Caroused türkçesi Caroused nedir

  • İçki içmek.
  • İçki içip şamata yapmak.
  • Kafayı çekmek.
  • İçki alemi yapmak.
  • Alem.
  • Nuş etmek.
  • İçki alemi.
  • Nuş.
  • İçki alemi yap.
  • İçmek.

Caroused ingilizcede ne demek, Caroused nerede nasıl kullanılır?

Carouse : Cümbüş yapma. Nuş. İçki alemi. İçki içip şamata yapmak. İçki içmek. Kafayı çekmek. Alem. İçki alemi yapmak. İçmek. İçki alemi yap.

Carousel : Döner piramit. Atlıkarınca. Havaalanlarında yolcuların bagajlarını dağıtan döner sistem. Atlıkaraca. Karusel. Atlı karınca.

Carouselle : Atlıkarınca.

Carousels : Karusel. Atlıkarınca. Atlıkaraca. Havaalanlarında yolcuların bagajlarını dağıtan döner sistem. Atlı karınca. Döner piramit.

Carouser : Çok fazla içen kimse. Alem yapmayı seven. Çok fazla içen. Ağır içici. Alemci. Gürültülü içki içen. Çılgın bir şarhoş gibi hareket eden kimse.

Baggage carousel : Bagaj atlı karıncası. Bagaj teslim alanındaki hareketli bant. Bagaj teslim alanında bulunan ve çanta ve bagaj taşıyan hareketli bant.

Carobs : Keçi boynuzu. Keçiboynuzu. Harnup.

Yosef caro : Joseph ben ephraim caro (1488-1575). 16'ncı yüzyıl yahudi dini hahamlık otoritesi ve shulhan aruch'un (yahudi düsturu) derleyicisi.

Carousers : Çılgın bir şarhoş gibi hareket eden kimse. Çok fazla içen. Alem yapmayı seven. Gürültülü içki içen. Ağır içici. Alemci. Çok fazla içen kimse.

 

Caro : Joseph ben ephraim caro (1488-1575). Shulhan aruch'un (musevi kannunamesi) derleyicisi bir 16'ncı yüzyıl musevi hahamlık otoritesi. Bir soyadı. Et, kas dokusu. Karo.

İngilizce Caroused Türkçe anlamı, Caroused eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Caroused ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Get liquored up : Sarhoş olmak.

Bacchanals : Baküs şenliği. İçki sefası.

Inflame : Kızmak. Azdırmak. Alevlendirmek. Yanmak. Tutuşmak. İltihaplanmak. Alev almak. Kızdırmak. Tutuşturmak. İltihaplandırmak.

Disconcert : Ahengini bozmak. Huzurunu kaçırmak. Şaşırtmak. Sinirlendirmek. Telaşlandırmak. Endişelenmek. Bozmak. Karıştırmak. Düzenini bozmak. Foslatmak.

Create : Atamak. Yaratmak. Peyda etmek. Oluşturmak. -e yol açmak. Neden olmak. Düşmek. Yetki vermek. Meydana koymak. Meydana getirmek.

Boose : Alkol almak. Sarhoş olmak. Karga korkuluğu.

Heat : Kızdırmak. Kızgınlık. Isıtmak. Hararet. Bir özdeği, ısıldevingen bir durudan dahayüksek sıcaklıktaki ısıldevingen duruya götürmek için verilmesi gereken erke niceliği. Bir cismin uzamasına, genleşmesine, buharlaşmasına, erimesine, sıcaklığının artmasına ve bir iş yapmasına sebep olan fiziksel enerji. Bilgisayar, fizik, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır. Bir dizge ile çevresi arasında iş yapmayla ilgisi olmayan ve moleküllerin düzensiz devinimleri sonucu oluşan, bir erke aktarımı türü. Erkek hayvanla çiftleşmeye hazır, kızgınlık gösteren dişi hayvan. Isınmak.

Bend the elbow : Kafaları çekmek. Çok içmek. Aşırı içmek.

 

Swigs : Bir yudum. İçme. Kafayı çekme. Bir dikişte içme. Lıkır lıkır içmek. Yudum. Bir yudumda içmek.

Blinder : Görüşü engelleyen şey. Işıldağın önünde, menteşeli ya da sürgülü kepenk takı; bununla ya ışın demetinin bir bölümü yok edilir ya da sahnedeki nesneye göre ışın demetine biçim verilir. Işıldak kepengi. At gözlüğü. Görüşü engelleyici. Büyük başarı. Yarışta üstün performans.

Caroused synonyms : touch a chord, untune, strike a chord, blowout, wound, bowsed, fire, imbibe, drank, swig, stir up, benders, whelm, offend, enkindle, bacchanal, provoke, fire up, bolt down, indulges, anger, raise, evoke, spite, overcome, discomfit, make, have a drink, overtake, binge, kindle, infatuate, bruise.

Caroused zıt anlamlı kelimeler, Caroused kelime anlamı

Bore : Delmek. Usanç vermek. Sıkıcı tip. Bela. Sonda. Delik. Çap (mermi). Yüksek dalga. Dert. Sıkıntı.

Tender : Bakan kimse. Dokununca acıyan. İş, mal ve hizmetlerin, açık ve rekabetçi bir ortamda eksiltme veya artırma yöntemleriyle en uygun teklifte bulunana verilmesi. krş. açık artırma, açık eksiltme, kapalı artırma, kapalı eksiltme. Teklif vermek. Genç. Sunmak. Tediye mektubu. Kömür vagonu. Hassas.