Common crane türkçesi Common crane nedir

  • Bataklık kuşları (grallae) takımının, turnagiller (gruidae) familyasından, 140 cm kadar uzunlukta, kül rengi, avrupa ve kuzey afrika'da toplu olarak yaşayan bir tür.
  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Turna.

Common crane ingilizcede ne demek, Common crane nerede nasıl kullanılır?

Common : Çok kullanılan. Bilgisayar, iktisat alanlarında kullanılır. Halka açık yeşil alan. Devletin ya da bir yerel yönetim biriminin genellikle bir köyün iyeliğinde bulunan ve tüm nüfusun yararlanmasına açık bulundurulan, bireylerin iyeliğine geçirilmesi söz konusu olmayan taşınmaz. Genel. Halka açık yer. Çok rastlanan. Ortak. Ortamalı. Yalpı.

Crane : Turna kuşu. Vinç. Vinçle kaldırmak. Sifon. Katman. Maçuna. Turna. Boynunu uzatmak. Turna gibi uzanmak. Uzatmak (boynunu).

Common accord : Müşterek mutabakat. Ortak rıza. Ortak mutabakat.

Common action : Ortak işlem. Ortak eylem. Ortak hareket. Müşterek faaliyet.

Common adder : Bayağı engerek.

Common area : Common field. Ortak alan. Müşterek olarak sahip olunan mülkiyet.

İngilizce Common crane Türkçe anlamı, Common crane eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Common crane ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Whooper : Bağıran kimse veya şey. Yüksek sele öten ve avrupa ve asya'ya özgü olan büyük bir kuğu türü. Ötücü kuğu. Sevinçten bağıran.

 

A chromosome : A kromozomu. Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, b kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar.

Cranes : Sifon. Kuşlar (aves) sınıfının, bataklık kuşları (grallae) takımından, boyunları ve kanatları çok uzun, genellikle nemli yerlerde yaşayan bir familya. Turnagiller. Vinç.

A cells : Alfa hücreleri. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre. A hücresi.

Abductor muscle : Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas. Abdüktör kas. Uzaklaştırıcı kas.

Aardwolf : Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli. Yeleli sırtlan.

Crane : Turna gibi uzanmak. Boynunu uzatmak. Dik durmak. Sifon. Katman. Uzatmak (boynunu). Vinç. Maçuna. Vinçle kaldırmak.

Abiotic environment : Abiyotik çevre. Abiyotik ortam. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Cansız çevre.

 

Demoiselle crane : Telliturna. Bataklık kuşları (grallae) takımının, turnagiller (gruidae) familyasından, 85 cm kadar uzunlukta, gümüş renginde, başı ve boynu kara, kulakları üzerinde beyaz püskülleri olan, avrupa'da yaşayan bir tür. Telli turna.

Aardvarks : Memeliler (mammalia) sınıfının, damarlı dişliler (tubulidentata) takımından, vücutları aralıklı olarak kıllarla örtülü, parmakları ve kulakları büyük, kanca tırnaklı türleri içine alan bir familya. Memeliler (mammalia) sınıfının, etenliler (placentalia) alt sınıfından, az sayıda ve sütun biçiminde sıralanmış ve her birinin bir kanalı olan minesiz ve köksüz dişleri olan, ağızları boru biçiminde uzamış, kulakları büyük, seyrek kıllı, parmaklarında büyük kanca şeklinde tırnakları olan türlere sahip bir takım. Yer domuzugiller. Yerdomuzu. Damarlı dişliler.

Common crane synonyms : demoiselles, acacia, abiotic factor, a site, whoopers, abacus bodies, abo blood groups system, abambulacral area, aardvark, a protein, a cell, abramis zone, demoiselle.