Call for help türkçesi Call for help nedir

  • Yardım çağırmak.
  • Yardım istemek.
  • Yardım talebinde bulunmak.
  • İmdat istemek.
  • Yardım çağrısı yapmak.

Call for help ile ilgili cümleler

English: I heard a young girl call for help.
Turkish: Ben bir genç kızın yardım çağrısı yaptığını duydum.

English: He couldn't move and had to call for help.
Turkish: O hareket edemiyordu ve yardım çağırmak zorunda kaldı.

English: I'm going to call for help.
Turkish: Yardım için arayacağım.

English: I heard a call for help.
Turkish: Bir yardım çağrısı duydum.

English: Ali heard Mary call for help.
Turkish: Ali Mary'nin yardım istediğini duydu.

Call for help ingilizcede ne demek, Call for help nerede nasıl kullanılır?

Call : Uğramak. Davet etmek. Ziyaret etmek. Seslenmek. Bilgisayar, hukuk alanlarında kullanılır. Telefonda konuşmak. İddia etmek. Telefon etmek. Adlandırılmak. Çağırmak.

For : Olarak. İçin. Dair. Ocak. -e elverişli. Nedeniyle. Yönünden. Adına. Bir takımyıldızın adı.

Help : Yardım. Yardim etmek. Kurtarmak. Başa çıkmak. Acıyı dindirmek. Yardım etmek. Yardımcı olmak. Fayda etmek. Yararı olmak.

Call for : İstemek. Gönderilmesini istemek. Çağrıda bulunmak. Gerekmek. Gerektirmek. Gidip gelmek. Uğrayıp almak. Gerekli olmak. İcap ettirmek. İhtiyaç duymak.

 

Call for duty : Göreve çağırmak.

Call for votes : Cfv (internet). Oylama çağrısı. Haber grupları tarafından yeni grupların kurulması için yapılan oylama işlemi.

Call forwarding : Çağrı yönlendirme.

Call for war duty : Savaş görevine çağırmak.

Call for tender : İhaleye davet etmek. Teklife çağrı. İhale ilanı. İhale duyurusu. İhaleye çağırmak. Teklif çağrısı.

Call for early elections : Seçimlerin planlanandan önce yapılması talebi. Erken seçim çağrısı.

İngilizce Call for help Türkçe anlamı, Call for help eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Call for help ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Call in : Yardıma çağırmak. Şüphelendirmek. Toplamak. Ödenmesini istemek. İade edilmesini istemek (bir şeyin). Davet etmek. İadesini istemek. Tahsil etmek. Telefonla görüşmek. Çağırmak.

Go begging : Sadaka istemek. Sahibi yok. Sahipsiz. Üzerinde hak iddia edilmemiş. Çok ucuza satışa çıkmak. Rağbet görmemek. Sahipsiz olmak. Sadaka için yalvarmak. Ağlamak. İstenilmemek.

Invokes : Başvurmak. (tanrıya) yakarmak. Hatırlatmak. Çağırmak. Yakarmak. Davet etmek. Talep etmek. Başlatmak. Dua etmek.

Invoke : (tanrıya) yakarmak. Başlatmak (yürütmeye). Çağırmak. İstemek. Yalvarmak. Davet etmek. Hatırlatmak. Talep etmek.

Turn to : İşe koyulmak. Yardımını istemek. Uzatmak. Gitmek (yardım için). Başvurmak. Dönüşmek. Aklını vermek. Açmak (belirli bir sayfayı). Çevirmek.

Invoking : Çağırmak. Çağrılıyor. Hatırlatmak. Dua etmek. Yakarmak. Yalvarmak.

Invoked : Yakarmak. Yalvarmak. Davet etmek. (tanrıya) yakarmak. Başvurmak. Dua etmek. Başlatmak. Talep etmek. Çağırmak.

Request for help : Yardım talebi. Yardım talep etmek.

Call for help synonyms : appeal for help, cry for help, ask for help, seek help.