Eradication türkçesi Eradication nedir

  • Ülkesel veya global düzeyde bir enfeksiyöz hastalığın ortadan kaldırılması, eradikasyon.
  • Sökme.
  • Kökünü kurutma.
  • Yok etme.
  • Eradikasyon.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • İmha.
  • Söndürme.

Eradication ingilizcede ne demek, Eradication nerede nasıl kullanılır?

Eradications : Eradikasyon. İmha. Kökünü kurutma. Yok etme.

Eradicating : Yok etmek. Defetme. Kökünü kurutmak. Mahvetme. Kökünden söküp atma. Kökünden halletmek. Kökünden sökmek. Yok etme. Ortadan kaldırma.

Eradicate : Yok etmek. Kökünden halletmek. Kökünü kurutmak. Kökünü kazımak. İmha etmek. Kökünden sökmek. Tahrip etmek. Toptan yok etmek. Kökünden söküp atmak. Yoketmek.

Eradicate a virus : Virüsü temizlemek.

Eradicate terror : Tetörün kökünü kurutmak. Terörizmin kökünü kazımak. Korku veya terörü yok etmek.

Eradicable : Yok edilebilir. Ortadan kaldırılabilir. İmha edilebilir olan. Kökünden sökülebilir.

Eradicator : Tahrip eden şey veya kişi. Yok eden kişi. Kimyasal mürekkep gidericisi. Yok eden (kökünü kazıyan) kimse veya şey. Yok edici. Silici. Yok eden kimse veya şey. Yok eden.

Eradicates : Kökünü kurutmak. Yoketmek. İmha etmek. Yok etmek. Kökünden halletmek. Kökünü kazımak. Toptan yok etmek. Kökünden söküp atmak. Kökünden sökmek. Tahrip etmek.

 

Ineradicably : Köklü bir şekilde.

Ineradicable : Kökü kazınamaz. Köklü. Kökünden çıkarılamaz. Sökülemez.

İngilizce Eradication Türkçe anlamı, Eradication eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Eradication ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Disposal : Satma. Ortadan kaldırma. Kullanma. Emir. Düzenleme. Yönetim. Kontrol. Kurtulma. Kullanım.

Attenuation : Güç yitimi. Attenüasyon. Bir patojenin bağışıklık oluşturma yeteneğini değiştirmeden hastalık oluşturma yeteneğinin azaltılması. Hafifletme. İnceltme. Kısma. Alkınma. Bir sesin gürlüğünün zaman zaman azalması ya da yitmesi durumu. Azaltma.

A crochordon : Akrokordon. Köpeklerde küçük, kılsız, hiperplastik bir epidermisle damardan zengin kollajen dokudan ibaret, saplı veya sapsız, deri eklentileri içermeyen, deri sarkmalarıyla belirgin iyicil tümör, fibrovasküler papillom, yumuşak fibrom, pendilöz yumuşak fibrom.

Dismantlement : Çıkarma. Dağıtma. Silahların sökülmesi. Boşaltma. Parçalama. Parçalarını ayırma.

A clay : Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin. Beyaz kil.

Extractions : İhraç. Nesil. Sülale. (diş) çekme. Çıkarma. Sızdırma. Özütünü alma. Soy. Öz.

Demolishment : Parçalama. Yıkım.

Eliminations : Eleme. Çıkarma. Atma. Eliminasyon. Giderme.

Extinguishment : Bitirme. Üzerine su dökme. Nesli tükenme. Bastırılma. Ortadan kaldırma. Tamamen yıkım. Yokedilme. Tamamen yokolma. Silinme.

Annihilation : İmha etme. Yokoluş. İptal. Yok oluş. Mahvetme. Ölümlülük. Ortadan kaldırma. Yok edim.

 

Eradication synonyms : disassembling, destruction, extraction, abattoir, abdominal fat necrosis, abdominal pain, exterminating, avulsions, detachment, disconnecting, abdominal palpation, quenching, abdominal ovariectomy, extirpation, deciphering, demounting, destructions, obliteration, abdominal distention, wipeout, extinguishing, a c deformity, disjoining, effacement, avulsion, dismantling, abdomen, a dna, abamectin, effacing, disassembly, blotting, demolitions.

Eradication ingilizce tanımı, definition of Eradication

Eradication kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A rooting out. Utter destruction. The act of plucking up by the roots. Extirpation.