Dolaşma nedir, Dolaşma ne demek

  • Dolaşmak işi

"Dolaşma" ile ilgili cümleler

  • "Bir yaşlı yörük kasaba sokaklarında dolaşmaya başlamıştı." - T. Buğra

Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:

Filmin çeşitli sinema aygıtlarında kullanıldığı sırada kıvrımlar, büklümler oluşturarak birbirine dolanması.

İngilizce'de Dolaşma ne demek? Dolaşma ingilizcesi nedir?:

navigation, film jam, buckling (of film), pile-up

Dolaşma anlamı, kısaca tanımı:

Dolaşmak : Dönüp başka bir yönden gelmek. Denetlemek amacıyla bir yeri gezmek. Saç, iplik vb. şeyler birbirine karışarak güç çözülür duruma gelmek. Bir yeri belli bir amaçla gezmek. Akmak. Nefes, el bir şey üzerinde hafifçe hareket etmek. Belirmek. Gezinmek. Çok kimse tarafından söylenmek. Gezmek, gezinmek. Doğru gitmeyip yolu uzatmak.

Ağızdan ağıza dolaşmak : Bir söz herkes arasında söylenilmek.

Arkasında dolaşmak : Bir işi yaptırmak için ilgili veya yetkili bir kimsenin uğradığı yerlere giderek görüşme fırsatı aramak.

Avare dolaşmak : İşsiz güçsüz, başıboş, aylak dolaşmak.

Ayağı dolaşmak : Yürürken telaştan ayakları birbirine takılmak.

Ayakaltında dolaşmak : Bir işe yaramadığı hâlde herkesin işine engel olacak bir biçimde ortalıkta dolaşmak.

Çarşı pazar dolaşmak : Alışveriş edilen her yeri dolaşmak.

 

Dilden dile dolaşmak : Birçok kişi tarafından konuşulmak.

Dili dolaşmak : Korku, heyecan, hastalık, utangaçlık, sarhoşluk gibi sebeplerle şaşırarak söyleyeceğini karıştırmak.

Dillerde dolaşmak : Her yerde sözü edilmek.

Dönüp dolaşmak : Uzun süre gezmek. arayış içinde olmak, her çareye başvurmak.

Elden ele dolaşmak : İyi nitelikleri dolayısıyla çok ilgi görmek, çok beğenilmek.

Eli ayağı dolaşmak : Şaşırmak, telaşlanmak.

Eteği ayağına dolaşmak : Eli ayağı dolaşmak.

Ev ev dolaşmak : Her eve uğrayarak dolaşmak.

İtle dalaşmaktan çalıyı dolaşmak yeğdir : "edepsiz kimse ile uğraşmamak için onun bulunduğu yerden uzaklaşmak gerekir" anlamında kullanılan bir söz.

Kapı kapı dolaşmak : İş aramak için her yere başvurmak. ev ev gezmek. bir yerlere sürekli girip çıkmak.

Karış karış dolaşmak : Her yeri gezmek.

Orası senin burası benim dolaşmak : Durmadan gezip dolaşmak.

Ruh gibi dolaşmak : Hiçbir şeyin farkında olmadan yaşamak.

Yükseklerde dolaşmak : Elde edilmesi güç şeyler istemek.

Dolaşma ile ilgili Cümleler

  • Ali etrafta dolaşmak istiyor.
  • Çıplak ayakla dolaşmayı severim.
  • Tom'un markette dolaşmasına izin veremeyiz.
  • Dolaşmak için yeterli yiyecek var.
  • Dükkanları dolaşmalısın.
  • Ali ayak altında dolaşmamaya çalışıyor.
  • O arabayı almadan önce, dükkanları biraz daha dolaşmalısın.
  • Burak dünyayı dolaşmaya karar verdi.

Diğer dillerde Dolaşma anlamı nedir?

İngilizce'de Dolaşma ne demek? : n. going around, walkabout, ride, winding, circuit, implication, kink, perambulation, roam, sally

Fransızca'da Dolaşma : tour [le], randonnée [la], excursion [la], tortillement [le]

Almanca'da Dolaşma : n. Bewegung, Runde

Rusça'da Dolaşma : n. хождение (N), передвижение (N), блуждание (N), обход (M), объезд (M)