Expurgates türkçesi Expurgates nedir

Expurgates ingilizcede ne demek, Expurgates nerede nasıl kullanılır?

Expurgate : Arıtmak. Makaslamak. Sansürlemek. Sansürden geçirmek. Temizlemek. Müstehcen veya sakıncalı bölümlerini çıkarmak (bir kitap, oyun vb'nin).

Expurgated : Arıtılmış. Sansürlenmiş. Terbiye edilmiş. Sansürden geçirmek. Temizlemek. Arıtmak. Ayıklanmış.

Unexpurgated : Sansürsüz. Müstehcen bölümleri çıkarılmamış (kitap oyun vb). Sansürden geçmiş.

Expurgating : Sansürden geçirmek. Temizlemek. Temizleme. Arıtmak.

Expurgation : Temizleme. Arıtma. Sansür.

Expurge : Dışarı atmak veya boşaltmak.

Expurgations : Arıtma. Temizleme. Sansür.

Expurgatory : Islah edici. Sansürlü. Yasaklı.

Expurgatorial : Sansürlü. Yasaklı.

Expurgators : Arıtan. Temizleyici. Ayıklayan. Sakıncalı malzemeleri kaldıran kimse (özellikle kitaplardan). Terbiye eden. Arıtma sistemi. Sansürleyen. Arıtıcı.

İngilizce Expurgates Türkçe anlamı, Expurgates eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Expurgates ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Buffer : Bafır. Tampon bellek. Arabellek. Sindirim kanalı asitliğinin değişmesini engellemeye yardım eden ve çiftlik hayvanları rasyonlarında kullanılan kalsiyum karbonat, sodyum bikarbonat, bentonit gibi maddeler. zayıf bir asit ve bu asidin kuvvetli baz olan tuzundan veya zayıf bir baz ve bu bazın kuvvetli bir asitle olan tuzundan oluşan az miktarda asit veya baz eklendiğinde ph değişmesine direnç gösteren özel ph değerine sahip bir sistem veya çözelti, bafır. cerrahide gaz, pamuk vb. ile yapılan ve bastırılarak kan dindirmeye ve ilaç uygulamasına yarayan yumaklar, tıkaç. İçinde bulunduğu çözeltiye, baz ya da asit eklendiğinde, o çözeltinin ph'sının değişimine direnç gösteren özdek. Bilgisayar, fizik, kimya, madencilik, veterinerlik alanlarında kullanılır. Geçici bellek. Tampon görevi gören kişi ya da şey. Önleç.

 

Censoring : Sansür uygulamak. Sansürleyen. Sansürleme. Sansürcülük.

Abbreviate : Sadeleştirmek. Kırpmak. Özetlemek. İhtisar etmek. Kısaltmak.

Censors : Sansür memuru. Mektup ve yazışmaları okuyan görevli (ordu, okul vb'de). Sansürcü. Sansür etmek. Denetçi. Eleştirici. Sansür uygulamak. Sansür.

Defecates : Büyük abdest yapmak. Dışkılamak. Kakasını yapmak. Arınmak. Büyük abdestini yapmak. Kaka yapmak. Dışkı yapmak. Kurtulmak.

Snipped : Makasla kırpmak. Önemsiz kimse. Çırpmak. Kolay kazanılan şey. Çırpma. Makasla kırpma. Zımbayla delmek (bilet). Kırpmak. Makasla kesmek.

Abridge : Kesmek. Kısaltmak. Mahrum etmek. Tenkis etmek. Kısaltmak (yazılı bir eseri). Özetlemek. Azaltmak. Kısmak.

Bowdlerising : Yazılı bir eserin tarz veya içeriğini değiştirmek (adını shakespeare'in bir çalışmasını sansürleyerek yayımlayan thomas bowdler'den alır). Islah etmek. Bir eserin açık saçık görülen yerlerini çıkarmak. Arındırmak (zararlı içerik vb). Uygunsuz kısımları çıkarmak. Sansür uygulamak. (britanya ingilizcesi) edebi bir eseri sansürlemek.

 

Shorten : Yelkeni sarıp küçültmek. Azaltmak. Kısalmak. Yağ katarak kıvamına getirmek (un). Kısmak. Yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.). Azalmak. Kasılmak. Kısaltmak.

Censored : Sansürlenmiş. Sansüre uğramış. Sansürlü. Sansür edilmiş. Sansür uygulamak.

Expurgates synonyms : bowdlerizer, bowdleriser, bowdlerise, clarifying, cut, clean up, cleanse, defecated, clean, chast, brush, clarify, expurgating, foreshorten, defecate, defecating, depurate, reduce, convert, absterge, snip, clarified, editor in chief, editor, expurgate, cleaned, castrate, expurgated, cleanses, converts, cleansed, bowdlerizes, cleans.

Expurgates zıt anlamlı kelimeler, Expurgates kelime anlamı

Expand : Genişlemek. Yaymak. Gelişmek. Büyümek. Dönüşmek. Genişletmek. Şişmek. Açılmak. Yayılmak. Genleşmek.

Uncensored : Sansürlenmemiş. Sansürsüz.