Conservation of energy türkçesi Conservation of energy nedir

  • Enerjinin sakımı.
  • Enerji sakınımı.
  • Kimya alanında kullanılır.
  • Erke korunum yasası.
  • Enerjinin korunumu.
  • Enerji korunumu.
  • Elektrik enerjisinin değişmediğini ancak korunduğunu belirten fizik ilkeleri.
  • Erkenin yoktan var edilemediği, ya da var olan erkenin yok edilemeyip ancak bir başka türüne dönüştürülebilirliğini belirleyen yasa.

Conservation of energy ingilizcede ne demek, Conservation of energy nerede nasıl kullanılır?

Conservation : Korunum. Himaye. İdareli kullanma. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Dizgelerde, taneciklerarası etkileşimlerden, çarpışmalardan öncede sonrada toplam erke, devinirlik, kütle gibi niceliklerin değişmez kalması. Tutma. Dış çevreden yalıtılmış bir dizge ile ilgili kütle, erke, devinirlik gibi nicelikler toplamlarının etkileşimler sonucu değişikliğe uğramaması. Saklama. Muhafaza. Kentlerin belli kesimlerinde yer alan çağbilimsel ve yapıtasarcılık değerleri yüksek yapıtlarla, anıtların ve doğa güzelliklerin -kentte bugün yaşayanlar gibi- gelecek kuşakların da yararlanması için her türlü yıkıcı, saldırgan ve dokuncalı eylemler karşısında güvence altına alınması. bk. çevre korunması.

Of : -den övünerek bahsetmek. Karşı. Nin. -den. -li. Den. -dan. -nin. İle ilgili. -in.

Energy : Taneciklerin devinimini ya da devinim yapabilme gerilimlerini ölçen nicelik. Kuvvet. Genellikle kalori veya jul olarak ifade edilen, sistemin faaliyet veya iş yapma yeteneği. Mecal. Bilgisayar, biyoloji, coğrafya, fizik, kimya, madencilik, sinema, televizyon, veterinerlik alanlarında kullanılır. Erke. İş yapabilme yeteneği. (erkenin gizil, devimsel, elektriksel, ısıl, kimyasal, nükleer, radyan gibi çeşitli biçimleri vardır ve bunlar, uygun araçlarla birbirlerine çevrilebilir. erkenin sı birimi jul'dür, simgesi e'dir). Derman. Doğada çeşitli hallerde görünen iş yapabilme yeteneği. değişlik yollarla bir türünden ötekine dönüşebilen bellibaşlı erke türleri erkil, devimsel, elektriksel, ısıl, ışıl, kimyasal, çekirdeksel erkelerdir. Maddede var olan ve ısı ışık biçiminde ortaya çıkan güç.

 

Law of conservation of energy : Enerjinin ne yaratıldığını ne de harcandığını sadece şekil değiştirdiğini iddia eden temel doğa kanunu. Enerji korunumu kanunu. Enerjinin korunumu kanunu. Enerji korunumu yasası. Enerji sakınımı yasası. Erke kortunumu yasası. Erke korunumu yasası. Enerjini sakınımı kanunu. Temel fizik kanunu.

Conservation of a measurement standard : Ölçüm standardının korunması.

Law of conservation of matter : Özdek korunum yasası. Maddenin sakınımı kanunu. Özdeğin yoktan yaratılamayacağını ve yok edilemeyeceğini, bir dizi etkileşimler sonunda toplam kütlesinin değişmeden kalacağını belirten yasa. Maddenin korunumu kanunu.

Conversion of energy : Enerji konversiyonu. Enerji dönüşümü. Çeşitli görünüm ve türlerdeki erkenin birbirine dönüşmesi olayı. Erke dönüşümü.

 

Accumulation of energy : Enerji birikimi.

Department of energy : Enerji nükleer silahlar ve enerji muhafazasından sorumlu federal kurumu. Enerji bakanlığı. Abd'nin. Enerji bölümü. (abd) enerji bakanlığı.

Conservation of matter : Maddenin sakınımı. Maddenin korunumu.

İngilizce Conservation of energy Türkçe anlamı, Conservation of energy eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Conservation of energy ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Active passive metal : Özgürce yenime uğrarken potansiyeli, edilginleşme potansiyelinin üzerine yükseltildiği zaman, etkin durumdan edilgin duruma geçen metal ya da alaşım. Etkin-edilgin metal.

Aldehydes : Aldehit. Aldehitler. Bir (r) alkil köküne ya da hidrojene bağlanmış, (-cho) formil kökünü taşıyan organik bileşikler.

Aliphatic compounds : Düz ya da dallanmış karbon iskeletinden türemiş olan hidrokarbonlar sınıfı. örn. Alifatik bileşikler.

Alcoholometry : [#alkol Alkolölçüm]. Bir içkide saf alkol seviyesini ölçme ve doğrulama yöntemi. Alkolometri. Alkol ölçüm. Alkollü bir çözelti içinde yoğunluk ölçülmesi yoluyla alkol niceliğini belirleme yöntemi.

Activated coal : Etkin kömür. Aktif kömür. Çözeltilerden renk giderme ya da gaz karışımlarından kimi gazlan ayırma amacıyla yüze yutma özelliği geliştirilmiş kömür. Etkinleştirilmiş kömür.

Additive properties : Bir dizgede birim ya da kesimlerdekilerin toplanmasıyla belirlenen kütle, erke gibi özellikler. Eklenik özellikler.

Alcohols : Alkol. Alkoller. İçki. İspirto. Bir ya da daha çok hidroksil kökü içeren ve (r) bir aril ya da alkil kökü olmak üzere, r—oh genel formülü ile gösterilen alifatik bileşikler. örn. etil alkol (c2h5oh).

Active metals : Demir, çinko gibi ölçün elektrot potansiyelleri hidrojeninkinden daha düşük olan metaller. Etkin metaller. Aktif metaller.

Acid salt : Aynı zamanda asit olan tuz. Asit tuzu. Asit tuz. Sodyum klorit. Bileşimindeki asit hidrojenlerinin bir bölümü metallerle yer değiştirmemiş olan tuz. örn. sodyum bikarbonat (nahco3).

Alabaster : Akmermer. Albatr. Kaymaktaşından yapılan. Caso4. 2 h2o; 120°c'a dek ısıtılınca suyunun 3/4'ünü yitirerek alçıya dönüşen ak renkli yumuşak mineral. Alçı taşı. Sumermeri kaymaktaşından. Su mermerinden yapılan. Kaymaktaşı. Sumermeri.

Conservation of energy synonyms : alicyclic compounds, acid radical, aliphatic saturated compounds, acidimetry, acier inoxydable, additive.