Conspicuous türkçesi Conspicuous nedir

  • Belirgin.
  • Kolayca görünen.
  • Dikkati çeken.
  • Dikkat çeken.
  • Apaçık.
  • Göze çarpan.
  • Cazip.
  • Çarpıcı.
  • Aşikar.
  • Bariz.
  • Belli.
  • Dikkat çekici.

Conspicuous ile ilgili cümleler

English: It's too conspicuous.
Turkish: Bu çok dikkat çekici değil.

Conspicuous ingilizcede ne demek, Conspicuous nerede nasıl kullanılır?

Conspicuous consumption : Fazla tüketim. Veblen etkisi. Aşırı alım. İktisat, sosyoloji alanlarında kullanılır. Gösterişçi tüketim. Gösteriş amaçlı tüketim. Kimi bireylerin, büyük ekonomik güçleri bulunduğunu ya da yukarı sınıftan olduklarını göstermeğe yönelik biçimde tüketim yapmaları. Tüketicinin zenginliğini ve sosyal konumunu göstermek isteğiyle fiyatı artan maldan daha fazla istemde bulunması veya fiyatı düşen maldan daha az istemde bulunması. fiyatın düşmesi durumunda veblen etkisi züppe etkisine dönüşür. Aşırı kullanım.

Be conspicuous : Göze çarpmak.

Make oneself conspicuous : Dikkati üzerine çekmek.

Was most conspicuous : En barizdi. En apaçık olandı. En göze çarpandı. En aşikardı. En açık olandı.

Conspicuously : Belli olarak. Çarpıcı bir biçimde. Dikkat çekici bir şekilde. Dikkat çekici biçimde. Bariz.

Inconspicuousness : Göze çarpmayış. Farkına varmayışlık. Göze çarpmayışlık. Göze çarpmama durumu.

 

Conspicuousness : Ortada olma. Dikkati çekme. Dikkat çekme. Göze çarpma. Dikkat çekicilik. Barizlik.

Conspicuity : Barizlik. Ortada olma. Göze çarpma.

Inconspicuously : Dikkat çekmeden. Göze çarpmayarak. Göze çarpmadan.

Inconspicuous : Farkedilmez. Göze çarpmayan. Farkedilmeyen. Önemsiz.

İngilizce Conspicuous Türkçe anlamı, Conspicuous eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Conspicuous ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Indiscreet : Düşüncesiz. Patavatsız. Ağzında bakla ıslanmaz. Geveze. Ağzı gevşek. Düşüncesizce yapılan. Gereksiz. Boşboğaz. Yersiz. Düşünmeden davranan.

Flashiest : Cafcaflı. Frapan. Havalı. Parıltılı. Göz alıcı. Gösterişli. Parlak. Janjanlı.

Concrete : Nesnel gerçekliğin tümünün, eşdeyişle onu oluşturan türlü yanların ve bunlar arasındaki ilişkilerin duygularla algılanabilen ya da kavranabilen, belli bir zaman ve yerdeki niteliği. Bilgisayar, sosyoloji alanlarında kullanılır. Betonla kaplamak. Gerçekten var olan. Beton betonlamak. Betonlamak. Sertleşmek. Maddi. Donmak. Somut.

Broad : Liberal. Sınırsız. Kadın. Hoşgörülü. Engin. Açık. Karı. Genişliğinde. Kaba.

Broads : Açık. Liberal. Hoşgörülü. Esas. (argo) kadınlar. Kaba. Kartlar. Geniş. Engin.

Broadest : Terbiyesiz. En geniş. Yaygın. Esas. Açık. Aksanlı. Geniş. Genel. Ana.

Spectacular : Olağanüstü manzara. Görkemli. Göz alıcı. Gösterişli. Muhteşem. Şaşırtıcı. Mükemmel. Olağanüstü gösteri.

Attractive : İlgi çekici. İlginç. Sempatik. Hoş. Göz alıcı. Güzel. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Havalı. Cazibeli.

 

Boldest : Gözüpek. Cesaretli. Cüretli. Arsız. (harf) siyah. Koyu renk yazılmış. Utanmaz. Cesur. Cüretkar.

Discrete : Soyut. Münferit. Damgalar ya da yalnız ayrı değerler alabilen fiziksel büyüklükler gibi ayrı öğeler biçimindeki verilere değgin. Diskrit. Öğecikder, ışılcıklar gibi sürekli yapıda olmayan (varlıklar). Farklı. Bilgisayar, bilişim, fizik alanlarında kullanılır. Ayrık. Ayrı. Aralıklı.

Conspicuous synonyms : broader, crystal clear, apparent, aboveboard, dramatical, evidentiary, intenser, salient, explicits, crying, salients, gripping, cryings, flashy, definite, kenspeckle, cannier, beyond dispute, exotism, catchiest, dashy, featured, clearest, unconcealed, desirable, clear cut, evidently, alluring, downright, prominent, conspicuousness, certain, catchier.

Conspicuous zıt anlamlı kelimeler, Conspicuous kelime anlamı

Discreet : Sır saklayan. Dilini tutan. Ağzı kenetli. Lafını bilir. Saygılı. Dikkatli ve nazik. Sakınımlı. Ağzı sıkı. Akıllı. İhtiyatlı.

Inconspicuousness : Farkına varmayışlık. Göze çarpmayış. Göze çarpmama durumu. Göze çarpmayışlık.

Inconspicuous : Farkedilmeyen. Önemsiz. Göze çarpmayan. Farkedilmez.

Conspicuous antonyms : concealed.

Conspicuous ingilizce tanımı, definition of Conspicuous

Conspicuous kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Manifest. Open to the view. Plainly visible. Attracting the eye. Obvious to the eye. Easy to be seen.