Right of recource ingilizcede ne demek, Right of recource nerede nasıl kullanılır?

Right : Doğru. Hak. Sağdan. Dosdoğru. Gayet. Düzgün. Sağda. Doğrulmak. Düzelmek. Yolunda.

Of : -li. -nın. -nin. In. Hakkında. Li. -den övünerek bahsetmek. Nin. Karşı. Den.

Right of action : Dava hakkı.

Right of anteriority : Herhangi bir markanın, daha eski tarihten başlayarak kullanılmasıyla doğan hak. Öndenlik hakkı.

Right of appeal : Temyiz hakkı. Temyiz etme hakkı.

Right of asylum : İltica hakkı. Melce hakkı. Sığınma hakkı.

Right of demand : Yapıt iyesine verilmesi kararlaştırılan bedelin ya da çoğaltılmış sayıların istenmesi. İstem hakkı.

Right of distraint : Haciz hakkı.

Right of defence : Müdafaa hakkı. Savunma hakkı.

Right of choice : Seçme hakkı. Seçimlik hakkı.

İngilizce Right of recource Türkçe anlamı, Right of recource eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Right of recource ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Right of recourse : Geriye dönüş hakkı.

Ability to pay approach : Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı. Güç yaklaşımı.

 

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçenin giderleri. Olağanüstü bütçe gideri.

A group shares : A grubu hisse senedi. Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü.

Ability to pay principle : Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi. Ödeme gücü ilkesi.

Recourses : Merci. Müracaat. Başvurulacak yer. Yardım kaynağı. Yardım dileme. Başvuru. Başvurma. Rücu. Başvurulacak kimse.

A shift in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.

 

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir. Olağanüstü bütçe geliri.

Revocations : Yürürlükten kaldırma. Vazgeçme. Geri alma. Geri alınma. İptal etme. Feshetme. Vazgeçilebilir. İptal. Fesih.

Right of recource synonyms : ability rent, recourse, a change in supply, a shift in supply, revocation, a type mutual funds, a change in individual demand, a pass through certificate, a shift in individual demand, a change in demand, abnormal budget.