Southeastern türkçesi Southeastern nedir

Southeastern ile ilgili cümleler

English: Croatia is a country in southeastern Europe.
Turkish: Hırvatistan güneydoğu Avrupa'da bir ülkedir.

English: Croatia is in the southeastern part of Europe.
Turkish: Hırvatistan Avrupa'nın güneydoğusunda yer almaktadır.

Southeastern ingilizcede ne demek, Southeastern nerede nasıl kullanılır?

Southeastern anatolia project : Türkiye'nin güneydoğu anadolu bölgesindeki adıyaman, gaziantep, diyarbakır, mardin, siirt, şırnak, şanlıurfa ve batman illerini kapsayan, bölgenin gelişme potansiyelini ortaya çıkarmak ve diğer bölgelerle iktisadi, sosyal ve kültürel gelişmişlik farklarını azaltmak amacıyla yürütülen ve ağırlıklı olarak tarımsal sulama ve enerji politikalarına dayanan çok kesimli bütünleşik bir bölgesel kalkınma projesi. Güneydoğu anadolu projesi (gap). Güneydoğu anadolu projesi.

Southeaster : Keşişleme rüzgar. Güneydoğu rüzgarı. Akçayel. Keşişleme.

Southeasterly : Güneydoğu. Güneydoğudan olan. Güneydoğuya doğru olan.

Southeasters : Keşişleme. Keşişleme rüzgar. Akçayel. Güneydoğu rüzgarı.

Southeast wind : Keşişleme. Akçayel. Güneydoğudan esen rüzgar.

South southeast : Güney güneydoğuya doğru. Güney-güneydoğu.

Southeastwards : Güneydoğu yönünde. Güneydoğuya doğru.

 

Southeastwardly : Güneydoğu yönünden gelen bir şekilde. Güneydoğudan gelen bir şekilde. Güneydoğu yönünde giden bir şekilde. Güneydoğuya doğru giden bir şekilde. Güneydoğu yönünde.

Southeastward : Keşişleme. Güneydoğuya doğru olan. Güneydoğuya giden.

Southeast : Güneydoğuya doğru. New york eyaletinde yerleşim yeri. Güneydoğu. Güneydoğudan gelen. Keşişleme.

İngilizce Southeastern Türkçe anlamı, Southeastern eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Southeastern ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Eastern : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Uzak doğu'nun bireysel savunma sanatları olan kung-fu (çin) ile karate'ye (japon) dayanan film çeşidi. hong kong, singapur, güney kore yapımevlerince çevrilen bu filmler, özellikle 1970'lerden başlayarak bütün dünyayı sardı. el ve ayağın bir silah olarak kullanılmasından kaynaklanan kung-fu ve karate filmlerinin belli başlı özellikleri şunlardır: çok devingen, başdöndürücü bir dizem; kırıcı, öldürücü, çoğu kez sadizme varan şiddet; öç alma olgusu çevresinde oluşan konu; birbirinden kesinlikle ayrılan iyiler ve kötüler; sinema hilelerinin bol bol kullanılması. Kung-fu filmi. Doğuda olan. Doğuya ilişkin. Doğusal. Doğuya ait. Şarki. Doğu. Doğuyla ilgili.

South : Güneye doğru. Lodos. Sol el doğuya ve sağ el batıya yönelmek üzere ayakta duran kimsenin baktığı, doğu-batı doğrultusuna dik yön. Güneyden esen. Cenup. Güney. Az gelişmiş ülkeler. Güney ülkeleri. Güneyden.

Southeast : Güneydoğudan gelen. New york eyaletinde yerleşim yeri. Güneydoğuya doğru. Keşişleme.

 

South east : Doğu ile güney arası yön. bk. anayönler, arayönler. Güney ile doğu yönlerinin ortası.

Southeasterly : Güneydoğudan olan. Güneydoğuya doğru olan.

South eastern : Birleşik devletler'in güneydoğusu ile ilgili. Güneydoğuya ait. Güneydoğudan gelen. Güneydoğuya doğru.

Southeastern synonyms : east by south.

Southeastern zıt anlamlı kelimeler, Southeastern kelime anlamı

North : Kuzeyinde. Kuzeye bakan. Kuzey tarafta. Kuzeyden gelen. Kuzeyden esen. Yıldız. Kuzey. Kuzeyde. Kuzeye doğru.

Western : Batı dili. Kovboy filmi. Batıcı. Batı ile ilgili. Batısal. Batıya ait. Batı. Kovboy romanı. New york eyaletinde yerleşim yeri. Garp.

Southeastern ingilizce tanımı, definition of Southeastern

Southeastern kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Southeasterly. Of or pertaining to the southeast.