Euphony türkçesi Euphony nedir

  • Kulağa hoş gelme.
  • Ses ahengi.
  • Ses uyumu.
  • Akışım.
  • Seslerin iyi seçilmesi.
  • Akışma.
  • Ahenk.

Euphony ingilizcede ne demek, Euphony nerede nasıl kullanılır?

Euphonic : Kulağa hoş gelen. Seslerin iyi seçilmişliği. Ahenkli. Ahenkli ses veren.

Euphonical : Ahenkle karakterize. Ahenkli. İnsanın doğumdan sonra gözle görülebilen özelliklerini incelemeyle ilgili.

Euphonies : Ahenk. Ses uyumu. Akışım. Akışma. Ses ahengi. Kulağa hoş gelme. Seslerin iyi seçilmesi.

Euphonious : Ahenkli. Hoş sesli. Sesi kulağa hoş gelen.

Euphonise : Ahenkli yapmak. Kulağa hoş gelen şekilde yapmak (ayrıca euphonize).

Euphoniums : Tüba. Bakır nefesli çalgı.

Euphonism : Ahenk. Ses uyumu.

Intervocalic euphonic consonant : Bağlayıcı ünsüz. Ünlü ile biten kelime kök ve gövdelerine ünlü ile başlayan bir ek eklendiğinde veya ünlü ile başlayan başka bir kelime ile birleştiğinde aradaki ses boşluğunu (hiatus) ve ünlü çatışmasını önlemek için kullanılan ünsüz, koruyucu ünsüz: anla-y-an, dinle-y-en; okulda-y-ım, yanında-y-ım; tatlı-y-dı (<tatlı idi); vasıtası-y-la (<vasıtası ile), kendisi-y-le; eski-y-ince; başla-y-ayım, sakla-y-acak; başla-y-ıp; neyse <ne ise, vasıtasıyla <vasıtası ile vb. gramerlerde şahıs iyelik ekleri ile ad çekimi ekleri arasına giren zamir n’side bu gruba sokulmuştur: babası-n-a, evi-n-e; yol boyu-n-ca vb.

 

Euphorbia : Sütleyen. Sütleğen.

Euphoriant : Öforiye sebep olan. Öfori (zindelik mutluluk hissi) yaratma eğilimi olan (bir ilaçla ilgili). Öforiye sebep olan ilaç.

İngilizce Euphony Türkçe anlamı, Euphony eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Euphony ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Accordance : Uyum. Bağdaşım. Verme. Mutabakat. Uygun olma. Anlaşma. Uyumluluk. Uygunluk. Uzlaşma.

Cadence : Durgu. Kadans. Ses dalgalanması. Sesin yavaşlaması. Uyum. Tempo. Bisiklet pedalının bir dakikada attığı tur sayısı. Sesin alçalması.

Concordance : Sözbağlamı. Anlaşma. Dizin. Bilişim, gramer, madencilik alanlarında kullanılır. Bilişimsel dilbilimde, bir yapıtta ya da bir yazarın tüm yapıtlarında geçen sözcüklerin abece sırasında ve bağlamlarıyla birlikte, geçtikleri yeri de gösterir biçimde düzenlenmiş listesi, bk. bağlam içinde anahtar-sözcük dizini. Uyuşma. Benzer yaklaşımlar içeren tutum ya da görüş birliği. Türkçede cümle içinde özneyle yüklemin şahıs ve sayı bakımından birbirine uyması: şükriye, gerçekleşeceğini kimsenin söyleyemeyeceği bir ümide mahkum edilmiş bulunuyordu (t. buğra, yalnızlar, s. 119). siz doğru dürüst konuşmasını bilmez misiniz hiç? (t. buğra, göst.e. s. 216). kolcular bildikleri halde yolunu beklemek şöyle dursun, rasgeldikleri yerde hatırını alırlar, gönlünü hoş ederlerdi (r. h. karay, memleket hikayeleri: küs ömer, s. 73) vb. Tanıklı dizin. Bağlamlı dizin.

Intonations : Ses tonunun yükselip alçalma şekli. Tonlama. Titremleme. Şive. Tonlanma. Ezgileme işlemi. Seslem. Ses perdesi.

 

Vowel harmony : Ünlü uyumu. Türkçe sözlerde kök hece ünlülerinin taşıdıkları kalınlık-incelik, düzlük-yuvarlaklık niteliklerine göre öteki heceler ünlülerine yaptığı etki sonucunda ortaya çıkan benzeşme sistemi: başlangıç, bilezik, üzengi, delicesine (<deli-ce-si-n-e), kesmece (<kes-me-ce), birikinti (<birik-inti), bıraktılar (<bırak-tı-lar), yolcu (<yol-cu), yolsuzluk (<yol-suz-luk), görmüyordu. (<gör-me-yor-du) vb. bk. büyük ünlü uyumu, küçük ünlü uyumu. || ünlü uyumu bozulmamış bazı türkçe sözler ile uyuma aykırı alıntı sözler, eklerle gemişletildiklerinde, uyum, o kelimelerin son hecelerindeki ünlülere göre ayarlanır; şişman-lık, inan-an-lar, hangi-leri, kardeş-leri, kiracı-lardan, bok-sör-ler.

Auditory sensation : İşitsel hassasiyet.

Concerting : Planlamak. Ses bütünlüğü. Birlik. Bir araya gelerek karar almak. Konser. Anlaşmak. Dinleti. Birlikte hareket etmek. Kararlaştırmak.

Chime : Ahenkle çalmak. Çalmak. Çalmak (çan). Uymak. Çan çalmak. Saat çalmak. Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan). Vurmak (saat başlarını).

Chimed : Çalmak (çan). Çan çalmak. Çalmak. Vurmak (saat başlarını). Uymak. Ahenkle çalmak. Ahenkli bir sesle çalmak (saat veya zil veya çan). Saat çalmak.

Euphony synonyms : music of the spheres, euphonism, chantings, sound, euphonies, chanting, music, cadences, vocal harmony, concordances, concerts, consonances, accordancy, intonation, consonance, concinnity, coherency, chiming, coherence, concord, concert.

Euphony ingilizce tanımı, definition of Euphony

Euphony kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A pronunciation of letters and syllables which is pleasing to the ear. A pleasing or sweet sound. An easy, smooth enunciation of sounds.