Combiners türkçesi Combiners nedir

  • Birleştiren kimse veya bir şey.
  • Birleştirici.
  • Katıştırıcı.

Combiners ingilizcede ne demek, Combiners nerede nasıl kullanılır?

Diversity combiner : Çeşitleme birleştirici. Çeşitleme birleştiricisi.

Combine by multiplication : Çarparak birleştirmek.

Combine harvester : Biçerdöver.

Combine into one : Tek parça olarak birleştirmek.

Combine nets : Alamana ağları. Alttan büzülmeyen, voli ağları olarak da adlandırılan çevirme ağlarını, avlanacak balığın türüne göre 3-5 kat fanyalı ve fanyasız ağları içeren, küçük tipte çevirme ağları. Voli ağları. Balık avcılığında kullanılan ağların belli bir yere bırakılıp kısa bir bekleme ve ağın etrafında korkutma uygulanarak av yapan, 2-5 kat ağdan oluşan ve katlar arasında uçkurluk adı verilen yakalarla birleştirilen ağlar.

Combined file : Birleşik kütük.

Combined competitions : Birleşik yarışlar. Yarışçıların, her birine katılmak zorunluğunda olduğu, birden çok atletizm dalında düzenlenen yarışlar. Çoklu yarışmalar.

Combine trawl : Dip ve orta su alanlarında yaşayan su ürünlerini avlamaya elverişli bir tür sürükleme aleti. Kombine trol.

Combined dupe : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Bileşik çoğaltım negatifi. Çoğaltım negatifi elde etmekte kullanılan bileşik negatif.

 

Combined : Birleştirilmiş. Birleşmiş. Birleşik. Müşterek. Karma. Muhtelif. Kombine. Bileşik. Karışık.

İngilizce Combiners Türkçe anlamı, Combiners eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Combiners ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Mix : Zincirlemek. Melez elde etmek için çiftleştirmek. Kaynaşmak. Zincirleme eylemi. Miks. Uyuşmak. Karıştırmak. Karışık. Karışmak. Birleşim.

Mingle : İçiçe geçmek. Katılmak. Katıp karıştırmak. Karıştırmak. Katmak. Birbirine karıştırmak. Karışmak.

Assemblers : Montör. Monte edici. Montajcı. Çevirici program. Çeviri programı. Çevirici. Çevirici (bilgisayar). Çevrici. Derleyici.

Joiner : Birçok yere üye olma meraklısı. Doğramacı. Birçok gruba üye olan kimse. Ahşap doğramacı. Birçok derneğe üye olan kimse. Marangoz.

Totalize : Özetlemek. Toplamak. Toplamını yapmak. Toplamını bulmak.

Bonder : İki şeyi birleştiren madde. Birleştirici madde. Bağlayıcı malzeme. Meyve ve sebze üreticileri ile manavlar arasında aracılık yapan kişi. Bağlantı taşı. Tahvillerle çalışan kimse. Örgü taşı. Bonolarla uğraşan kimse.

Synthesize : Sentez yaparak oluşturmak. Bireştirmek. Sentez ile oluşturmak. Sentezlemek. Sentez haline getirmek. Sentezle oluşturmak. Bireşim yapmak. Birleştirmek. Sentez yapmak. Sentezle birleştirmek.

Heterodyne : Telsiz frekans dalgalarını birleştirmek. Telsiz paraziti oluşturmak. Heterodin. Heterodin üretmek.

Carburet : Karbon ile birleştirmek. Karbonla birleştirmek. Karbonlamak.

Combiners synonyms : sulfurette, totalise, sulphurette, consolidative, joiners, fabricators, assembler, connecting, commix, unify, connective, embedder, binderies, integrative, add, incorporate, jointer, fabricator, synthesise, bonders, bindery, integrate, recombine, amalgamate, compound.

 

Combiners zıt anlamlı kelimeler, Combiners kelime anlamı

Take away : Ortadan kaldırmak. Kaldırmak. Uzaklaştırmak. Çıkarmak. Dışarıya çıkarmak. Almak. Elinden almak (bir hakkı). Alıp götürmek. Çalmak. Götürmek.

Analyze : Çözümlemek. İncelemek. Araştırmak. Tahlil yapmak. Tahlil etmek. Tahlil etime, inceleme. Psikanaliz tedavisi uygulamak. Analiz etmek. Analiz yapmak.

Disintegrate : Ufalamak. Çözülmek. Ufalanmak. Çözüşmek. Parçalamak. Bütünlüğü bozulmak. Atomlarına ayırmak. Parçalanmak. Parçalara ayrılıp dağılmak. Parçalara ayırmak.