Dill seed türkçesi Dill seed nedir

  • Dereotu.
  • Dereotu tohumu.
  • Maydanozgiller (umbelliferae) familyasından, yaprak ve dalları, salata ve yemeklere koku ve lezzet verici olarak kullanılan, meyveleri gaz söktürücü olan, 60 cm kadar boyda, sarı çiçekli, tek yıllık, otsu bitki. börek otu, tarhana otu.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Dill seed ingilizcede ne demek, Dill seed nerede nasıl kullanılır?

Dill : Yabantırak. Tere. Durakotu. Anethum graveolens. İdiyot. Maydanozgiller (umbelliferae) familyasından, yaprak ve dalları, salata ve yemeklere koku ve lezzet verici olarak kullanılan, meyveleri gaz söktürücü olan, 60 cm kadar boyda, sarı çiçekli, tek yıllık, otsu bitki. börek otu, tarhana otu. Dereotu.

Seed : Tohumu çıkarmak. Döl. Tohum. Tohumlamak. Kaynak. Köken. Tohum ya da çekirdeğini çıkarmak. Horozcuk. Habbe. Asıl.

Dillies : Kayda değer şey. Hoş. Kayda değer kimse. Dikkate değer kimse. (argo) türü açısından özel olan şey. Zevkli. Hatırı sayılır kimse. Güzel.

Dilling : Tere. Dereotu. İdiyot. Durakotu. Yabantırak. Anethum graveolens.

Dills : İdiyot. Yabantırak. Durakotu. Dereotu. Anethum graveolens. Tere.

Dilly : Kayda değer şey. (argo) türü açısından özel olan şey. Hoş. Zevkli. Hatırı sayılır kimse. Dikkate değer kimse. Güzel. Kayda değer kimse.

İngilizce Dill seed Türkçe anlamı, Dill seed eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Dill seed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abo blood groups system : Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi. Abo kan grupları sistemi.

Fennel : Rezene. Maydanozgiller (umbelliferae) familyasına ait 1-2 m boyunda, sarı çiçekli, parçalı yapraklı, yaprakları yemeklere koku ve tat vermek için, meyveleri ise gaz giderici olarak kullanılan bir bitki. Raziyane.

A cells : Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre. A hücresi. Alfa hücreleri.

Dill : Durakotu. Yabantırak. İdiyot. Anethum graveolens. Tere.

Abductor muscle : Uzaklaştırıcı kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas. Abdüktör kas.

Dills : Durakotu. Anethum graveolens. Tere. Yabantırak. İdiyot.

A protein : Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. A proteini. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri.

Aardvark : Yerdomuzu. Borudişli. Yer domuzu. Karınca yiyen. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür.

 

Dilling : Tere. Durakotu. Yabantırak. İdiyot. Anethum graveolens.

Abramis zone : Abramis zonu. Akarsuların durgun akan bölgeleri. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi.

Dill seed synonyms : abiotic factor, aardwolf, abacus bodies, abiotic environment, a site, a cell, abambulacral area, anet, a chromosome, acacia, aardvarks.