Taking a long time türkçesi Taking a long time nedir
- Uzun süren.
Taking a long time ile ilgili cümleler
English: He has a reputation for taking a long time to make up his mind.
Turkish: O karar vermek için uzun bir zaman ayırdığından dolayı bir üne sahiptir.
English: He has a reputation for taking a long time to make a decision.
Turkish: Geç karar vermesiyle ünlüdür.
Taking a long time ingilizcede ne demek, Taking a long time nerede nasıl kullanılır?
Taking : Telaş. Heyecan. Çekici. Çalkalanma. Ele geçirme. Alma. Çevirim. Sari. Sallanma. Alış.
A : Herhangi bir. Pek iyi. En yüksek not. Belirli bir tür veya nitelikteki. İngiliz alfabesinin birinci harfi. Bir. (herhangi) bir. Amperin simgesi. Miktar belirtir. Argonun simgesi.
Long : Hasret olmak. Susamak. Hasretini çekmek. Özlemini çekmek. İstemek. Gözlemek. Özlemek. Can atmak. Hasret kalmak. Uzun.
Time : Müddet. Süre. Temposunu belirlemek. Süre tutmak. Bir çağkuşağındaki katmanlı kayaçların oluş süresi. Belirli bir zamana göre ayarlamak. Tempo tutmak. Kere. Bilgisayar, hukuk, uzay, jeoloji alanlarında kullanılır. Kurmak.
A long time : Uzun süre. Uzun müddet.
A long time ago : Çok uzun zaman önce. Uzun bir süre önce. Çok zaman önce. Çoktan. Uzun zaman önce.
Quite a long time : Uzunca bir süre.
For a long time : Uzun zamandan beri. Çoktan beri. Uzun bir zaman. Uzun süreden beri. Çok uzun zamandır. Uzun zamandır. Çoktan. Epeydir. Çoktandır. Hanidir.
Taking a bath : Yıkanmak. Banyo yapmak.
İngilizce Taking a long time Türkçe anlamı, Taking a long time eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Taking a long time ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Durable : Mukavim. Dayanıklı. Sürekli. Kalıcı. Devamlı. Tahammüllü. Uzun ömürlü. Sağlam. Evladiyelik.
Protracted : Ölçekli çizilmiş. İletki ile çizilmiş. Uzatmalı. Küçük ölçekle planı çizilmiş. Sürüncemeli. Uzun süreli. Müzmin.
Agelong : Uzun zaman süren. Asırlık. Çağlar boyu süren. Yüzyıllar süren.
Slow : Eli ağır. Geç olan. Acelesiz. Ağırlaşmak. Geri kalmış. Zor anlayan. Kesat. Bati.
Long drawn out : Uzayıp giden. Çok uzun süren.
Enduring : Ebedi. Mukavim. Payidar. Devamlı. Baki. Dayanıklı. Kalıcı. Çileli. Tahammüllü.
Slowest : Yavaş. Geç. Geri. Geri kalmış. Sıkıcı. En yavaş. Geç olan. Eli ağır. Kesat.
Everlasting : Baki. Ebedi. Sürekli. Bitmek bilmeyen. Sonu gelmeyen. Çok dayanıklı. Ebediyen. Sonsuz. Daima.
Slower : Hızı azaltan. Ağır. Geç olan. Geç. Yavaş. Kesat. Geri. Geç anlayan. Eli ağır.
Bu kısımda Taking a long time kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Taking a long time ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Taking a long time anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Taking a long time ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.