Davranış nedir, Davranış ne demek

"Davranış" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Burada hükûmet çevrelerinin de övgüye değer davranışını belirtmek gerekir." - M. And

Eğitim alanındaki sözlük anlamı:

Bir kimsenin içinde bulunduğu toplumsal, ekonomik ve kültürel koşullar dolayısıyle geliştirdiği ve onu aynı durumdaki kimselere yaklaştıran davranımların tümüne verilen ad. 3-Bir kimse ya da bir olay karşısında alınan durum.

Kişinin özellikle ahlak bakımından gösterdiği davranım.

Felsefi anlamı:

Dıştan gözlemlenebilecek tepkilerin toplamı.

Sosyoloji'deki anlamı:

Bir toplumda ya da toplumsal kümede genellikle alışkanlık durumuna gelen ve saymaca olan, görece tekbiçimli bir eylem türü.

Bilimsel terim anlamı:

Organizmanın uyaranlar karşısındaki tepkilerinin tümü.

Tutum, dürtü ve uyaranlarca güdülenen ve ortak tanımı bulunan kalıplı edim.

İngilizce'de Davranış ne demek? Davranış ingilizcesi nedir?:

conduct, behaviour, behavior

Davranış hakkında bilgiler

Davranış, psikolojik anlamda canlıların dış dünyaya karşı gösterdikleri her türlü bilişsel, duyuşsal ve psikomotor (bedensel-fiziksel) tepkilerin genel adıdır. Söz konusu bilişsel, duyuşsal ve psikomotor boyutlar birbiri ile etkileşim halindedir. Bunun neticesinde ise davranış ortaya çıkar. Cansızlar için davranış söz konusu değildir. Bitkilerin tepkilerine davranış denilip denilmeyeceği tartışmalıdır. Bazı filozoflar bir hareketin davranış sayılabilmesi için canlının bu davranışta etkin- istemli rolünün olmasını ileri sürmüşlerdir., yalnız canlılardaki bazı otamatik tepkiler bunu dışında tutulmuştur. Davranış merkezi gelişmiş canlılarda beyin'dir. Etoloji hayvan davranışlarının bilimdir ve zooloji ve psikolojinin ortak çalışma konularına sahiptir.

 

Öte yandan davranış canlının çevreyle etkileşim ve uyum mekanizmalarının toplamını da içerir. Ve çevreye en iyi uyum sağlayan canlının hayatta kalma olasılığı daha yüksektir.

Davranış, felsefi anlamda kompleks bir problemdir. Davranışın bileşenleri psikoloji, nöroloji, antropoloji, sosyolojinin konusu olduğu gibi felsefe açısından sayısız problemi-soruyu da beraberinde getirir.

Gelişmiş olan hayvanların iç ve dıştan gelen uyarılara karşı geliştirdikleri tepkiler sinir ve hormon sistemi tarafından kontrol edilir. İç dengeyi de sağlayan bu tepki homeostazidir.

Davranış ile ilgili Cümleler

  • Ali davranış şekli beni öfkelendiriyor.
  • Davranışı sıradışıydı.
  • Onun davranışı bizi şaşırttı.
  • Onların davranışları utandırıcıydı.
  • Ali Mary'nin davranışındaki herhangi bir değişikliği fark edemeyecek kadar çok meşguldü.
  • Senin davranışından bıktım.
  • Davranışı için onu eleştirdik.
  • Davranışımı telafi etmek istiyorum.
  • Davranışı gerçekten sinirlerimi bozdu.
  • Davranışı kibirinin göstergesidir.
  • İlişkimiz sırasında ikimiz de istemeden bazı sözler ve davranışlarda bulunduk.
  • Davranışı, onun kafasında şüphelere yol açtı.
  • Tom'un davranışı kabul edilemez.
  • Davranışımla gurur duymuyorum.
 

Davranış anlamı, tanımı:

Hareket : Yola çıkma. Devinim. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma. Davranış, tutum. Deprem.

Tepki : Herhangi bir etkiye cevap olarak doğan, genellikle olumsuz söz veya davranış. Karşılık verme. Bir cismin kendini iten veya sıkıştıran başka bir cisme gösterdiği karşı etki, aksülamel, reaksiyon.

