Walkaway türkçesi Walkaway nedir

  • Kolay galibiyet.
  • Kolay kazanılan başarı.
  • Kolay kazanılmış başarı.
  • Çok kolay kazanılan yarış.
  • Çocuk oyuncağı.

Walkaway ingilizcede ne demek, Walkaway nerede nasıl kullanılır?

Walkaways : Kolay kazanılmış başarı. Kolay kazanılan başarı. Kolay galibiyet.

Walkable : Yürünür. Yürünebilir. Yürümeye elverişli.

Walkabout : Gezinme. Halkın arasında dolaşma. Dolaşma.

Walkabouts : Dolaşma. Halkın arasında dolaşma. Gezinme.

Walkathon : Yürüyüş maratonu.

Walk along : Yanı sıra yürümek. Yanından yürümek. Yanında akmak. (bir şeyin) yanından geçmek. Yanı başında gitmek. Yanı başında gitmek (nehir vs gibi).

Walk a thon : Katılımcıların yapabildikleri kadar yürüdükleri ve bağışların her etap (mil, kilometre vs) için belirlendiği bağış toplama etkinliği.

Walk around : Etrafta dolanmak. Gezdirmek. Gezinmek. Amaçsızca dolanmak. Etrafını dolaşmak. Dolaştırmak. Dolaşmak. Etrafta gezinmek.

Walk across the bridge : Köprüden geçmek.

Walk about : Gezinmek. Dolaştırmak. Dolaşmak. Gezdirmek. Kolaçan etmek. Etrafta gezinmek. Etrafta dolanmak. Amaçsızca dolanmak.

İngilizce Walkaway Türkçe anlamı, Walkaway eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Walkaway ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Duck soup : Kolay iş. Çok kolay. Yapması çok kolay şey. (argo) çok kolay iş. Çok kolay iş.

Blowouts : Araştırma. İnceleme. Şölen (argo terim). Eğlence. Kuyudan petrol veya gaz fışkırması. Parti. Lastik patlağı. Ziyafet. Patlama. Delik.

Laugher : Kolay kazanılan maç. Gülen kişi. Gülmesini tutamayan kimse. Kıkırdayan kimse. Gülen kimse.

Downhill : Bayır aşağı. İniş. Meyilli. Yokuş aşağı. İniş aşağı. Yokuş aşağı giden. Aşağıya. Kolay. İnişli.

Cinching : Oyuncak. Kolay iş. At kolanı. Kavrama. Sımsıkı sarmak. Çok kolay şey. Kolayca takmak. Çantada keklik. Elde bir.

Doddle : Çok basit görev. Çok kolay şey.

Triumph : Zafer. Zaferi kutlamak. Başarı. Yenmek. Galip gelmek. Yengi. Zafer kazanmak. Muzaffer olmak. Övünmek. Zafer alayı.

No sweat : (argo) dert değil. Bir şey değil. Dert değil. Çok kolay. Lafı bile olmaz. Sorun değil. Dert edinme.

Cakewalk : Çalımla dolaşmak. Kolay ve rahat yapılan iş. Dans çeşidi.

Walkaway synonyms : shoo in, walkaways, runaway, a piece of cake, as easy as pie, easy task, cake walk, walkover, walkovers, breeze, romp, cakewalks, cinch, victory, gimme, blowout, breezed, cinches, easy victory.

Walkaway zıt anlamlı kelimeler, Walkaway kelime anlamı

Defeat : Yıkmak. Nihayet vermek. Boşa çıkarmak. Mağlubiyet. Mat etmek. Engellemek. Bileğini bükmek. Mağlup etmek. Yenmek. Yenilgiye uğratma.