Indoctrinates türkçesi Indoctrinates nedir

  • Bir düşünce sisteminin esaslarını öğretmek.
  • Beynini yıkamak.
  • Doktrin aşılamak.
  • Doktrinleştirmek.
  • Telkin etmek.
  • Telkinde bulunmak.
  • Öğretmek.
  • Aşılmak.
  • Aşılamak.
  • İdeoloji telkin etmek.
  • (fikir) aşılamak.

Indoctrinates ingilizcede ne demek, Indoctrinates nerede nasıl kullanılır?

Indoctrinate : İdeoloji telkin etmek. Bir düşünce sisteminin esaslarını öğretmek. Aşılmak. Beynini yıkamak. Telkin etmek. Doktrinleştirmek. (fikir) aşılamak. Telkinde bulunmak. Öğretmek. Aşılamak.

Indoctrinated : Öğretmek. Aşılamak. Bir düşünce sisteminin esaslarını öğretmek. Doktrinleştirmek. Telkin etmek. Aşılmak. Telkinde bulunmak. Beynini yıkamak. İdeoloji telkin etmek. (fikir) aşılamak.

Indoctrinating : Aşılmak. Bir düşünce sisteminin esaslarını öğretmek. Beynini yıkamak. Doktrinleştirmek. İdeoloji telkin etmek. Telkin etmek. Aşılamak. (fikir) aşılamak. Telkinde bulunmak. Doktrin aşılamak.

Indoctrination : Zorla kabul ettirme. Telkin. Beyin yıkama. Doktrin. Doktrinleştirme. Endoktrinasyon. Öğretme. Aşılama.

Indoctrinations : Doktrinleştirme. Telkin. Beyin yıkama. Endoktrinasyon. Zorla kabul ettirme. Aşılama. Öğretme.

Indoctrinator : Doktrinci. Öğretmen. Beyi yıkayıcı.

Indoctrinators : Beyi yıkayıcı. Doktrinci. Öğretmen.

İngilizce Indoctrinates Türkçe anlamı, Indoctrinates eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Indoctrinates ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Evangelizes : İncil'in mesajını yaymak. Yaymak. İncil'in mesajını bildirmek. Hristiyanlığa döndürmek. İncil'in mesajını öğretmek. İncil'i öğretmek.

Inculcate : Talim etmek. Kafasına sokmak. Tekrarlayarak kafasına sokmak. Birşeyi tekrar ederek birinin kafasına yerleştirmek.

Imbuing : Emdirmek. Doldurmak. Boyamak. Kafasına sokmak. Dolduruşa getirmek.

Instilled : Küçük miktarlar halinde içine yerleştirilmiş. (fikir vb) aşılamak. Damlatmak. Sokmak. İçine konulmuş. Yavaş yavaş verilmiş. İşlemek.

Instruct : Bilgi vermek. Direktif vermek. Emir vermek. Görevlendirmek. Okutmak. Emretmek. Haber vermek. Yol göstermek. Talimat vermek.

Inculcated : Birşeyi tekrar ederek birinin kafasına yerleştirmek. Tekrarlayarak kafasına sokmak. Talim etmek. Kafasına sokmak.

Revolutionise : Devrim yapmak. Köklü değişiklik yapmak. Devirmek. Ayaklandırmak. -de devrim yapmak. -i kökten değiştirmek. Devrim ile devirmek. Devrim yaratmak. Kökten değiştirmek.

Instilling : Damla damla akıtmak. Sokmak. Damlatmak. İşlemek. (fikir vb) aşılamak. Yavaş yavaş öğretmek.

Brainwash : Beyin yıkamak. Beyin yıkama.

Fertilise : Gebe bırakmak. Verimlileştirmek. Bereketlendirmek. Hamile bırakmak. Fertilize. Verimli kılmak. Tohumlamak. Gübrelemek. İlkah etmek. Organik veya kimyasal maddeler ekleyerek toprağı zenginleştirmek (ayrıca fertilize).

Indoctrinates synonyms : revolutionize, inculcating, educate, brainwashes, indoctrinated, fertilized, budded, command, edify, indoctrinating, edifies, engrafted, bud, instill, fertilize, engrafting, teach, inspire, graft, fertilises, enlightens, imbues, instillers, engrafts, indoctrinate, inculcates, inspires, beat into, envenom, imbue, evangelise, instil, imbued.