Crock türkçesi Crock nedir

  • Çanak.
  • Testi.
  • İşi bitmiş adam.
  • Düldül.
  • Aciz kimse.
  • Külüstür araç.
  • Çömlek.
  • Külüstür araba.
  • Toprak kap.
  • Yaşlı at.
  • Moruk.
  • Sakat.
  • Güveç.
  • Hurda.
  • Toprak kap kırığı.
  • Saksı.

Crock ingilizcede ne demek, Crock nerede nasıl kullanılır?

Crocked : Çökmüş. Kendinden geçmiş (argo terim). Kafası iyi olan. Çakırkeyif. Sarhoş. Eli ayağı tutmayan. Kafası dumanlı.

Crocker : Missouri eyaletinde şehir.

Crockeries : Tabak takımı. Çanak. Çanak çömlek. Çömlek.

Crockery : Çanak çömlek. Çömlek. Çanak. Tabak takımı.

Crocket : Kule ucu veya çatı kenarındaki eğik duvar köşesinde kullanılan kıvrık yapraklı mimari süs.

Crochet needle : Oya iğnesi. Tığ.

Crocetin : Bir tür doğal boya. Krosetin.

Crochet hook : Tığ. Dantel tığı.

Crochet : Tığ ile örmek. Kroşe. Tığ ile işlemek. Tek tığ örgüsü. Tığ işi. Kroşe örgüsü. Kroşe yapmak. Tığ işi yapmak. Tığla işlenen dantel.

Crocks : Çömlek. Güveç. Testi. Yaşlı at. Sakat. Aciz kimse. Toprak kap. Saksı. Toprak kap kırığı. Çanak.

İngilizce Crock Türkçe anlamı, Crock eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Crock ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Calyx : Kase biçiminde organ. Kalis. Çiçekli bitkilerde çanak yaprakların hepsine birden verilen ad. Zarf. Kaliks çiçek. Mercanlarda, kalsiyum karbonat yapıda olan, kase biçimindeki dış iskelet. Çiçek zarfı. Kaliks. Kadeh.

 

Calices : Kase biçiminde organ. Kaliks (çiçek). Keis. Havuzcuk. Kalises. Çanak, kadeh, kap. Tohum zarfı. Çanak biçiminde organ.

Chump : Salak. Kafa. Kaşkaval. Enayi. Akıl. Kelle. Alık. Odun. Pirzola.

Flivver : Külüstür uçak. Külüstür otomobil. Fiyasko. Ford'un 1908 ile 1927 yılları arasında ürettiği t model otomobil. Başarısızlık.

Dotards : Bunak. Bunamış.

Crockeries : Çanak çömlek. Tabak takımı.

Gaffers : Müdür. Şef. Ustabaşı. Yaşlı adam. İhtiyar. Pinpon. Patron. Saka. Yaşlı insan. Dede.

Junker : Soyadı. Alman asilzadesi. Prusya aristokratı. Prusyalı aristokrat.

Crating : Küfelemek. Küfe. Kasa. Kasaya yerleştirmek. Kasalamak. Sandıklamak. Kafesli sandık. Sandık.

Crock synonyms : nonsensicality, pipkin, cachepots, gaffer, meaninglessness, flivvers, jardiniere, bangers, terra cotta, nonsense, jardinieres, hot pot, chumping, dishes, gimpiest, pipkins, chumped, dilapidated, jalopies, geezers, casserole, crate, wreckages, basin, banger, crippled, hokum, calyces, marmite, cruse, stew, wreckage, homes.

Crock zıt anlamlı kelimeler, Crock kelime anlamı

Clean : Temizlenmek. Parlatmak. Bitirmek. Ak. Temizlemek. Arıtmak. Almak. Budaksız. Kusursuz. Arı.

Crock ingilizce tanımı, definition of Crock

Crock kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Soot. An earthen pot or pitcher. Also, coloring matter which rubs off from cloth. As, to crock butter. To give off crock or smut. Smut. To soil by contact, as with soot, or with the coloring matter of badly dyed cloth. Any piece of crockery, especially of coarse earthenware. A low stool. To lay up in a crock. The loose black particles collected from combustion, as on pots and kettles, or in a chimney.