Aktüalizm nedir, Aktüalizm ne demek

Aktüalizm; bir felsefe terimidir. kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

  • Edimselcilik.
  • Kuvveden fiile geçmiş olan hâl

Aktüalizm hakkında bilgiler

Üniformitaryanizm veya Aktüalizm, James Hutton'ın 1795’te yazdığı Theory of the Earth, with proofs and illustrations (Yer Kuramı, kanıtlar ve çizimler ile) adlı kitabında önerdiği prensip.

Bu çalışmada Hutton günümüzde yeryüzünde gerçekleşen olayların geçmişte de gerçekleştiğini önermektedir. Bu, Yer'deki kayaçları oluşturan süreçleri günümüzde gerçekleştiğini görebiliriz anlamına geliyor. Bu süreçler, çok yavaş gradualizme rağmen, günümüzdeki dünyayı meydana getirdi. Bu fikir doğalcılık felsefesi olarak adlandırılan geniş bir felsefenin bir parçasıdır.

“Üniformitaryanizm” terimi 1837 yılında William Whewell tarafından Hutton’un temel fikrini tanımlamak için bulundu. Bu fikir çağdaş jeolojinin temelidir.

Hutton'ın fikirleri John Playfair’in 1802’de yazdığı Illustrations of the Huttonian theory of the Earth (Yer’in Huttonyen Kuramı Çizimleri) ve Charles Lyell’in (1830-1833 yılları arasında) yazdığı Principles of geology (Jeolojinin İlkeleri) kitapları tarafından ünlendirildi. "Günümüz geçmişe anahtardır" ifadesi Lyell'in en ünlü sözüdür.

 

Aktüalizm anlamı, tanımı:

Geçmiş : Zaman bakımından geride kalmış, esbak. Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları. Arkada kalan hayat. Geçme işini yapmış. Çürümeye yüz tutmuş. Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi.

Edimsel : Edim niteliğinde olan, gerçek olarak var olan, fiilî, aktüel, gizli ve tasarımlı karşıtı.

Kuvve : Düşünce, niyet. Bir devletin silahlı kuvvetlerinin durumu veya gücü. Yeti.

Fiil : İş, davranış. Olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taşıyan veya zaman kavramı ile birlikte kişi kavramı veren kelime, eylem.

Kuram : Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi. Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin bütünü. Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori.

Kanıt : Anlaşmazlık konusu olan şeyde, yargıcın kanılarını oluşturan şey, delil. Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz, argüman. Sonurguya ulaşan bir uslamlamanın dayandığı gerçek, delil.

Çizim : Bir şeklin belli bir kurala göre cetvel ve pergel yardımıyla çizilmesi işi. Çizilerek oluşturulmuş biçim. Çizme işi.

Prensip : İlke.

Hal : Karışık bir sorunun içinden çıkma, sonuca varma. Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer. Eritme. Çözme, çözülme. Tahttan indirme. Çözüm.