Cytoplasma türkçesi Cytoplasma nedir

  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Sitoplazma.
  • Hücrenin çekirdek zarıyla hücre zarı arasındaki temel plazma, organeller ve sitoplazma inklüzyonlarından oluşan ve yaşayan hücrelerin tüm içeriğini yansıtan bölümü, protoplazma, sitozom.

Cytoplasma ingilizcede ne demek, Cytoplasma nerede nasıl kullanılır?

Distal cytoplasm : Distal sitoplazma. Monogenea, digenea ve sestodlarda tegument içerisindeki distal sitoplazmik tabaka.

Cytoplasm : Göze sıvı. Hücre protoplazması. Göze sıvısı. Stoplazma. (biyoloji terimi) hücre protoplazması (nükleus ve zar dışında bulunan). Hücre zarı içindeki çekirdek hariç bütün protoplazma kitlesi, hiyaloplazma, sitozol. Hücre zarı içindeki çekirdek hariç bütün canlı kısım. sitozol, hiyaloplazma. Sitoplazma.

Cytoplasmic : (biyoloji terimi) sitoplazma ile ilgili (hücre protoplazması). Sitoplazmik.

Cytoplasmic droplet : Sitoplazmik damlacık. Spermiogenezis sırasında spermatidin kuyruğu biçimlenirken spermatidin boyun kısmında görülen sitoplazma artığı. spermatozoonda sitoplazmik damlacığın görülmesi spermatozoonun olgunlaşmadan atıldığının göstergesidir.

Cytoplasmic gene : Mitokondri ve kloroplast genleri gibi çekirdeğe ait olmayan gen. Sitoplazmik gen.

Cytoplasmic membrane : Hücre zarı. Sitoplazmik zar.

 

Cytoplasmolysis : Nekrotik değişimlerin ilerlemesi sonucu, hücre sitoplazmasının daha az yoğun bir görünüm alarak tamamen gözden silinmesi, sitoplazmolizis. Sitoplazmolizis. Sitoplazma erimesi.

Cytoplasmic vacuole : Fagozom. Stoplazmik vakuol.

Cytoplasmic vacuolar system : Hücre içinde zarlardan meydana gelmiş, başlıca endoplazmik retikulum (granüllü ve granülsüz), çekirdek örtüsü ve golgi kompleksinden oluşan açık ya da kapalı bir zar sistemi. Sitoplazmik vakuol sistemi.

Cytoplasmic pumping hypothesis : Soymuk boruları yapıları boyunca ve floem tabakası porlarından floem borusu boyunca sitoplazmanın, ipliksi proteinlerin kasılıp gevşemesi ile meydana gelen peristaltik bir akımı olduğunun ileri sürüldüğü hipotez. Sitoplazmik pompalama hipotezi.

İngilizce Cytoplasma Türkçe anlamı, Cytoplasma eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cytoplasma ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abaxial : Eksenden uzak. Eksenden uzak, eksen dışı. Eksendışı. Abaksiyal. Eksen dışı. Aks kemiği dışında. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi).

Plasmodium : Sıtma asalağı. mantarlarda hücre duvarı bulunmayan, büyük ve çok çekirdekli yelpaze şeklinde plazma kitlesi. Sıtma paraziti. Sıtma mikrobu. Tek hücreli hayvanlardan sporlu takımına giren bir cins mantarlarda hücre duvarı bulunmayan, büyük ve çok çekirdekli yelpaze biçiminde plazma kitlesi. Plazmodyum.

Golgi complex : Golgi aygıtı. Ökaryot hücrelerin sitoplazmasında, zarlardan yapılmış birkaç tane iç içe yassı keseler şeklinde, toplu ya da dağınık halde bulunan, lipoproteinlerin ve karbohidratların sentezinde, proteinlerin paketlenmesinde, akrozom ve orta lamel teşekkülünde görev yapan bir organel. granüllü endoplazmik retikulumdan kopan parçaların birleştiği yassı golgi kesesi cis golgi retikulum olarak, en dış bağımsız keseler cis golgi, en iç keseler trans golgi, ikisi arasındaki keseler medial golgi, en içte küçük zar keselerin koptuğu yassı keseler ise trans golgi retikulum olarak adlandırılır. golgi cihazı, golgi aygıtı, diktiyozom. Golgi kompleksi. Golgı kompleksi. Golgi cisimciği. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır.

 

Dictyosome : İki veya daha fazla yığın sisterna (bir vücut sıvısı için depo görevini gören boşluk). Ökaryot hücrelerin sitoplazmasında, zarlardan yapılmış birkaç tane iç içe yassı keseler şeklinde, toplu ya da dağınık halde bulunan, lipoproteinlerin ve karbohidratların sentezinde, proteinlerin paketlenmesinde, akrozom ve orta lamel teşekkülünde görev yapan bir organel. granüllü endoplazmik retikulumdan kopan parçaların birleştiği yassı golgi kesesi cis golgi retikulum olarak, en dış bağımsız keseler cis golgi, en iç keseler trans golgi, ikisi arasındaki keseler medial golgi, en içte küçük zar keselerin koptuğu yassı keseler ise trans golgi retikulum olarak adlandırılır. golgi cihazı, golgi aygıtı, diktiyozom. (hücre biyolojisi) golgi aparatının bileşeni. Bitkilerin hayvanlarda golgi aparatına karşılık gelen hücre organeli. Diktiyozom. Golgi kompleksi.

Cytosol : Sitozol. Hücre sıvısı. Organeller ve suda çözünmeyen zarsız yapılar dışındaki tüm hücre sitoplazmasının sıvı ortamı.

A dna : A dna. Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi.

A band : A bandı. Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant.

Cytoskeleton : Sitoskeleton. Hücre sitoplazması içinde submikroskobik ipliklerden oluşan ve hücrenin dayanıklılığını artıran yapılar. sitoiskelet. Hücre iskeleti. Hücre sitoplazmasının staging yapısı. Sitoskelet.

Centrosome : Sentrozom. Santrozom. Işık mikroskobu ile çekirdeğin yakınında görülen ve sentrosfer ile sentriyolden oluştuğu ifade edilen yapı. Hücrenin stoplazmasının bir parçası (biyoloji terimi). Bölünme odağı.

Hyaloplasm : Hücre protoplazmasının daha sıvı kısmı. Bir hücre protoplazmasının sıvı şeffaf kısmı (biyoloji terimi). Hiyaloplazma. Ökaryot hücrede hücre içi zar sisteminin dışında kalan sitoplazma kütlesi. hiyaloplazma. Sitoplazma için kullanılan eski bir terim, sitoplazmik matriks. bitki hücrelerinin dış sitoplazması. Sitoplazmik matriks.

Cytoplasma synonyms : central body, cytoplast, living substance, cytol, golgi body, abamectin, a c syndrom, a clay, endoplasm, abdomen, a c deformity, abattoir, abdominal ovariectomy, cytoplasm, cell, abdominal palpation, abdominal fat necrosis, golgi apparatus, ground substance, abdominal distention, a crochordon, syncytium, sarcoplasm, a amplitude mod, abdominal pain, microsome, protoplasm, ectoplasm.