Enunciable türkçesi Enunciable nedir

  • Anlatılabilir.
  • Tarif edilebilir.
  • Beyan edilebilir.
  • Bildirilebilir.
  • İfade edilebilir.
  • İlan edilebilir.
  • Telaffuz edilebilir.

Enunciable ingilizcede ne demek, Enunciable nerede nasıl kullanılır?

Enunciate : İlan etmek. İddia etmek. Bildirmek. Tellaffuz etmek. Düşünce belli etmek. Telaffuz etmek. İleri sürmek. Düşüncelerini açıkça belirtmek. Düşünceleri açıkça belirtmek. Kesin ifade etmek.

Enunciated : İleri sürmek. İddia etmek. Bildirmek. Açık bir şekilde ifade edilmiş. Söylemek. İlan etmek. Kesinlikle ifade etmek.

Enunciates : Telaffuz etmek. Kesin ifade etmek. İlan etmek. Kesinlikle ifade etmek. İddia etmek. Söylemek. Düşüncelerini açıkça belirtmek. İleri sürmek. Tellaffuz etmek. Bildirmek.

Enunciating : İlan etmek. İddia etmek. Telaffuz etme. Kesinlikle ifade etmek. Söylemek. Bildirmek. İleri sürmek.

Enunciation : İlan. Sözceleme. Enünsiyasyon. İhbar. İleri sürme. İfade. Telaffuz.

Denunciate : Kötülemek. Yermek. Telin etmek. Ayıplamak. Suç duyurusunda bulunmak. Kınamak. Açıklamak.

Enunciator : İlan eden. İlan eden kimse. Sunucu. Anons yapan kimse. Açık seçik veya anlaşılır tarzda konuşan kimse. Deklare eden kimse. Bildiren. Telaffuz eden. Tarif eden. Anlatan.

Denunciator : Muhbir. İspiyoncu. İhbarcı.

Be enunciative of : İfade etmek. Anlatmak.

 

Denunciative : Hücum edici. Telin eden. İtham edici. Kınayan nitelikte. Yeren. Kötüleyen biçimde olan. Ayıplayan nitelikli. İhbar kabilinden.

İngilizce Enunciable Türkçe anlamı, Enunciable eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Enunciable ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Lilt : Hızlı hareket. Kıvrak makam. Hareketli şarkı. Kıvraklık. Hoş bir iniş çıkış (ses tonunda). Oynak şarkı söylemek. Oynak hava. Oynak şarkı.

Mispronounce : Yanlış telaffuz etmek. Yanlış söylemek.

Vowelize : Sesli işaretleri koymak. Noktalamak. Sesli yapmak.

Roll : Dalga dalga göndermek. Havada takla atmak. Dürmek. Tekerlekler üzerinde gitmek. Silindirle ezmek. Oklava ile açmak (hamur). İktisat, jimnastik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Soymak (sarhoş vb). Arabayla dolaşmak. Takla (yuvarlanma).

Say : Farzetmek. Söz. Okumak. Laf. Söylemek. Demek. Okumak (dua). Buyurmak. Varsaymak. Son söz.

Retroflex : Üstdamaksıl olan. Geriye dönmüş. Üstdamaksıl.

Voice : Soluk alıp vererek ses tellerinin kımıldamasıyla çıkarılan tonlar. Ses çıkarmak. Ses. Anlatmak. Fikir. Sözcü. Ötümlüleştirmek. Soluk alıp vererek ses tellerinin titreşimi ile çıkarılan tonların tümü. Söylemek. Çatı.

Drawl : Ağır ağır konuşmak. Ağır konuşmak. Çok ağır söyleyiş. Ağır ezgi fıstıki makam konuşmak. Sözcükleri uzatarak konuşmak. Ağır ağır konuşma.

Talk : Konuşma biçimi. Söyleşi. Görüşmek. Sohbet. Söylemek. Söz etmek. Görüşme. Konuşmak (bir dili). Konuşma. Konuşmak.

Speakable : Bahsedilebilir. Konuşulabilir. Bahsedilmeye müsait. Söylenebilir.

 

Enunciable synonyms : devoice, palatalise, subvocalize, vowelise, subvocalise, tell, expressible, statable, articulate, labialise, communicable, speak, stress, sound out, effable, palatalize, accent, vocalise, lisp, explainable, explicable, trill, tellable, flap, vocalize, verbalize, round, representable, utterable, describable, twang, labialize, nasalize.

Enunciable zıt anlamlı kelimeler, Enunciable kelime anlamı

Voice : Bilgisayar, gramer, tiyatro alanlarında kullanılır. Düşünce. Ses. Çatı. Ses tellerini titreştirerek oluşturmak. Ses çıkarmak. Soluk alıp vererek ses tellerinin titreşimi ile çıkarılan tonların tümü. Ötümlüleştirmek. Soluk alıp vererek ses tellerinin kımıldamasıyla çıkarılan tonlar. Dile getirmek.

Enunciable antonyms : devoice.

Enunciable ingilizce tanımı, definition of Enunciable

Enunciable kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Capable of being enunciated or expressed.