Salt expectorant türkçesi Salt expectorant nedir

  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Mide mukozasını tahriş ederek refleks yoluyla veya doğrudan etkileriyle bronş mukoza bezlerinin salgılarını artıran ilaç.
  • Tuz ekspektoran.

Salt expectorant ingilizcede ne demek, Salt expectorant nerede nasıl kullanılır?

Salt : Niteliklerinden dolayı hemen hemen bütün halkların boş inançlarında ve büyüsel işlemlerinde önemli rol oynayan maden. Tuz koymak. Bezemek. Heyecan katmak. Tuzlu. Yemek tuzu. Salamura yapmak. Tuz. Kimya, madencilik, veterinerlik alanlarında kullanılır. Tuzlayarak saklamak.

Expectorant : Balgam söktürücü. Solunum yollarında birikmiş olan koyu kıvamlı ve yapışkan nitelikli salgıları sulandırıp akıcılığını artırarak öksürük ve silyar etkinliklerle vücut dışına atılmasını kolaylaştıran madde, ekspektoran, mukokinetik. Balgam söktücü ilaç. Balgam söktüren. Balgam sökücü. Balgam söktürücü ilaç. Söktürücü. Ekspektoran.

Salt and pepper : (argo) tuz ve karabiber. Mariuyana. Bir tür esrar.

Salt and pepper shakers : Tuzluk-biberlik. Tuz ve karabiber için karıştırıcılar seti (genellikle seramik veya plastikten yapılan). Tuz ve karabiber karıştırıcı.

Salt away : İlerisi için para biriktirmek.

Salt away money : Para biriktirmek. Paranın konservesini yapmak. Parayı tuzlayarak saklamak. Paranın turşusunu kurmak. Parayı saklamak.

 

İngilizce Salt expectorant Türkçe anlamı, Salt expectorant eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Salt expectorant ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abaxial : Eksenden uzak, eksen dışı. Aks kemiği dışında. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Abaksiyal. Eksenden uzak. Eksendışı. Eksen dışı.

A amplitude mod : A-mod görüntü. Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır.

A band : A bandı. Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant.

Abdominal palpation : Abdominal palpasyon. Avuç içi, parmak veya yumrukla çok hafif basınç uygulayarak karın bölgesindeki değişikliklerin niteliğini anlamak için yapılan muayene, abdominal palpasyon. Karın bölgesinin elle muayenesi.

A dna : A dna. Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi.

Abdominal distention : Karın gerginliği. Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik. Abdominal gerginlik.

Abdominal fat necrosis : Karın yağı nekrozu. Karın içi yağ nekrozu.

Abdominal ovariectomy : Abdominal ovaryektomi. Laparotomi yoluyla gerçekleştirilen kısırlaştırma.

Abdomen : Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Karın. Karnın altı. Karın (böcek gövdesinde). Böcek gövdesinin alt kısım. Abdomen. Batın.

 

Abamectin : Abamektin. Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç.

Salt expectorant synonyms : a c deformity, abdominal pain, abattoir, a c syndrom, a crochordon, a clay.