Bloat out türkçesi Bloat out nedir

Bloat out ingilizcede ne demek, Bloat out nerede nasıl kullanılır?

Bloat : Abdominal distansiyon. Karın şişkinliği, şiplenium, humor. genç tavşanlarda bağırsak yangısının sonucunda biçimlenen karnın şişkin görünümü. Kabartmak. Tuzlamak ve tütsülemek. Kabarmak. Şişirmek. Şişmek. Tütsülemek (balık). Şişkinlik.

Out : Dışarıda. Yanmak. Kendini belli etmek. Çıkarmak. Bayılmak. Meydana çıkmak. Dışarı atmak. Dışarı çıkarmak. Kovmak. Çıkış.

Bloat line : Karın şişkinliği sonucu artan karın içi basıncı nedeniyle, yemek borusu mukozasının boyun-göğüs bölgesi sınırında konjesyon ve kanama odakları nedeniyle koyu kırmızı ve hiperemik görünümü, timpani hattı. her zaman görülmeyen ancak önemli olan bir bulgudur. Karın şişkinliği çizgisi. Timpani hattı.

Bloat up : Şişirmek. Kabartmak.

Bloated : Kabarmış. Övünen. Olması gerekenden büyük. Şişkin. Davul gibi. Davul gibi şişmiş. Normalden fazla. Şişmiş (karın). Böbürlenen. Kabarık.

Bloatedness : Şişmanlık. Obezite. Şişkinlik. Kabarıklık. Şişirilmişlik. Çok büyük olma durumu. Şişman olma durumu.

İngilizce Bloat out Türkçe anlamı, Bloat out eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Bloat out ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Bloat : Abdominal distansiyon. Tütsülemek (balık). Şişkinlik. Karın şişkinliği, şiplenium, humor. genç tavşanlarda bağırsak yangısının sonucunda biçimlenen karnın şişkin görünümü. Tuzlamak ve tütsülemek. Kabartmak. Şişirmek.

Bulge : Pörtlemek. Bel vermek. Esnemek. Çıkıntı. Şiş. Ani artış. Şiş yapmak. Çıkıntı yapmak.

Blister : Kabarcıklanmak. Çıkışmak. Su toplatan şey. Su toplamış kabarcık. Su toplamak. Rasat kulesi. Silah bölmesi. Su toplanmış kabarcık. Yakı. Kabarmasına neden olmak.

Arching : Kamburunu çıkarmak. Kemer şeklini alma. Kemerlenme. Kubbelenmek. Kamburlaşmak. Kemer yapmak. Kamburlaştırmak.

Bellies : Şikayet etmek. Karnı. Yakınmak. Ahenk tahtası. Karın. İştah. Mide. Telli çalgının ön kısmı. Göbek.

Dilating : Genleşmek. Büyütmek. Açılmak. Büyümek. Açıklamak. Şişirmek. Kabartmak. İrileşmek. Açmak.

Effervesces : Köpürmek. Coşmak. Köpüklenmek. Gaz kabarcıkları çıkarmak. Kaynamak. Dolduruşa gelmek. Neşelenmek. Galeyana gelmek.

Become swollen : Şişik hale gelmek. Kabarıklaşmak. Kabarık hale gelmek. Şişkin hale gelmek.

Bloat out synonyms : be puffed up, become tumid, ballooned, bilge, dilates, balloon, bloats, balloons, billowed, bilges, belly, belly out, dilate, bellying, billows, bloating, billow, effervesce.