Toplam : Toplama işleminin sonucu, mecmu, yekûn.

Davranış bilgisi : Görgü kuralları.

Davranış bozukluğu : İnsan davranışlarının ruhsal dengesizlik nedeniyle normal seyrinin dışına çıkması.

Takınaklı davranış : Bilince takılan ve bütün kurtulma uğraşılarına karşı direnen bir düşüncenin yarattığı davranış.

Tepkisel davranış : Dış çevreden gelen bir uyarının etkisiyle ortaya çıkan bir davranış.

Toplumsal davranış : Toplumun değişik katmanlarında ve bireyleri arasında sağlanan iletişim etkinliği ve ilişkileri.

Davranma : Davranmak işi.

Tutum : Tutulan yol, tavır. Para veya herhangi bir şeyi dikkatli kullanma, idare, idareli tüketme, iktisat, tasarruf, ekonomi.

Davranım : Davranış.

Muamele : Yol, yöntem. Davranma, davranış. Alışveriş. İşlem. İşlem.

Gözlem : Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi. İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede. Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem. Bir gök cismini, bir gök olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat. Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede.

Organizma : Canlı bir varlığı oluşturan organların bütünü, uzviyet. Herhangi bir canlı varlık.

Uyaran : Bir uyarım, bir tepki yaratan herhangi bir güç, uyarıcı. Organizmada uyarım yaratan, uyarıcı. Uyarma işini yapan (kimse veya şey), münebbih.

Psikolojik : Ruhsal. Ruh bilimsel.

Dıştan : Aslında olmayıp sonradan ve dışarının etkisiyle ortaya çıkan (düşünceler).

Davranış bilimi : (Yun. ethos: âdet; logos: bilim) Biyolojinin hayvanların davranışlarını ve davranışın fizyolojik temellerini inceleyen alt dalı. Etoloji.

Davranış bilimleri : İnsan davranışlarının neden ve sonuçlarını inceleyen ve insanları bu davranışa yönelten güdüleri saptamaya çalışan bilim dalları.

Davranış birleştirimi : Birden çok davranış birimini daha büyük bir bütünde kaynaştırma.

Davranış değerlemesi : Gözlenen bir davranış ya da davranış kümesine sayısal bir değer ya da sıra sayısı verme.

Davranış kalıbı : Tek tek davranışları açıklamaya ve ortak bir tanımda toplamaya yarayan uyumlu davranışlar örüntüsü.

Davranış kayıt fişi : Öğrencilerin okul içi ve dışında gözlenen davranışlarının öykü gibi yazıldığı fiş.

Davranış notu : İlk ve orta dereceli okullarda öğrencilerin, genel ahlak ilkeleri ve okulca saptanmış kurallar karşısındaki tutum ve davranışlarını değerlendirmek üzere verilen not.

Davranış örneklemesi : Deneğin yaşamı ile ilgili özellik ve koşulları örnek olarak belirtmek için belirli ve sınırlı zaman süreleri içindeki davranış ve yaşantılarını gözleyip saptama işi.

Davranış sağaltımı : Görüşülen ya da sorunları olan kişide davranış değişikliği yaratmayı amaçlayan sağaltıcı görüşme yordamı.

Davranış sapması : Bir toplumun ya da toplumsal kümenin kurallarına ya da düzgülerine aykırı biçimde davranma.

Diğer dillerde Davranış anlamı nedir?

İngilizce'de Davranış ne demek? : adj. behavioral, behavioural [Brit.]

n. behavior, behaviour [Brit.], attitude, conduct, action, demeanor, demeanour [Brit.], manner, doings, way, act, bearing, deal, dealing, deportment, form, proceeding, stroke, treatment, turn

Fransızca'da Davranış : comportement [le], conduite [la], acte [le], action [la], attitude [la], procédé [le]

Almanca'da Davranış : n. Art, Aufführung, Begegnung, Behandlung, Benehmen, Führung, Gebaren, Gehaben, Haltung, Handlung, Herablassung, Verfahren, Verhalten

adj. kauzig

Rusça'da Davranış : n. обхождение (N), отношение (N), поведение (N), поступок (M), акция (F), замашки (PL), мальчишество (N)