Tomru nedir, Tomru ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Dağlardaki küçük tepeler.

Tomru ile ilgili Cümleler

  • Gözlerini kapat ve tomruk bir ev hayal et.
  • Ali bir tomruğa oturdu, gitarını mızrapla çalıyordu.

Tomru ile ilgili Atasözü veya Deyim

tomruğa atmak : tutukevine koymak.

tomruğa vermek : işkence aracına suçlunun ayaklarını geçirmek.

Tomru anlamı, kısaca tanımı

Kırıklı tomruk : Karşılıklı iki sınırında, kırık düzlemleri bulunan dağ ya da kayaç kütlesi

Tomruk ağası : Tutukevi yönetmeni.

Tomruk dairesi : Osmanlılarda cezaevine verilen ad.

Tomruk girimi : Sıcak işlemeden önce bir çukur fırına yerleştirilen tomrukların, sayısı ya da ton olarak ağırlığı.

Tomrukağası : Tomruk dairesinin baş yöneticisi.

Tomrukçu : Tutukevi bekçisi, gardiyan.

Tomrukköy : Kastamonu ili, Azdavay belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

Tomruksuyu : Hatay ili, Karaçay nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Tomruktaş : Kars kenti, Kağızman ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Tomrum : Tomruk, kütük, ağaç kütüğü.

Tomrum tomrum : Domur domur, art arda kaynayıp çıkan.

Baca tomruğu : Bacanın damdan yukarı bölümü.

Salma tomruk : Salma erlerin gece yakaladıkları suçluları kapadıkları yer.

Tomruk : Ağacın kesilerek silindir biçimine getirilmiş gövdesi. Tutukevi. Ayak ve ellere geçirilip bağlanan iki parça kütükten meydana gelen işkence aleti. İşlenmek veya biçilmek için hazırlanmış taş kütlesi.

 

Tomruklama : Tomruklamak işi.

Tomruklamak : Tomruk durumuna getirmek.

Tomruklanma : Tomruklanmak işi.

Tomruklanmak : Tomruk durumuna gelmek.

Tepeler : Ardahan ilinde, Yalnızçam bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

Küçük : Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Geri aşamada. Değersiz, önemsiz. Niceliği az olan. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Yaşı daha az olan. Niteliği aşağı olan, bayağı. Kısık, parlak olmayan (ses). Küçük abdest.

Diğer dillerde Tomograf anlamı nedir?

İngilizce'de Tomograf ne demek ? : tomograph