Equatorial radius türkçesi Equatorial radius nedir

  • Eşlek yarıçapı.
  • Ekvator yarıçapı.
  • Uzay alanında kullanılır.
  • Yer eşleği üzerinde bir noktanın yer merkezine uzaklığı.

Equatorial radius ingilizcede ne demek, Equatorial radius nerede nasıl kullanılır?

Equatorial : Ekvatorla ilgili. Ekvatora ait. Ekuatoryal. Ekvatora yakın. Eşleksel. Ekvatoral.

Radius : Telli çalgılarda, değeri arttıkça klavyenin o derece düz ve değeri azaldıkça klavyenin o derece bombeli olduğuna işaret eden klavye yüzeyinin eğim çapı. İspit. Klavye çapı. Önkol kemiği. Döner kemik. böcek kanadının en önemli damarı. 3.kuş teleklerinde tüy ekseninden ayrılan ramus adlı dallar üzerindeki ikinci dallar. Erim. Etki alanı. Çevre (daire). Döner kemik. Biyoloji, fizik, gitar alanlarında kullanılır.

Equatorial climate : Eşlek iklimi. Eşlek'in iki yanında, yaklaşık 10° kuzey ve 10° güney paralelleri arasında kalan, bütün yıl sıcak ve sürekli yağışlı iklim türü. Ekvator iklimi. Ekvatoral iklim.

Equatorial coordinates : Ekvator koordinatları. Eşlek konsayıları. Gökküresi üzerindeki bir yıldizın yerini belirtmek için kullanılan bir konsayı dizgesi. gök eşleği temel düzlem olarak alınır.

Equatorial forest : Eşleksel yağmur ormanı. Bk. balta girmemiş orman.

Equatorial guinea : Ekvator gine'si. Ekvator ginesi. Ekvatoral gine cumhuriyeti. Batı afrika'da bulunan bağımsız cumhuriyet.

 

İngilizce Equatorial radius Türkçe anlamı, Equatorial radius eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Equatorial radius ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Albedo : Beyazlık derecesi. Aklık (astronomi terimi). Işınım yapmayan bir gökcisminin yansıttığı ışığın aldığı ışığa oranı. Kendi ışık yaymayan göcisimlerinin yansıttığı ışık oranı. Aklık. Aklık derecesi. Aklık derecesi (astronomi terimi). Aklık dercesi. Albedo.

Almak : Andromeda'nın y yıldızı. Elmak (yand).

Achondrite : Kumsuz göktaşı. Taşımsı göktaşlarının bir türü olup, içinde küresel tanecikler yoktur.

Airglow : Gece boyunca gökyüzünde gördüğümüz donuk ışık; gece aydınlığı. Gök aydınlığı.

Accuracy : İncelik. Doğruluk. Kesinlik. Sağıllık. Hassasiyet. Dikkat. Tamlık. Titizlik. Bir ölçünün, gözlemin gerçeğe yakın olma derecesi. Bir bilginin, gerçekleşebilir çıkarımlarda bulunma yeteneği.

Absorption line : Soğurma çizgileri. Işınım yapan bir cismin ışığı , gaz halindeki aynı madde içinden geçip soğurulduğunda, bu ışığın tayfında görülen kararmış çizgiler.

Absorptive power : Emebilme gücü veya kapasitesi. Emici güç. Bir ortamda, bir cisme giren ışığın çıktıktan sonraki yeğinlik azalma niceliğinin giren ışık niceliğine oranı. Boya alış gücü. Emme veya soğurma eğilimi. Soğurma gücü.

Absolute brightness : Salt parlaklık. Bir yıldızın 20 parsek uzaklığa indirgenmiş parlaklığı.

Absolute parallax : Salt ıraklık açısı. Başka yıldızlarla bağlantı kurmadan üçgenölçümsel olarak belirlenen ıraklık açısı.

 

Absolute value : Mutlak değer. Bir sayının değerinin pozitif olarak ifadesi (ör. -23'ün mutlak değeri 23'tür). Bir ölçümün değişmez değeri ya da bir değerin kullanılan ölçü birimine göre niceliği, bk. göreli değer. Başka değerlerle karşılaştırılmamış, tek başına göz önüne alınan değer; artılığı ya da eksiliği göz önüne alınmamış değer. Saltık değer. Salt değer.

Equatorial radius synonyms : altair, accidental error, adhara, aerolite, absolute orbit, acceleration due to gravity.