Büstiyer nedir, Büstiyer ne demek

Büstiyer; kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

  • Bayanların ceket vb. kıyafetlerinin içinde kullanılan çarpıcı, göz alıcı, işlemeli kumaştan yapılmış askılı veya askısız üstlük

Büstiyer hakkında bilgiler

Büstiyer, (Fransızca: bustier) kadınların ceket vb. kıyafetlerinin içinde kullanılan çarpıcı, göz alıcı, işlemeli kumaştan yapılmış askılı veya askısız içgiyim ürünü. Genellikle sporcular kullanır. Çünkü rahat ve hareket etmeyi zorlaştırmaz. Genelde takım halinde tasarlanıp satılan büstiyer, moda ve tasarım türüne göre de değişiklik gösterebilmektedir.

Büstiyer anlamı, kısaca tanımı:

Ceket : Erkeklerin ve kadınların giydiği, genellikle önden düğmeli, kalçayı örten, kollu üst giysisi.

Kıyafet : Giysi. Resmî giysi.

Çarpı : Kaba sıva, çarpma sıva. Birbiriyle çarpılan iki sayı arasına konulan işaret: "a x b" veya "a . b", "a çarpı b" diye okunur.

Alıcı : Kendisine bir şey gönderilen kimse. Almaç. Kamera. Azrail. Satın almak isteyen kimse, müşteri.

İşlemeli : Üstünde işlemeler bulunan.

Kumaş : Pamuk, yün, ipek vb.nden makinede dokunmuş her türlü dokuma. Varlığı ve kişiliği oluşturan nitelik veya malzeme.

Askılı : Askısı olan.

Askı : Kadınların kullandığı altın dizisi veya zincirli mücevherat. Saz şairleri arasında yapılmış olan deyiş yarışında üstün gelene verilmek için duvara asılan kumaş, tabanca vb. ödül. Pantolon veya giysilerin düşmesini önlemek için omuzdan aşırılan bağ. Artırma, eksiltme vb. resmî iş ilanlarının ilgili daire duvarında belli bir zaman süresince asılı durması. Gelinin odasına asılan süs. Hastanelerde kırık kol veya bacakların asılarak tutturulduğu araç. Üzerine herhangi bir şey asmaya yarar nesne. Düğünlerde geline yakınları tarafından takılan hediye. Çay, kahve taşımaya yarar kahveci tepsisi, fener. Saklanmak için tavana asılmış dizi veya hevenk. Yeni yapılmış olan yapıların çatısına, ev sahibi tarafından usta için veya düğün arabalarına düğün sahibi tarafından arabacı için armağan olarak asılan kumaş. Elbise, gömlek, tişört, ceket gibi elbiselerin kırışmadan düzgün bir biçimde elbise dolabına asılması için insan omzu biçiminde tasarlanmış, bazılarının altında pantolon asmak için düz bir çıta, bazılarının her iki kenarında etek asmak için çengel bulunan alet, elbise askısı. İpek böceğinin kozasını sarması için yanına konulan çalı çırpı.

 

Bayan : Kadınların ad veya soyadlarının önüne getirilen saygı sözü. Eş, karı. Kadınlara bir seslenme sözü. Kadın.

Üstlük : Üst olma durumu. En üste giyilen uzunca giysi.

Kadın : Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan. Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen. Hizmetçi bayan. Bayan.

Ürün : Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul. Türlü endüstri alanlarında ham maddelerin işlenmesiyle elde edilen şey. Eser. Bir tutum veya davranışın ortaya çıkardığı şey.

 

Genel : Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne).

Sporcu : Sporla uğraşan kimse.

Çünkü : Şundan dolayı, şu sebeple, zira.