Apaçık nedir, Apaçık ne demek

Apaçık; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır.

  • Çok açık, çok belirgin

"Apaçık" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Apaçık bir yalanla kızı yanından uzaklaştırıyordu." - H. R. Gürpınar

Apaçık anlamı, kısaca tanımı:

Apaçıklık : Bir şeyin, hiçbir kuşkuya yer bırakmaksızın açık bir biçimde görünmesi. Apaçık olma durumu.

Belirgin : Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih. Açık bir biçimde.

Çok : Aşırı bir biçimde. Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı.

Açık : Aralığı çok. Boş. Belli bir yerin biraz uzağı. Örtüsüz, çıplak. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Belirgin bir biçimde. Engelsiz, serbest. Çalışır durumda olan. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen. Kolay anlaşılır, vazıh. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı.

Apaçık ile ilgili Cümleler

  • O apaçık, açıklamana gerek yok.
  • Aslında tarih, bizim yapmamızdan ötürü bize ait değildir. Uzun zaman önce kendi kendimize sınav yapma süreci ile birbirimizi anlardık, şimdi birbirimizi ailede, toplumda ve yaşadığımız devlette apaçık bir yolla anlıyoruz.
  • Sosyal hizmetleri aramak zorunda kaldık. Bu apaçık bir çocuk ihmali olayıydı.
  • Apaçık ortadadır ki, insan davranışları çevre için radyasyondan daha tehlikelidir.
  • Sigara içmenin sağlık için zararlı olduğu apaçık.
  • Sanırım bu apaçık, değil mi?
  • Onun aşkta olduğu herkese apaçık.
  • Hâlâ apaçık hatırlıyorum. Yedi ya da sekiz yıl önceydi. Tam olarak nerede? Sen de orada mıydın?
  • Geçmişe bakıldığında, çöplerimizi evlerimize çok yakın yakmamamız gerektiği apaçık ortadadır.
  • Hepimiz öleceği için, bunun ölmemizi engellememesi apaçık.
 

Diğer dillerde Apaçık anlamı nedir?

İngilizce'de Apaçık ne demek? : adj. obvious, as plain as a pikestaff, self-evident, manifest, transparent, very clear, conspicuous, beyond dispute, without dispute; evident, evidential, evidentiary, gross, incontrovertible

adv. obviously, clearly; evidently, openly

Fransızca'da Apaçık : criant/e, évident/e, patent/e, pur et simple

Almanca'da Apaçık : adj. eklatant, evident, greifbar, schreiend, sinnfällig

Rusça'da Apaçık : adj. открытый, ясный, наглядный

adv. открыто, ясно, наглядно, живо