Appealing türkçesi Appealing nedir

Appealing ile ilgili cümleler

English: A place like that is not really appealing.
Turkish: Öyle bir yer gerçekten cazip değildir.

English: She gave me an appealing look.
Turkish: O bana çekici bir görünüm verdi.

English: It doesn't sound too appealing.
Turkish: Çok çekici görünmüyor.

English: They are appealing for money to help refugees.
Turkish: Mültecilere yardım etmek için para topluyorlar.

English: That sounds really appealing.
Turkish: O gerçekten cazip geliyor.

Appealing ingilizcede ne demek, Appealing nerede nasıl kullanılır?

Appealingly : Cazip olarak. Ayartarak. Sempatik bir şekilde. Duygulandıran bir şekilde. Çekici bir şekilde. Rica ederek. İlgi çekici bir şekilde. İsteyerek.

Appealingness : Cazibe. Alımlılık. Çekicilik. İlgi uyandırma niteliği.

Unappealing : Hoş olmayan. Çekici olmayan. Nahoş. Sevimsiz. Hoşa gitmeyen. -a doğru çekilmeyen. Zevksiz.

Unappealingly : Çekici olmayan bir tarzda. İstemeyerek. Zevksiz bir biçimde. Cazip olmayan bir şekilde. Cezbetmeyen bit tarzda.

Appeal a ruling : Bir mahkeme kararının değiştirmesi için açılan dava. Mahkeme kararı temyiz etme.

 

Appeal remand : Bir tutukluluğun geri gönderilmesi için yapılan başvuru. Hapse geri gönderme başvurusu. İade etme talebi.

Appeal to : Yardım veya bilgi talep etmek. -e çağrıda bulunmak. Hoş görünmek. Başvurmak. Medet ummak. Hitap etmek. -e başvurmak. Yardımına başvurmak. Destek aramak. Hitap etmek (bir eğilime veya duyguya).

Appeal to arbitration : Tahkime başvuru.

Appeal against : Temyize başvurmak.

Appeal to reason : Mantığa başvurma. Aklını kullanma.

İngilizce Appealing Türkçe anlamı, Appealing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Appealing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Mordant : Boyasaptar. İçine işleyen. Bir hücrenin içindeki veya üzerindeki boyanın sabitlenmesine yardım eden madde. İçe işleyen. İğneli. İğneleyici. Canyakıcı. Renk sabitleştirici. Isırıcı.

Willing : Candan. Gönüllülük. İçten gelen. Gönüllü. Hazır. Hevesli. Razı. İhtiyari. İstekli.

Beauties : Güzellikler. Nadide parça. Güzel kızlar. Güzellik. Güzeller güzeli. Güzel kız. Güzel yan.

Cuddly : Yumuşacık. İnsanın sarılası gelen. Kucaklanası. Sevgili.

Acidulous : Ekşi. Mayhoş. Ekşice. Belirli bir dereceye kadar asitli veya ekşi. Acı (söz).

Charming : Büyüleme. Gül gibi. Dilber. Alımlı. Büyüleyici. Cana yakın. Büyüleyiş.

Supplicant : İzin isteyen. Dilekçe sahibi. Rica eden.

Beseechment : Rica etme. Dileme. İstirham etme. Talep etme. Yalvarma.

Attracting : Etkileyici.

Beauty : Güzellik. Güzel kişi. Güzel yan. Güzel şey. Güzel kız. Güzel kadın. Nadide parça. Çok iyi kişi. Güzeller güzeli.

Appealing synonyms : cute, catchiest, attractants, prepossessing, suppliant, glamourous, requisitions, likeable, feeling heart, enticing, debonair, blancmange, beseeching, askings, emotional, implorers, cuddliest, moving, claiming, caressing, affinitative, beauty queen, endearing, catchy, amiable, dainties, caring, imploring, barbed, attractant, blancmanges, incisive, requisition.

 

Appealing zıt anlamlı kelimeler, Appealing kelime anlamı

Unappealing : Sevimsiz. Hoş olmayan. Nahoş. -a doğru çekilmeyen. Hoşa gitmeyen. Zevksiz. Çekici olmayan.

Unsympathetic : Anlayışsız. Sevimsiz. Soğuk. Halden anlamayan.

Appealing ingilizce tanımı, definition of Appealing

Appealing kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : That appeals. Imploring.