Spadefoot toads türkçesi Spadefoot toads nedir

  • Çamursal kurbağagiller.
  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • İki yaşamlılar (amphibia) sınıfının, kuyruksuz iki yaşamlılar (anura) takımının, kuralsız obruklular (anomocoela) alt takımından, amerika, avrupa, asya ve yeni gine'de yaşayan türlere sahip bir familya.

Spadefoot toads ingilizcede ne demek, Spadefoot toads nerede nasıl kullanılır?

Toads : Otlubağa. Kara kurbağa. Kara kurbağası. İki yaşamlılar (amphibia) sınıfının, kuyruksuz iki yaşamlılar (anura) takımının, obruk önlüler (procoela) alt takımından, dişleri olmayan, bütün dünyaya yayılmış, çok türü olan bir familya. Kara kurbağasıgiller. İğrenç tip. Karakurbağası. Kurbağa.

Spadefoot toad : Sarımsak kurbağası. Kuyruksuz iki yaşamlılar (anura) takımının, çamursal kurbağagiller (pelobatidae) familyasından, 6 cm kadar uzunlukta, çamurlara gömülü olarak yaşayan bir tür.

Hoptoads : (zooloji) karakurbağası (çoğunlukla kuzey doğu abd'de kullanılan bir terim). Karakurbağası.

Surinam toads : Petekli kurbağagiller. İki yaşamlılar (amphibia) sınıfının, kuyruksuz iki yaşamlılar (anura) takımının, obruk artlılar (opisthocoela) alt takımından, dilleri olmayan türleri olan bir familya.

İngilizce Spadefoot toads Türkçe anlamı, Spadefoot toads eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Spadefoot toads ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Aardvark : Yerdomuzu. Karınca yiyen. Yer domuzu. Borudişli. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür.

Abo blood groups system : Abo kan grupları sistemi. Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi.

Abacus bodies : Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri. Abacus cisimcikleri.

A protein : Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. A proteini. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein.

Aardvarks : Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Yer domuzugiller. Yerdomuzu. Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Damarlı dişliler.

 

A cells : Alfa hücreleri. A hücresi. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

Acacia : Akasya sakızı. Akasya. Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Salkım ağacı. Mimoza. Arap zamkı.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi. Akarsuların durgun akan bölgeleri. Abramis zonu.

Abambulacral area : Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi. Abambulakral bölge.

A cell : A hücresi. Mayalarda eşeyli üreme sırasında alfa hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

Spadefoot toads synonyms : aardwolf, abductor muscle, abiotic factor, a chromosome, a site, abiotic environment.