Fussing türkçesi Fussing nedir

Fussing ile ilgili cümleler

English: I'm tired of all your fussing.
Turkish: Senin bütün yaygarandan bıktım.

English: Stop fussing over me. I'm fine.
Turkish: Benim üzerime titremeyi bırak. Ben iyiyim.

Fussing ingilizcede ne demek, Fussing nerede nasıl kullanılır?

Fussiness : Huysuz. Süslülük. Kılı kırk yarma. Aşırı özen. Telaş. Titizlenme. Titizlik.

Fussier : Çok süslü. Yaygaracı. Telaşlı. Detaycı. Çok titiz. Zor beğenen. Velveleci. Müşkülpesent. Güç beğenen. Mızmız.

Fussiest : Telaşlı. Detaycı. Müşkülpesent. Mızmız. Titiz. Çok titiz. Güç beğenen. Yaygaracı. Zor beğenen. Çok süslü.

Fussily : Gereksizce telaşlanarak. Titizlikle.

Fuss about : Çırpınmak. Şikayet edip durmak.

Make a fuss of : Sorun çıkarmak. Gerilim yaratmak. Sorun yaratmak. Yaygara koparmak. Kavga çıkarmak. Kavgaya yol açmak. Mesele çıkarmak. Karışıklık çıkarmak. Olay çıkarmak.

Make a fuss : Karışıklık çıkarmak. Yaygara koparmak. Sorun çıkarmak. Mesele çıkarmak.

Made a fuss : Karışıklık çıkarmak. Yaygara koparmak. Mesele çıkarmak. Sorun çıkarmak.

Fuss over : Üzerine titremek. Üstüne titremek.

 

Fuss around : Şikayet edip durmak.

İngilizce Fussing Türkçe anlamı, Fussing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Fussing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Clamors : Bağırıp çağırmak. Feryat. Haykırmak. Yaygara. Feryat etmek. Gürültü. Çığlık. Haykırma. Gürültü etmek.

Take care of : Muhafaza etmek. Karşılamak. Dikkat etmek. Göz kulak olmak. -e dikkat etmek. Gözetmek. Dövmek. Bakmak. Bakımıyla meşgul olmak. İlgilenmek.

Confuses : Kafasını karıştırmak. Kafası karışmak. Zihnini karıştırmak. Zihinsel karıştırmak. Karıştırmak. Farkedememek. Afallatmak. Karman çorman etmek. Serseme çevirmek.

Stickled : Pürüz çıkarmak. Titiz davranmak. Tereddüd etmek. İnat etmek. Tereddüt etmek.

Cocker : Şımartmak. Ahbap. Avcı köpeği.

Clamored : Gürültü. Feryat etmek. Çığlık. Haykırma. Haykırmak. Bağırıp çağırmak. Feryat. Gürültü etmek. Yaygara.

Clamoured : Patırtı. Gürültü etmek. Bağırıp çağırmak. Çığlık. Haykırmak. Velvele. Feryat etmek. Yaygara. Feryat.

Fuss : Dertlenmek. Yaygara. Telaş. Velvele.

Excite : Tahrik etmek. Kışkırtmak. Alevlendirmek. Uyandırmak (bir duygu veya tepki). Azdırmak. -e neden olmak. Uyandırmak. Neden olmak.

Cosseting : Üzerine düşmek. Şımartmak. Üstüne titremek.

Fussing synonyms : sportfishing, running game, outdoor sport, running play, field sport, ferment, disquiets, cared, dote, coddling, agitates, dote on, care, disconcert, apply, stickles, stickle, cosset, take care, nurses, excites, coddles, agitate, clamour, nursed, running, coddled, nurse, disconcerts, clamouring, confuse, run, rush.

Fussing zıt anlamlı kelimeler, Fussing kelime anlamı

Found : Dökmek (demir). Tesis etmek. Yaptırmak. İnşa etmek. Dayandırmak. Yapmak. Kalıba dökmek. Desteklemek. Dayanmak. Temel atmak.

Permanent : Devamlı. Perma. Sürekli. Permanant. Kalıcı. Yerleşik. Sabit. Kalımlı. Asil.