Disparaged türkçesi Disparaged nedir

  • Hor görmek.
  • Küçük görmek.
  • Küçük düşürmek.
  • Küçük düşürülmüş.
  • Hor görülmüş.
  • Kötülemek.

Disparaged ingilizcede ne demek, Disparaged nerede nasıl kullanılır?

Disparage : Batırmak. Kötülemek. Hor görmek. Küçük düşürmek. Aleyhinde konuşmak. Aşağı görmek. Küçümsemek. Adamdan saymamak. Kötümsemek. Küçük görmek.

Disparagement : Aşağılama. İtibardan düşürme. Aleyhinde konuşma. Yerme. Küçümseme. Kötüleme. Küçük düşürme.

Disparagements : Aleyhinde konuşma. Kötüleme. Yerme. Küçük düşürme. Küçümseme. Aşağılama. İtibardan düşürme.

Disparager : Aşağılayan. Hor gören. Küçümseyen kimse. Yeren.

Disparages : Küçümsemek. Küçük düşürmek. Adamdan saymamak. Kötümsemek. Batırmak. Hor görmek. Küçük görmek. Aleyhinde konuşmak. Aşağı görmek. Kötülemek.

No disparagement : Küçümseme amacı ile değil.

Disparaging : Kötüleyici. Küçük düşüren. Aşağılayıcı. Hor gören. Küçümseyen.

Disparates : Birbiriyle benzeşmeyen şeyler.

Disparagingly : Küçük düşürerek. Aşağılayarak. Kötüleyici olarak.

Disparateness : Farklılık. Farklı olma durumu.

İngilizce Disparaged Türkçe anlamı, Disparaged eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Disparaged ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Cry down : Hafifsemek. Hafife almak. Küçümsemek.

Depreciates : Değerini düşürmek. Ucuzlatmak. Değer kaybetmek. Fiyatını kırmak. Küçümsemek. Değeri düşmek. Amortize etmek. Değerini kaybetmek.

Abase : Aşağılamak. Gözden düşmek. Küçültmek. Kibrini kırmak. Gururunu kırmak. Yerin dibine sokmak. Alçaltmak. Hürmetten salmak.

Disdained : İğrenmek. Aşağılamak. Reddetmek. Tenezzül etmemek. Küçümsemek. Küçümseme. Horgörmek. Tepeden bakmak.

Look down upon : Horlamak. Yüksekten bakmak.

Disdain : Hafife almak. Tenezzül etmeme. Aşağılamak. Tenezzül etmemek. Küçümseme. Horgörmek. Tepeden bakma. Küçük görme.

Despises : Tenezzül etmemek. Horlamak. Nefret etmek. Aşağılamak. Küçümsemek. Hakir görmek. Adam yerine koymamak.

Disparage : Batırmak. Aşağı görmek. Aleyhinde konuşmak. Küçümsemek. Adamdan saymamak. Kötümsemek.

Abases : Yerin dibine sokmak. Kibrini kırmak. Küçültmek. Aşağılamak. Gururunu kırmak. Alçaltmak.

Backbiter : Arkadan konuşan. Dedikoducu. İftiracı. Arkadan konuşan kimse. Dedikoducu kimse.

Disparaged synonyms : depreciate, defamer, affront, confront, blackens, debase, detractor, demean, despised, libeler, affronts, contempt, vilifier, contemn, misprise, confronts, knocker, affronting, affronted, different, debasing, cast reflections on, backbitten, abased, defame, backbite, decry, backbit, disdains, hatemonger, sneered at, decrying, humiliated.

Disparaged zıt anlamlı kelimeler, Disparaged kelime anlamı

Same : Eşit. Aynı şey. Tıpkısı. Aynı. Farketmez. Farksız. Sürüm. Sataktaki istem ve eğilime uygun bir düzeyde malın değişim ve akışımını sağlama. Benzer.

Flatter : Göklere çıkarmak. Kompliman yapmak. Etek öpmek. İyi göstermek (kendisini vb). Övmek. Yaltaklanmak. Normalden iyi göstermek (kendisini vb). Olduğundan güzel göstermek. Pohpohlamak. Yağ yakmak.

Praise : (allah'a) hamdetmek. Övme. Övgü. Övgüyle söz etmek. Gururunu okşamak. Şükretmek. Methiye. Övmek. Tesenna. Şükran.