Coercitive türkçesi Coercitive nedir

Coercitive ingilizcede ne demek, Coercitive nerede nasıl kullanılır?

Coercible : Zorlanabilir. Mecburi. İcbarı mümkün. Zorunlu. Tazyik edilebilir.

Coerciblely : Zorunlu olarak. Mecburen. Cebren.

Coercimeter : Gidergenlikölçer. Koersimetre. Mıknatıssal bir özdeğin gidergenlik yeğinliğini ölçmeye yarayan aygıt. Artık mıknatıslanım ölçer.

Coercing : Baskı altında tutmak. Baskı yapma. Zorlamak. Bir şeyi kabule zorlamak. Mecbur etme. Mecbur etmek. Baskı yapmak. Zorlama. Tazyik etme. İcbar etme.

Coercion : Baskı. Tehdit. Baskı rejimi. İkrah. Zorlama. Tazyik. İcbar.

Coercively : Mecbur bırakıcı bir şekilde. Zorlayarak. Mecburi bir şekilde. Zorlayıcı bir tarzda.

The coercive acts : Boston çay partisi'ne ceza olarak 1774'te ingilizlerce amerikan kolonistlere dayatılan üç yasa (ayrıca kabul edilemez yasalar olarak bilinen). Zorlayıcı yasalar.

Coercions : Tehdit. Baskı. İcbar. Tazyik. Baskı rejimi. Zorlama. İkrah.

Coercivity : Koersivite. Artık mıknatıslanım. Doygunluğa dek mıknatıslanmış bir özdeğin mıknatıssal üretimini sıfıra düşürmek için görekli mıkmatıssal yeğinlik. Gidergenlik. Zorlayıcılık.

Coercive force : Sıfırlayıcı kuvvet. Artık mıknatıslanım giderici kuvvet. Gidergenlik kuvveti. Gidergen kuvvet.

İngilizce Coercitive Türkçe anlamı, Coercitive eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Coercitive ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Constrainment : Kuvvet. Mecburiyet. Baskı.

Arm twisting : Baskı.

Compulsory : Mecburi. Yükümlü. Zorunlu. Cebri. Zorlayıcı.

Constraints : Baskı. Kısıtlar. Kendini tutma. Çekinme. Alıkoyma. Sabitler. Sınırlama. Zor.

Compulsions : Dürtü. Cebir. Güç kullanma. Mecburiyet. Zor. Zorunluluk. İcbar. Yükümlülük. Baskı.

Constraint : Kısıt. Kısıtlamak. Tehdit. Kendini tutma. Baskı. Kasılım. Kısıtlama. Kısıtlama getirmek. Tahdit.

Compelling : Zorlu. İlgi uyandıran. Çok güçlü veya etkili. Zorlayan. İnandırıcı. Zorlayıcı. Çetin. Dayatmacı. Mücbir. Saygı uyandıran.

Coercion : Baskı. Tehdit. İkrah. Tazyik. Baskı rejimi. İcbar.

Compulsion : Öznel zorlama. Zorlanma. Baskı. Yükümlülük. Cebir. Zor. Tutku. Zorunluluk.

Coerces : Tazyik etme. Bir şeyi kabule zorlamak. İcbar etme. Zorlamak. Mecbur etme. Baskı yapma. Baskı altında tutmak. Baskı yapmak. Mecbur etmek.

Coercitive synonyms : coercing, coerce, coercions, coaction, duress, powerful.

Coercitive zıt anlamlı kelimeler, Coercitive kelime anlamı

Powerless : Yetersiz. Aciz. Zebun. Zayıf. Çaresiz. Kuvvetsiz. Nüfuzsuz. Beceriksiz. Kudretsiz.

Coercitive ingilizce tanımı, definition of Coercitive

Coercitive kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Coercive.